TİMURLULARDA YAS GELENEĞİ

Ölüm, her toplum ve kültürlerde kabul edilen kaçınılmaz bir sondur. Bütün canlı varlıklarda gerçekleşen doğum olayında sevinç ve mutluluk duygusu yaşanırken ölüm hâlinde de “yas” denilen üzüntü duygusu oluşmaktadır. Her toplum ve kültürü derinden etkileyen hadiselerin başında gelen ve kaçınılmaz olan ölüm, zamanla birtakım ritüellerin oluşmasına da olanak sağlamıştır. Ölüm sonrası oluşan bu ritüeller, başta cenaze töreni ve tören sırasında gerçekleştirilen yas gelenekleri gelir. Cenaze merasimi gelenekleri, her ne kadar birçok kültürde farklılıklar gösterse de, özünde ölüme karşı duyulan saygıyı ifade ettiği için evrensel bir özellik taşır. Tüm toplumlarda ölüm sonrasında içten gelen tepkiler, ağlamalar ve yakınmalar, aynı zamanda zorunlu yas simgesi olan davranışların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Ölüm sonrası gerçekleşen yas, toplumların düşünce yapısına ve inandıkları dinlerine göre de farklılık göstermektedir. Ölümün gerçekleşmesinin hemen ardından, yapılması gereken bazı ritüeller vardır. Kültürden kültüre farklılık gösteren cenaze merasimleri ve yas geleneklerinde defin öncesi ve sonrasında yapılması gereken bazı işlemler vardır. Ölen kişinin defin öncesi işlemleri gerçekleştikten sonra ölümden sonraki defin hazırlığı gerçekleşir ve ardından yas dönemi başlar. Çağatay Devleti’nin yıkılmasının hemen ardından Semerkand’da Timur, Türk-Moğol unsurlarının karışımından oluşan Timurlular devletini kurmuştur. Bozkır coğrafyasında oluşan Timurlularda eski Türk inanç ve yaşam tarzının İslam inancıyla bütünleşmesinin izleri görülmektedir. Bu izlerden biri de ölüm olgusudur. Diğer toplumlarda olduğu gibi Timurlu halkını da derinden etkileyen olayların başında ölüm olgusu gelmektedir. Timurlularda büyük devlet adamları ve kahramanların ölümü, toplumu derinden etkilemekte ve yasa boğmaktaydı. Bu yüzdendir ki devlet büyükleri ve kahramanlar törenlerle defnedilmekteydi. Timurlularda Şamanizm’e dayanan yas geleneğinin temelleri Hunlara kadar uzanmaktadır. Diğer Türk topluluklarında olduğu gibi Timurlularda da ölüm sonrası tutulan yas döneminde, insanların sevdiklerini yitirmesi ve onu bir daha göremeyeceklerinin verdiği ayrılık acısı; sarığı yere çalma, baş açma, karalara bürünme, ağıt yakma (ağlama), dövünme ve ölü aşı verme şeklinde birtakım ritüeller var etmiştir. Diğer Türk devletlerinde olduğu gibi cenaze töreni sırasında ve sonrasında ölüye duyulan sevgi, minnet ve şükran borcu dolayısıyla üzüntüyü dile getiren sözler (ağıtlar) da yakılmaktaydı. Ağıt adını verdiğimiz bu tabir, bir Türk devleti olan Timurlularda en önemli cenaze motifleri arasında yer almaktadır. Her ne kadar İslam dininde ölünün ardından feryat etme ve parçalanma yasaklanmış olsa da bu durum, tüm Türk toplumlarında ortak yas ögesi olarak karşımıza çıkar. Ölüm sonrası tutulan yas geleneği Anadolu ve Orta Asya'daki Türk devletlerinde, hâlâ ölen kişinin meziyetlerinin bağırma derecesinde gerçekleşen ağıtlar ile sürdürüldüğü görülmektedir. Çalışmamızda Timurlulardaki yas geleneğinin Timurlu dönemine ait kaynaklardan yararlanılarak bu geleneğin Türklerde ve Moğollardaki yas geleneğinin bir devamı üzerine kurulduğunu ortaya koymaya çalıştık. Aynı zamanda Timurluların ölüm ve ölüm sonrası gerçekleştirmiş oldukları ritüelleri inceleyerek ilerleyen dönemlerde İslam dininin kaidelerine göre de bu ritüelleri gerçekleştirmiş olduklarını tespit etmeye çalıştık.

