J.M.G. Le Clézio’nun La Quarantaine Adlı Romanında Kuşatılmışlık ve Sınırlar Ötesinde Sınırsızlık Arayışı

J.M.G. Le Clézio’nun 1995 yılında yazdığı La Quarantaine/Karantina adlı romanı Jacques ve Léon adlı kardeşlerin atalarının ülkesi olan Maurice adasına dönüş öyküsünü anlatır. Mola verilen bir limanda bulaşan öldürücü bir salgın hastalık tanısı üzerine, geminin varış yeri olan Maurice adasına yanaşmasına izin verilmez ve yolcular bir başka adada karantina altına alınırlar. Zaten sömürgeci Avrupa ülkelerince işgal edilen bölgede (ada Hint okyanusu açıklarında bulunmaktadır) sömürgecilikle belirginleşen sınırların karantina olgusuyla birlikte keskinleştiğine tanık oluruz. Metaforik olarak da iki kardeş arasındaki sınırı simgeleyen karantinanın sınırlar çizdiği Ada’da, Avrupalı yolcular ile şeker kamışı tarlarında çalıştırılan yerli işçiler ve adanın yerlileri arasında da kesin sınırlar konulmuş böylece sınır içinde sınır oluşturulmuştur. Bu çalışmada, bu iç içe geçmiş sıkışmışlık ve sınırların oluşturduğu kuşatılmışlık ortamında sınırsızlık özlemi içindeki küçük kardeş Léon’un sınırları ihlal etmeye yönelik başkaldırısı çerçevesinde, insan eliyle çizilmiş sınırların, her insanda ortak olan evrensel duyguların peşinde koşulmasına engel olamayacağına dikkat çekmeye çalışacağız ve bu bağlamda, insanlar arasına sınırlar koyan, ırk, din, etnik kimlik…v.b. olgularını sorgulayarak bunları, ötekilik, ötekileştirme, sömürü, sömürgecilik kavramları üzerinden tartışmaya açacağız. İlkel toplum ve uygar toplum karşıtlığının oluşturduğu sınırları da sorgulayacağımız bu çalışmada ilkel toplumların doğa ile uyumlu yaşamlarına dikkat çekerek, daha derin dokuda yaşam/ölüm kültür/ doğa arasındaki sınırları da tartışacağız. Sonuçta, karantinanın kalkmasından sonra, Avrupalıları Maurice adasına götürmek için gelen gemiye binmeyip adada kalarak sömürgeci Avrupalılarla arasına sınırlar koyan ve kendisini bir yerli gibi hissettiğini vurgulayan Léon’un bu kararı almasındaki en etkili güç olan aşkın sınırları kaldırırken bir yandan da sınırlar koyduğuna dikkat çekmeye çalışacağız.

The search for boundlessness beyond borders and confinement in J. M. G. Le Clézio’s The Quarantin

The novel La Quarantaine/The Quarantine that J. M. G. Le Clézio wrote in 1995, tells us a story of Jacques and Léon brothers turning back to Mauritius Island, hometown of their ancestry. In a harbour that ship stopped over for a break, they are diagnosed for a fatal disease. Their ship is not allowed to approach the island and the patients are quarantined on another island. In the area which has been already occupied by imperialist European countries, we witness that the boundaries that become evident with colonialism becoming sharper with the phenomenon of quarantine (the island is located off the Indian Ocean).In the island where the quarantine which metaphorically symbolizes the border between the two brothers draws borders, there are already borders between Europeans travellers and people working in the fields of sugar cane and the natives thus borders in the borders are formed. In this work, we are trying to draw attention, in the context of the border violation by the younger brother, Leon, to the fact that the borders drawn by human hands cannot hinder, even in an environment of confinement and encirclement, the pursuit of universal emotions common to all. In this context, we are questioning the facts such as the boundaries between people, race, and religion and so on and discuss them through the concepts of othering, exploitation and colonialism. We are discussing also the boundaries between life/death and culture/ nature in a deeper texture by pointing on to the nature-compatible lives of primitive societies. Eventually, after the quarantine has been lifted, we are trying to point out that love, which is the most effective force in Léon’s decision of not boarding the ship that came to take the Europeans to Maurice Island. We are emphasizing that love, which is an effective factor in creating borders between Leon and the Europeans of which he is a part, on the one hand, removes the borders and on the other hand sets them.

___

  • Césaire, A. (2007). Barbar Batı, Çev. Güneş Ayas, Salyangoz Yayınları
  • Fanon, F. (2014). Yeryüzünün Lanetlileri, Çev. Şen Süer, Versus
  • Köker, L. (1996). Türkçe Baskıya Önsöz: “Charles Taylor: Kimlik/Farklılık Sorununa Sahici Demokratik Çözüm Arayışı”, Çokkültürcülük, Yapı Kredi
  • Le Clézio, J.M.G. (1969). Le Livres des fuites, Gallimard.
  • Le Clézio, J.M.G. (1995). La Quarantaine, Gallimard
  • Matsui, H. (2004). Paradoxe colonial dans le roman de voyage de Le Clézio, ICU Comparative Culture No.36, 103-120.
  • Paños, E.M. (2009). La Quarantaine, récit poétique, Anales de Filología Francesa, n.º 17, 277-291.
  • Said, E. (2013). Şarkiyatçılık, Çev. Berna Ülner, İstanbul, Metis YayınlarıSardar, Z. (2016). Önsöz, Siyah Deri Beyaz Maskeler, Çev. Cahit Koytak, Encore.
  • Sartre, J.-P. (2007). 1961 Tarihli Baskıya Önsöz, Yeryüzünün Lanetlileri Frantz Fanon), Çev. Şen Süer, Versus ss. 15-39
  • Taylor, C. (1996). Çokkültürcülük, Çev. Yurdanur Salman, Yapı Kredi