Bademağacı Erken Neolitik II/2 Yerleşmesinden Bir Grup Yapı ve Buluntuları Üzerine Bazı Gözlemler

Some Observation on a Group of Buildings and their Finds from the Early Neolithic II/2 Settlement at Bademağacı

Bademağacı'nın Erken Neolitik (EN) II/2 yerleşmesinde son yıllarda kazılan bir yapı grubunun höyükte şimdiye kadar karşılaşılmayan bir düzende konumlandırıldığı, bu yapılardan ele geçen buluntuların ise, sıradan konutlarda rastlananlardan daha farklı olduğu görülmektedir. Bu makalede söz konusu farklı buluntuların tanıtımı ve bunlarla ilgili değerlendirmeler yer almaktadır.Höyük'te Erken Neolitik 1/9 yapı katı (ENÇ 1/9) Ana Toprak üzerine kurulan ilk yerleşmedir. ENÇ 1/9 ve onu izleyen dört yerleşim döneminde olası yapılara ait kalıntılara rastlanmamış ancak, yanık tabanların izlenmesiyle yerleşim dönemlerini belirlemek mümkün olmuştur. Bademağacı'nın bu en erken yerleşmelerinde ağaç-dal örgülü ve çamur sıvalı bir yapı tekniğinin söz konusu olduğu düşünülmelidir. Erken Neolitik Çağ'm görece gelişmiş evrelerine ait yerleşmelerde, mimarlık tercihlerinde önemli gelişmeler olduğu, saz, dal ve çamur gibi hafif malzemelerle duvar yapma geleneğinin değişerek, ilk kez EN II/4 yapı katında kerpiçin temel mimarlık öğesi haline geldiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, kazılarda bu gelişimin aşamalarını izlemek pek de mümkün olmamaktadır. EN II döneminde evler bazen hafif yamuk, dikdörtgen-dörtgen planlıdır, duvarlar ortalama 60 cm genişliğindedir ve genellikle köşeler dik açılı değil yumuşak bir dönüşle oluşturulmuştur. Evlerin ölçüleri (içte) 7 x 4.5 veya 5 x 3.5 m arasında değişmektedir. Bir tanesi dışında tek odalı olan evlerde genellikle yaklaşık 1 m genişlikteki kapılar uzun duvarların ortalarına açılıyor ve kapının karşısına gelen duvarın önüne at nalı planlı fırınlar yerleştiriliyordu. Basık bir çatı ile kapatılmış olan bu fırınların çoğunlukla önlerinde, kenarları kille yükseltilmiş, yarım daire şeklinde küllüklerinin bulunduğu görülmektedir. Bazı evlerin içinde, yatmak için hazırlanmış 15-25 cm yükseklikte platformlar, kilden hazırlanmış ateş kutuları 'mangal' ve el değirmenleri ile öğütme yapılan işlik yerleri bulunuyordu. Evlerin tabanı bastırılmış topraktandı; tabanlar ve duvarlar sıvalı idi. Kapı kasaları, kapı eşikleri ve çatıyı taşımaya yardımcı olan dikmeler ahşaptan yapılmıştır. Çatılar sağlam durumda günümüze ulaşmamakla birlikte, kalıntılarına bakılarak, ahşap, dal, toprak gibi malzeme kullanılarak fazla ağır olmayan düz dam şeklinde yapıldıkları tahmin edilebilir. Kısaca tanımlamaya çalıştığımız bu geleneğin bölgenin Höyücek ve Hacılar gibi merkezlerinde çok uzun zaman uygulandığı söylenebilir. Bu bölgede aynı çağlarda, konutlardan farklı planlanmış kutsal nitelikli yapıların, başka bir anlatımla bir tapmak mimarlığı anlayışının da olmadığını görüyoruz.Bu yazıya konu olan sıradışı yapılar höyüğün kuzey yarısında C 4 / III 5 ve IV 1 karelerinde ortaya