Amaç: Bu makalede tedavi ettiğimiz trakeobronşiyal rüptürlerin tanı ve tedavi sonuçları incelendi.Çalışma planı: Çalışmamızda Haziran 1992 - Ekim 2008 tarihleri arasında kliniğimize başvuran, travma veya iyatrojenik nedenlere bağlı olarak gelişen trakeobronşiyal rüptür tedavisi uygulanan 23 hastanın (19 erkek, 4 kadın; ort. yaş 21.0±15.8 yıl; dağılım 1-64 yıl) kayıtları geriye dönük incelendi. Hastalar yaralanmanın türü, lezyonun yeri, tanı ve tedavi yöntemleri açısından değerlendirildi.Bulgular: Hastaların 17'sinde (%73.9) bronşlarda, altısında (%26.1) trakeada rüptür vardı. Tanı için bronkoskopi %91 oranında yeterli oldu. Toraks bilgisayarlı tomografi dört hastaya (%17) uygulandı. Lezyonların 11'i (%47.8) sağ bronşiyal ağaçta, altısı sol bronşiyal ağaçta (%26.1) ve altısı da trakeada (%26.1) idi. Hastaların 17'sine (%73.9) cerrahi tedavi uygulanırken, altısında (%26.1) konservatif tedavi ile yetinildi. İki hastada (%8.7) morbidite, bir hastada (%4.3) mortalite izlendi.Sonuç: Cerrahi tedavi sonuçları, geç dönemde tanı konulan trakeobronşiyal yaralanmalarda, hatta tam kopmalarda bile başarılıydı. Erken dönemde başvuran çoklu travmalı hastalar -yüksek cerrahi morbidite ve mortalite nedeniyledurumları stabilleştirildikten sonra ameliyat edilmelidir. Şüphenin devam ettiği durumlarda tekrarlayıcı bronkoskopiden kaçınılmamalıdır.
Background: In this article we examined diagnostic and therapeutic results of tracheobronchial ruptures which we treated.Methods: In our study the records of 23 patients (19 males, 4 females; mean age 21.0±15.8 years; range 1 to 64 years) who were admitted to and treated in our clinic between June 1992 and October 2008 due to tracheobronchial rupture caused by trauma or iatrogenic factors were examined retrospectively. Patients were evaluated in terms of injury type, localization of lesion, diagnostic and therapeutic methods.Results: A bronchus was ruptured in 17 patients (73.9%) and trachea was ruptured in six patients (26.1%). Bronchoscopy provided the diagnosis in 91%. Computed tomography was performed in four patients (17%). Eleven of the ruptures were in the right bronchial tree (47.8%), whereas six were in the left bronchial tree (26.1%) and six were in the trachea (26.1%). While surgical therapy was performed in 17 patients (73.9%), conservative therapy was administered in six (26.1%) patients. Morbidity occurred in two (8.7%) patients and one patient died (4.3%).Conclusion: Immediate or delayed surgical treatment can be successful in rupture or complete disruption of tracheobronchial ruptures. Multitrauma patients should be surgically treated as soon as cardiopulmonary status was stabilized. If there is a suspicion of tracheobronchial trauma, bronchoscopy should not be spared. If suspicion continues, repetitive bronchoscopy shouldn't be avoided. "> [PDF] Trakeobronşiyal yaralanmalarda tanı ve tedavi yaklaşımları: 23 olgunun analizi | [PDF] Diagnostic and therapeutic approaches in tracheobronchial rupture: Analysis of 23 patients Amaç: Bu makalede tedavi ettiğimiz trakeobronşiyal rüptürlerin tanı ve tedavi sonuçları incelendi.Çalışma planı: Çalışmamızda Haziran 1992 - Ekim 2008 tarihleri arasında kliniğimize başvuran, travma veya iyatrojenik nedenlere bağlı olarak gelişen trakeobronşiyal rüptür tedavisi uygulanan 23 hastanın (19 erkek, 4 kadın; ort. yaş 21.0±15.8 yıl; dağılım 1-64 yıl) kayıtları geriye dönük incelendi. Hastalar yaralanmanın türü, lezyonun yeri, tanı ve tedavi yöntemleri açısından değerlendirildi.Bulgular: Hastaların 17'sinde (%73.9) bronşlarda, altısında (%26.1) trakeada rüptür vardı. Tanı için bronkoskopi %91 oranında yeterli oldu. Toraks bilgisayarlı tomografi dört hastaya (%17) uygulandı. Lezyonların 11'i (%47.8) sağ bronşiyal ağaçta, altısı sol bronşiyal ağaçta (%26.1) ve altısı da trakeada (%26.1) idi. Hastaların 17'sine (%73.9) cerrahi tedavi uygulanırken, altısında (%26.1) konservatif tedavi ile yetinildi. İki hastada (%8.7) morbidite, bir hastada (%4.3) mortalite izlendi.Sonuç: Cerrahi tedavi sonuçları, geç dönemde tanı konulan trakeobronşiyal yaralanmalarda, hatta tam kopmalarda bile başarılıydı. Erken dönemde başvuran çoklu travmalı hastalar -yüksek cerrahi morbidite ve mortalite nedeniyledurumları stabilleştirildikten sonra ameliyat edilmelidir. Şüphenin devam ettiği durumlarda tekrarlayıcı bronkoskopiden kaçınılmamalıdır. "> Amaç: Bu makalede tedavi ettiğimiz trakeobronşiyal rüptürlerin tanı ve tedavi sonuçları incelendi.Çalışma planı: Çalışmamızda Haziran 1992 - Ekim 2008 tarihleri arasında kliniğimize başvuran, travma veya iyatrojenik nedenlere bağlı olarak gelişen trakeobronşiyal rüptür tedavisi uygulanan 23 hastanın (19 erkek, 4 kadın; ort. yaş 21.0±15.8 yıl; dağılım 1-64 yıl) kayıtları geriye dönük incelendi. Hastalar yaralanmanın türü, lezyonun yeri, tanı ve tedavi yöntemleri açısından değerlendirildi.Bulgular: Hastaların 17'sinde (%73.9) bronşlarda, altısında (%26.1) trakeada rüptür vardı. Tanı için bronkoskopi %91 oranında yeterli oldu. Toraks bilgisayarlı tomografi dört hastaya (%17) uygulandı. Lezyonların 11'i (%47.8) sağ bronşiyal ağaçta, altısı sol bronşiyal ağaçta (%26.1) ve altısı da trakeada (%26.1) idi. Hastaların 17'sine (%73.9) cerrahi tedavi uygulanırken, altısında (%26.1) konservatif tedavi ile yetinildi. İki hastada (%8.7) morbidite, bir hastada (%4.3) mortalite izlendi.Sonuç: Cerrahi tedavi sonuçları, geç dönemde tanı konulan trakeobronşiyal yaralanmalarda, hatta tam kopmalarda bile başarılıydı. Erken dönemde başvuran çoklu travmalı hastalar -yüksek cerrahi morbidite ve mortalite nedeniyledurumları stabilleştirildikten sonra ameliyat edilmelidir. Şüphenin devam ettiği durumlarda tekrarlayıcı bronkoskopiden kaçınılmamalıdır.
Background: In this article we examined diagnostic and therapeutic results of tracheobronchial ruptures which we treated.Methods: In our study the records of 23 patients (19 males, 4 females; mean age 21.0±15.8 years; range 1 to 64 years) who were admitted to and treated in our clinic between June 1992 and October 2008 due to tracheobronchial rupture caused by trauma or iatrogenic factors were examined retrospectively. Patients were evaluated in terms of injury type, localization of lesion, diagnostic and therapeutic methods.Results: A bronchus was ruptured in 17 patients (73.9%) and trachea was ruptured in six patients (26.1%). Bronchoscopy provided the diagnosis in 91%. Computed tomography was performed in four patients (17%). Eleven of the ruptures were in the right bronchial tree (47.8%), whereas six were in the left bronchial tree (26.1%) and six were in the trachea (26.1%). While surgical therapy was performed in 17 patients (73.9%), conservative therapy was administered in six (26.1%) patients. Morbidity occurred in two (8.7%) patients and one patient died (4.3%).Conclusion: Immediate or delayed surgical treatment can be successful in rupture or complete disruption of tracheobronchial ruptures. Multitrauma patients should be surgically treated as soon as cardiopulmonary status was stabilized. If there is a suspicion of tracheobronchial trauma, bronchoscopy should not be spared. If suspicion continues, repetitive bronchoscopy shouldn't be avoided. ">

