TÜRK EDEBİYATINDA BİRBİRİNE YAKIN ÜÇ KELİME: HİCİV MEDİH VE HEZEL

Toplumsal eleştiriye dair edebiyat için eski şair ve ediplerin birçok kelime ve kavramı kullandıkları tespit edilmiştir. Fakat kişisel, nesnel veya toplumsal eleştiri içerikli edebiyat için özellikle hiciv, hezel ve medih gibi kavramların daha yaygın olarak kullanıldığı, konuyla ilgili diğer birçok kavramın bunlarla eş anlamlı yahut yakın anlamlar ifade ettiği ve topluca daha çok hiciv ana başlığıyla ifade edildiği görülür. Bazen aynı bazen de farklı anlamları ifade eden bu üç kavramın sınırlarını belirlemenin bir hayli güç olduğunu başta belirtmek gerekir. Üstelik eski Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında bunlar arasında kesin sınırların çizildiği de görülmemiştir. Yine de her birinin kendine has bazı özellikleri olduğu söylenebilir. Klâsik Türk şiirinde şahıslar hakkında yapılmış eleştiriler çoktur. Şahıslar, fizikî yapıları, kılık kıyafetleri, mizaçları ve davranışları yönünden eleştirilmişlerdir. Makam ve meslek sahipleri görevlerini hakkıyla yapmadıkları için; toplum ve zaman ise ahlâkî, siyâsî ve iktisâdî bozulma yönünden eleştirilmiştir. Bu eleştiriler yapılırken bazen bir şahıs hedef alınsa da o şahıstan, yani tekten bütüne uzayıp yayılan bir eleştiri söz konusu olmuştur hep. Bu da, çoğunlukla hiciv, medih ve hezelle yapılmaktadır. Eleştirinin bu türlerinde merkeze tek bir şahıs alınmış olsa da o tek bir şahıs, bazen tek hedef değildir ve o şahıs genellikle bir tipi temsil eder ve bu şekilde o şahısla daha geniş bir kitlenin eleştirisi yapılmış olur

THREE CLOSELY RELATED CONCEPTS IN TURKISH LITERATURE: SATIRE, EULOGY, AND COMIC POEM

About social criticism in literature, it has been determined that ancient poets and authors used lots of words and concepts, but it is clear that especially the concepts like satire, comic poem and eulogy were widely used for the literature which deals mainly with the personal, objective and the social criticism. Lots of other concepts which are related to the subject are synonymous have a close meaning with these, and they are expressed collectively under the main title of satire. First, we have to state that it is rather difficult to determine the borders of these three concepts which sometimes have the same meaning, and sometimes have a different meaning. Furthermore, in the ancient Arabian, Persian and Turkish Literature we cannot see that there were absolute borders among these three concepts, but still it can be said that each one has a characteristic peculiar to the concept. There are numerous criticisms about people in Classical Turkish poetry. People were criticized for their physical structure, clothes, character and behaviors. Officers and those who have a profession were criticized because they could not make the best of thier duty; society and time were criticized in the sense of moral, political and economical corruption. While making these criticisms, although the target was one person, there has always been a criticism from that person towards the whole humanity. This is mostly carried out through irony, praise and burlesque. In these kinds of the criticism, although there is only one person in the center, that only person is sometimes not the only objective and that person generally symbolizes a character; thus, by that person a larger group is criticized

___

APAYDIN, Mustafa (2001), Türk Hiciv Edebiyatında Ziya Paşa, KB Yayınları, Ankara.

ÇİFTÇİ, Hasan (1998), “Klâsik İslâm Edebiyatında Hiciv ve Mizah” Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, S.10, Erzurum.

DAYF, Şevki (1982), El-Asru’l-Cahilî, Daru’l Ma’ârif, Kahire.

DİLÇİN, Cem (1983), Yeni Tarama Sözlüğü, TDK Yayınları, Ankara.

FARES, Bichr (1993), “Hica”, İslam Ansiklopedisi, C.XVI, MEB Yayınları, İstanbul.

İSEN, Mustafa, C. KURNAZ (1990), Şeyhî Dîvânı, Akçağ Yayınları,

İslam Ansiklopedisi (1993), Millî Eğitim Basımevi, İstanbul.

KÜÇÜK, Sabahattin (1994), Bâkî Dîvânı (Tenkitli Basım), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara.

LEVEND, Agâh Sırrı (1980), Dîvân edebiyatı, İstanbul.

M. 558, (TY) Seçme Gazeller ve Hicivler Mecmuası, Millet Kütüphanesi, Ali Emîrî(Manzum) Ty. 558, vr. 16a., İstanbul.

OLGUN, Tahir (Tahirü’l Mevlevî) (1994), Edebiyat Lügatı, (haz. Kemâl Edib Kürkçüoğlu), Enderun Kitabevi, İstanbul.

ÖNGÖREN, Ferit (1983), Cumhuriyet Dönemi Türk Mizahı ve Hicvi, İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara.

ÖZKIRIMLI, Atilla (1987), Türk Edebiyatı Ansiklopedisi, C.III, 4. Baskı, Cem Yayınları, İstanbul.

PAKALIN, O. Zeki (1983), Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C.I-III, İstanbul.

ŞEMSEDDİN SÂMÎ (1902), Kâmûs-ı Türkî, İkdam Matbaası, İstanbul.

TARLAN, Ali Nihat (1992), Ahmet Paşa Dîvânı, Akçağ Yayınları, Ankara.

TARLAN, Ali Nihat (1992), Necâtî Beg Dîvânı, Akçağ Yayınları, Ankara.

TOLASA, Harun (1986), (Müstakimzâde, S.Sadettin) “Istılahâtu’ş-Şi’riyye”, İstanbul, Ün. FenEdb. Fak. Türk Dili ve Edb. Dergisi, C. XXV, İstanbul.

TURAL, Sadık Kemal (1982), Zamanın Elinden Tutmak, Ötüken Yayınevi, İstanbul.

Türk Ansiklopedisi (1971), C.XIX, MEB Yayınları, Ankara.

Türkçe Sözlük (1988), TDK Yayınları, Ankara.

Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi (2005), C.30.