The Mourning Tradition in The Timurids

Death is an inevitable end that is accepted in all societies and cultures. While the feeling of joy and happiness is experienced in the birth event that takes place in all living beings, the feeling of sadness called “mourning” occurs in the event of death. The inevitable death, which is one of the events that deeply affected all societies and cultures in history, led to the formation of some rituals over time. When it comes to these rituals that occur after death, the first comes the mourning and mourning traditions performed during the funeral and funeral ceremony. Although the traditions of the funeral ceremony differ according to many cultures, it has a universal feature, as it expresses respect for death in essence. In all societies, sincere reactions, cries and complaints after death have also led to the emergence of compulsory mourning symbols. Mourning after death varies according to the mentality of societies and the religion they believe. Immediately after death, there are some rituals that must be performed. There are some procedures to be done before and after burial in funeral ceremonies and mourning customs that differ from culture to culture. After the preburial procedures of the deceased take place, the preparation for the post-burial takes place, and then the mourning period begins. Immediately after the collapse of the Chagatay State, Timur in Samarkand established the Timurids state consisting of a mixture of Turkish-Mongolian elements. There are traces of the integration of the old Turkish belief and life style with the Islamic belief in the Timurids formed around the Bozkır. One of these traces is death. As in other societies, death is the leading event that deeply affects the Timurid people. The deaths of the great statesmen and heroes in the Timurids deeply affected the society and drowned the mourning. That is why statesmen and heroes were buried with ceremonies. The bases of mourning in the Timurids are based on shamanism and its history goes back to the Huns. In the period of mourning after death in the Timurids, as in other Turkic communities, people lost their loved ones and the pain of separation caused by the fact that they will not be able to see him again, a turban that they put forward in the form of stealing the turban, disemboweling, turning into black, lamenting (crying), beating and giving food for the dead they performed team rituals. In the Timurids, as in other Turkic states, during and after the funeral ceremony, words (laments) expressing sadness were used to pay the debt of gratitude and gratitude to the dead. This term, which we call lamentation, is among the most important funeral motifs in the Timurids, a Turkic state. Although it is forbidden to wail and dismember after death in Islam, it has been a common mourning element in all Turkic societies. In the Turkic states established in Anatolia and Central Asia, the tradition of mourning after death is still lamented by shouting the merits of the deceased. In our study, the mourning after death has been emphasized. The Timurids performed their death and post-death rituals according to the rules of Islam as well as the Old Turkic and Mongolian traditions.