Trakeobronşiyal yaralanmalarda tanı ve tedavi yaklaşımları: 23 olgunun analizi

Amaç: Bu makalede tedavi ettiğimiz trakeobronşiyal rüptürlerin tanı ve tedavi sonuçları incelendi.Çalışma planı: Çalışmamızda Haziran 1992 - Ekim 2008 tarihleri arasında kliniğimize başvuran, travma veya iyatrojenik nedenlere bağlı olarak gelişen trakeobronşiyal rüptür tedavisi uygulanan 23 hastanın (19 erkek, 4 kadın; ort. yaş 21.0±15.8 yıl; dağılım 1-64 yıl) kayıtları geriye dönük incelendi. Hastalar yaralanmanın türü, lezyonun yeri, tanı ve tedavi yöntemleri açısından değerlendirildi.Bulgular: Hastaların 17'sinde (%73.9) bronşlarda, altısında (%26.1) trakeada rüptür vardı. Tanı için bronkoskopi %91 oranında yeterli oldu. Toraks bilgisayarlı tomografi dört hastaya (%17) uygulandı. Lezyonların 11'i (%47.8) sağ bronşiyal ağaçta, altısı sol bronşiyal ağaçta (%26.1) ve altısı da trakeada (%26.1) idi. Hastaların 17'sine (%73.9) cerrahi tedavi uygulanırken, altısında (%26.1) konservatif tedavi ile yetinildi. İki hastada (%8.7) morbidite, bir hastada (%4.3) mortalite izlendi.Sonuç: Cerrahi tedavi sonuçları, geç dönemde tanı konulan trakeobronşiyal yaralanmalarda, hatta tam kopmalarda bile başarılıydı. Erken dönemde başvuran çoklu travmalı hastalar -yüksek cerrahi morbidite ve mortalite nedeniyledurumları stabilleştirildikten sonra ameliyat edilmelidir. Şüphenin devam ettiği durumlarda tekrarlayıcı bronkoskopiden kaçınılmamalıdır.

