İslâm Devriminden Sonra Türk Edebiyatından Yapılan Tercümelerin İran'daki Yeri

Bu araştırma İslâm Devriminden sonra tercümenin durumunu ve İran toplumu ile Fars edebiyatındaki yerini göstermektedir. Bu araştırmada Türk Edebiyatından Farsçaya tercüme edilen eserlere ilişkin verilerin toplanmasıyla, Türk Edebiyatının İran İslâm Devriminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde İran'daki yeri araştırılmaktadır. Bulgulara göre tercüme edilen eserlerin sayısında özellikle 2000 yılından sonra artış görülmektedir. Bununla beraber bazı tercüman ve akademisyenlere göre Türkçeden tercüme edilen eserlerin sayısı oldukça azdır. İslâm Devriminden sonra tercümede genellikle tercih edilen yöntemin yerelleşme olduğunu bulgular göstermektedir. İslâm Devrimi sonrasında tercümede yerelleştirmenin genellikle tercih edilen bir yöntem olduğunu bulgular göstermektedir. Aslında tercüme faaliyetlerinin modernitenin hizmetinde olamayarak aksine muhafazakâr eğilim gösterip klişe şekiller ve olguları tekrar etmiştir. Türkçe tercüme eserler ise bir müddet ilgi görmemiştir. Başka bir deyişle edebiyat kendi değerleri ile normlarını korumak ve kendinden olmayan unsurları silmek üzere geleneksel öğeleri kuvvetlendirme yolunda adımlar atmıştır

The statue of Translation of Turkish Literature after Islamic Revolution in Iran

Examining the post-revolutionary situation of translation in Iran reveals the social condition of Iran and the position of source literature in Persian literature. Upon collecting the data related to the translated Turkish literature, the position of Turkish literature in Iran and the post-revolutionary social conditions were examined. The results have indicated that the number of Turkish translated literature, especially after 1380s, has increased. However, translators and professors of Turkish literature and language believe that the number of translated Turkish literature is very low. In addition, the results showed that the prevailing translation strategy after Islamic revolution has been naturalization and localization. In fact, translated Turkish literature was not innovatory; on the contrary, target literature was mostly conservative. As a result, stereotyped patterns and models were repeated. Translated Turkish literature has been audited for a long time after Islamic Revolution. In other words, the target literature has minimized the foreignness of the translated text and reduced the foreign cultural norms to target-language cultural norms in order to protect and fortify them

___