___

  • Aka, İsmail. Mirza Şahruh ve Zamanı (1405-1447). Ankara: TTK Yayınları, 1994.
  • Alâeddin Ata Melik Cüveyni. Târih-i Cihângüşâ (tsh. M. Kazvînî). Tahran: Müessese-yi İntişarat-ı Nigah, 1391.
  • Ateş, Ahmed. Vesiletü’n Necât: Mevlid Dede Süleyman Çelebi. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi,1954. Ayalon, D. “The Great Yasa of Chingiz Khan. A Reexamination (Part A)”. Studia Islamica. No. 33, (1971): 97-140.
  • Barthold, Wilhelm. Uluğ Beğ ve Zamanı (çev. İsmail Aka). Ankara: TTK Yayınları, 1997.
  • Bayat, Fuzuli. “Türklerde Cenaze Törenleri Bağlamında Mevlid Okuma Geleneği”. Manas Sosyal Bilimler Dergisi 19 (2008):147-155.
  • Ca’ferî B. Muhammed El-Hüseynî. Târîh-i Kebîr (Tevârîh-i Enbiyâ ve Mülûk) (çev. İsmail Aka). Ankara: TTK Yayınları, 2011.
  • Develi, Hayati. “Dua ve Yas Motifi Olarak “bas aç-” Tabiri”. İ. Ü. Türkiyat Mecmuası XX (1997): 85-111.
  • Devellioğlu, Ferit. Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat. Ankara: Aydın Kitabevi Yayınları, 2004.
  • Devletşah Semerkandî. Tezkiretü’ş-Şuara C. III. (çev. Necati Lugal). İstanbul: Kervan Yayınları, 1977.
  • Durmuş, Mustafa. “Türk Kültüründe Yas Rengi Olarak Mavi”. Uçmağa Varmak Kitabı. İstanbul: Kitabevi Yayınları, 2009: 171-180.
  • Ebû Bekr-İ Tihrani. Kitab-ı Diyarbekriyye (çev. Mürsel Öztürk). Ankara: TTK Yayınları, 2014.
  • Elçin, Şükrü. Türkiye Türkçesinde Ağıtlar. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1990.
  • Eliade, Mircea. Şamanizm-İlkel Esrime Teknikleri (çev. İsmet Birkan). Ankara: İmge Kitabevi, 1999.
  • Ergin, Muharrem. Dede Korkut Kitabı I (haz. Muharrem Ergin). Ankara: TTK Yayınları, 1958.
  • Eröz, Mehmet. Eski Türk Dini (Gök Tanrı İnancı) ve Alevîlik Bektaşîlik. İstanbul: Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları, 1992.
  • Esin, Emel. İslâmiyet’ten Önceki Türk Kültür Tarihi ve İslam’a Giriş. TKEK C. II, 1/b'den ayrı basım. Edebiyat Fakültesi Matbaası, İstanbul: 1978.
  • Genç, Reşat. Türk İnanışları ile Milli Geleneklerinde Renkler ve Sarı Kırmızı Yeşil. Ankara: Atatürk Kültür Merkezi Yayını, 1997.
  • Hâfız-ı Ebrû. Zübdetü’t-Tevârîḫ C. 4. (neşr. Kemal Hâc Seyyid Cevadi). Tahran: Vizâret-i Ferheng ve İrşad-i İslâmî, 1380.
  • Handmir. Tarih-i Habibü’s-Siyer. C. 3. Tahran: Kitabhane-i Hayyam, 1333.
  • Harman, Ö.F. “Matem”. DİA. XXVIII. Ankara: TDV. Yayınları, 2003: 127.
  • Hasan-ı Rumlu. Ahsenü’t-Tevârîh (çev. Mürsel Öztürk). Ankara: TTK Yayınları, 2006.
  • Heredot. Heredot Tarihi (çev. Perihan Kuturman). İstanbul: Hürriyet Yayınları, 1973.
  • İbn Fadlan. Seyahatname (haz. Ramazan Şeşen). İstanbul: Bedir Yayınevi, 1995.
  • İbni Arabşah. Acâibu’l-Makdûr (çev. D. Ahsen Batur). İstanbul: Selenge Yayınları, 2012.
  • İnan, Abdülkadir. Makaleler ve İncelemeler. C.2. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1988.
  • __________. Tarihte ve Bugün Şamanizm; Materyaller ve Araştırmalar. Ankara: TTK Yayınları, 1986.
  • Kalafat, Yaşar. “Türk Halk İnançlarında Ters Motifi”. Prof. Dr. Abdurrahman Çaycı’ya Armağan. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Yayınları, 1995: 297- 307.
  • Kayasandık, Ahmet. “Mıralı ve Sultansöyün Destanı-II”. Erciyes Aylık Fikir ve Sanat Dergisi 480 (2017): 14- 25.
  • Kemaleddin Abdurrezzak Semerkandî. Matla‘-ı Sa‘deyn ve Mecma‘-ı Bahreyn. C. I/II. (neşr. Abdul Hüseyin Nevâi) Tahran: Pejuhaşkah-ı Ulum-i İnsanı ve Muta’alat-ı Ferhengi, 1383.
  • Khwandamir. Habibu’s-siyar. C. III, II. Kısım. (çev. Wheeler M., Thackston) Cambridge, Harvard Üniversitesi Yayınları, 1994.
  • Kitab-I Mukaddes. Vahiy, 1/2-4.
  • Neagoe, Manole. Bozkırın Üç Atlısı, Atilla-Cengiz-Timur. İstanbul: Çatı Kitapları, 2011.
  • Nizamüddin Şâmî. Zafernâme. (çev. Necati Lugal) Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi: 1987.
  • Örnek, Sedat Veyis. “Anadolu Folklorunda Yas”. I. Uluslararası Türk Folklor Semineri Bildirileri. Ankara: Başbakanlık Basımevi, 1974: 399-409.
  • Parlatır, İsmail. Osmanlı Türkçesi Sözlüğü. Ankara: Yargı Yayınları, 2011.
  • Rejepova, Arazgül. Timurlarda Kültürel Hayat ve Sultan Hüseyin Baykara Dönemi. Yayımlanmamış yüksek lisans tezi. Ankara: Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, 2019.
  • Roemer, Hans R. “Timurlular”. İA. C.12/1. İstanbul: MEB Yayınları, 1979: 346-376.
  • Roux, Jean-Paul. Türklerin ve Moğolların Eski Dini. İstanbul: Kabalcı Yayınevi, 2001.
  • Sümer, Faruk. Oğuzlar (Türkmenler). İstanbul: Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları, 1992.
  • Şerefüddin Ali Yezdi. Emir Timur (Zafername). (çev. D. Ahsen Batur) İstanbul: Selenge Yayınları, 2013.
  • Tacü’s-Selmânî. Tarihnâme. (çev. İsmail Aka) Ankara: TTK Yayınları, 1999.
  • Topaloğlu, Fatih. “Şia’da Kerbela Mateminin Ortaya Çıkışı ve Eski İran Kültürüyle İlişkisi”. Çeşitli Yönleriyle Kerbela (Tarih Bilimleri) I. Sivas: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 2010: 501-509.
  • Türkmen, Fikret. “Halk Edebiyatında Ali Şir Nevayî İle İlgili Yaratmalar”. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sos. Bil. Enst. Dergisi IV/1, (Bahar 2002): 25-35.
  • Uludağ, Süleyman. “Ağıt”. DİA. C. I Ankara: TDV Yayınları, 1988.
  • Ünver, Günay ve Güngör, Harun. Başlangıçtan Günümüze Türklerin Dini Tarihi. Ankara: Berikan Yayınları, 2015.
  • Yalçın, Alemdar. Benim Devletim Tüzükat-ı Timürin ve Cengiz Yasası Timur Doğu Devlet Yapılarına Giriş 1. İstanbul: Fetih Yayınevi, 1974.
  • Yusuf Has Hacib. Kutadgu Bilig. (çev. Ayşegül Çakan) İstanbul: İş Bankası Yayınları, 2015.
  • Yücel, Yaşar. Timur’un Ortadoğu-Anadolu Seferleri ve Sonuçları (1393-1402). Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1989.