Diagnostic and therapeutic approaches in tracheobronchial rupture: Analysis of 23 patients

Background: In this article we examined diagnostic and therapeutic results of tracheobronchial ruptures which we treated.Methods: In our study the records of 23 patients (19 males, 4 females; mean age 21.0±15.8 years; range 1 to 64 years) who were admitted to and treated in our clinic between June 1992 and October 2008 due to tracheobronchial rupture caused by trauma or iatrogenic factors were examined retrospectively. Patients were evaluated in terms of injury type, localization of lesion, diagnostic and therapeutic methods.Results: A bronchus was ruptured in 17 patients (73.9%) and trachea was ruptured in six patients (26.1%). Bronchoscopy provided the diagnosis in 91%. Computed tomography was performed in four patients (17%). Eleven of the ruptures were in the right bronchial tree (47.8%), whereas six were in the left bronchial tree (26.1%) and six were in the trachea (26.1%). While surgical therapy was performed in 17 patients (73.9%), conservative therapy was administered in six (26.1%) patients. Morbidity occurred in two (8.7%) patients and one patient died (4.3%).Conclusion: Immediate or delayed surgical treatment can be successful in rupture or complete disruption of tracheobronchial ruptures. Multitrauma patients should be surgically treated as soon as cardiopulmonary status was stabilized. If there is a suspicion of tracheobronchial trauma, bronchoscopy should not be spared. If suspicion continues, repetitive bronchoscopy shouldn't be avoided.

___

Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi-Cover
  • ISSN: 1301-5680
  • Yayın Aralığı: Yılda 4 Sayı
  • Başlangıç: 1991
  • Yayıncı: Bayçınar Tıbbi Yayıncılık
Sayıdaki Diğer Makaleler

İzole tek taraflı pulmoner arter yokluğu: Olgu sunumu

Oğuzhan OKUTAN, Tayfun ÇALIŞKAN, Harun UGAN, Murat APAYDIN, Dilaver TAŞ, Hatice KAYA, Ersin DEMİRER

Hemangiopericytoma located in the mediastinum: A case report

Ömer GÜNHAN, Onur GENÇ, Orhan YÜCEL, Kuthan KAVAKLI

Siklosporin ve takrolimus (FK506) uygulamasının, sıçanlarda yeni oluşan ateroskleroz ve lipid profiline etkisi

Atalay METE, Ozan ERBASAN, Ömer BAYEZİT, Mehmet Erdem METEOĞLU, İlhan GÖLBAŞ, İrem Hicran ÖZBUDAK, Cengiz TÜRKAY

Toraksta kist hidatik hastalığı nedeniyle cerrahi tedavi uygulanan 308 hastanın değerlendirilmesi

Turgut IŞITMANGİL, Habil TUNÇ, Erdoğan KUNTER, Şaban SEBİT, Rauf GÖRÜR, Oryal ERDİK, Akın YILDIZHAN, Fatih CANDAŞ, Nurettin YİĞİT, Sefa SELÇUK

Seksenli yaşlardaki hastada dev proksimal inen aort psödoanevrizmasında endovasküler stent-greftleme uygulaması: Olgu sunumu

Ufuk ALPAGUT, Ömer SAYIN, Emin TİRELİ, Onur GÖKSEL, Enver DAYIOĞLU

Emergency surgical revascularization for catheter-induced dissection of the left main coronary artery

Sinan ARSAN, Tekin YILDIRIM, Nuri KURTOĞLU, İsmet DİNDAR, Cihan ÇEVİK, Özer SELİMOĞLU

Ekstremite iskemi reperfüzyonuna bağlı akciğer hasarında metilprednizolonun etkileri

Ali AKBAŞ, İlker ETİKAN, Ali YEGİNSU, Hüseyin ÖZYURT, Çiğdem ELMAS, Makbule ERGİN, Güleser Çağlar GÖKTAŞ

Successful surgical treatment of bilateral iliac artery aneurysm

Murat BAŞARAN, Ahmet Turan YILMAZ, Mehmet YILMAZ, Adem GÜLER, Melih Hulusi US, Alper UÇAK

Koroner arter bypass greftleme ameliyatı yapılan hastalarda pulmoner hipertansiyonun cerrahi sonuç üzerine etkisi

Mustafa PAÇ, Zeki ÇATAV, Levent ALTINAY, S. Fehmi KATIRCIOĞLU, Ahmet SARITAŞ, Soner YAVAŞ

Obezite ve vücut kütle indeksinin koroner arter bypass greftleme ameliyatına etkisi

Ozan Onur BALKANAY, Gökhan İPEK, Deniz GÖKSEDEF, Zeki TALAS, Suat Nail ÖMEROĞLU, Cem SAYILGAN, Bilgehan KARADAĞ

Academic Researches Index - FooterLogo