çıkan birbirine yapışık durumdaki 3, 4, 5 no'lu yapılar ile bunların batı komşusu olan C 3 / III 5 karesindeki 6 no'lu yapıdır (Res. 1, 3). Grubun kuzeydeki İlk yapısı olan 3 no'lu yapıya, kapı kanatlarının sürgülü (!) olduğu anlaşılan birincisi doğuda diğeri güneyde açılmış iki kapıdan girilmekteydi. Yapının doğu girişinin yanında ve kuzey duvarına bitişik, 1 m genişliğinde ve 20 cm yüksekliğinde bir platform yeralıyordu (Res. 4-6). Güney duvarda açılmış olan kapı ise, yapı grubunun ambar olduğu anlaşılan 4 no'lu ikinci mekânına çok iyi sıvanmış durumdaki iki basamakla geçişi sağlıyordu. Ambar'ın (Res. 4, 7) doğu yarısının 12 tane kutu ile doldurulduğu görülmektedir. (Res. 7). Ambar'dan bir kapı ile geçilen güneyden bitişik mekân tarafımızdan İşlik olarak adlandırılmıştır. Bu işliğin yağmur vs gibi dış etkilerden korunması gerekeceği için, üstünün bir çatı ile örtülü, yani kapalı bir olduğunda kuşku yoktur.Bu üçlü yapı grubundaki ambarlardan başka, 3 ve 4 no'lu yapıların duvarlarının dış tarafında, 4 no'lu Ambar'ın doğu duvarının devamına bitiştirilmiş 6 kutudan oluşan bir dizi daha bulunmaktadır. Bu kutuların da burada olan bir kapalı mekânın içine yapıldıklarını, sözkonusu yapının günümüze kadar ulaşamadığını sanıyoruz. Üçlü yapı grubunun batısında kalan 6 no'lu mekân, geleneksel dörtgen planda yapılmış tek odalı bir yapı olup, tümüyle kazı alanının içinde kaldığından, ayrıntıları ile çok iyi durumda gün ışığına çıkartılmıştır (Res. 8-9).Yukarıda mimarlık özellikleri tanıtılan yapı grubunda ele geçen çanak çömlek Bademağacı'nm geleneksel Devetüyü Renkli Mal Grubuna aittir. Bunlar, basit, karın kesiminde karşılıklı bir çift ip delikli tutamakları olan derin çanaklar ile içe doğru kapanan ağızlı küçük boy çömleklerden oluşmaktadır (Res. 11-18). Yapı grubunun doğusunda yangın sonucu oluşmuş bir yıkıntı içinde kırmızı boya bezemeli bir duvar parçası (Res. 2, 10) ile bir ana Tanrıça Figürini (Res. 19); 3 no'lu yapıda bir diğer Ana Tanrıça figürini (Res. 20) ile pişmiş topraktan bir kadın başı (Res. 21) ele geçmiştir. İşlik'te bulunan 36-37 numara ölçülerinde kilden ayak modeli (Res. 23) dışında diğer pişmiş toprak buluntular, kilden boncuk dizisi (Res. 22), bir kutu kapağı (Res. 24), bazı ilginç nesneler (Res. 25-29), sapan taneleri (Res. 30) olarak sayılabilir. Ayrıca bu yapı grubunda, mermerden minyatür bir tabak (Res. 31) ile el baltaları (Res. 32) ve öğütme taşları (Res. 7-9, 33-34) ele geçmiştir.Sonuç olarak, geleneksel bir konut planı veren 3 no'lu yapı, Ambar, İşlik ve bunların içinde ele geçen Ana Tanrıça betimleri, pabuç modeli gibi ritual öğelerin yanı sıra boyalı duvar parçasının, hep birlikte sıradışı, majik bir anlamı olduğu; doğanın gizemli gücünü, doğurganlığı, üretimi, bereketi sakladıkları düşünülmelidir. Daha sonraki binyıllarda Önasya'nm gelişkin kentlerinde görkemli tapmaklar da, ambarları ve işlikleri ile Tanrılar Dünyası'nm yanıbaşmda gerçek hayatı temsil etmişlerdir.

___