MEHMET ÂKİF'İN ALMANYA SEYAHATİ

Osmanlı Devleti Birinci Dünya Harbi’ne girdiğinde, İttifak Devletleri ile İtilaf Devletleri arasında dünyanın dört bir yanında çeşitli cephelerde savaş bütün şiddetiyle devam ediyordu. Özellikle de İtilaf Devletleri, sömürgelerinden getirdikleri çeşitli dil, din ve ırktan askerleri cephelerde ön saflara sürüyorlardı. İngilizler ve Fransızlar, Afrika ve Asya’dan getirdikleri, kolordular oluşturdukları askerler içerisinde Müslümanlar da vardı. Hatta Ruslar bile yönetimlerindeki Türklerden, Müslüman Kafkas kavimlerinden birlikler oluşturmuşlardı. Özellikle İngilizler sömürgelerindeki Müslüman askerleri ölümle tehdit ederek onlara; “Almanlar halifenizi esir aldılar. Biz de onu kurtarmaya çalışıyoruz. Siz de destek olun sevap kazanın.” diyerek aldatıyorlar ve cehaletlerinden de istifade ederek onları cephelerde ön saflara sürüyorlardı. Almanlar, çeşitli cephelerde İngilizler adına ön saflarda çarpışan Müslüman askerleri esir alarak, onlar için oluşturdukları kamplarda toplamaya başladılar. Bu dönemde Osmanlı hükümetinden özellikle hitabeti iyi olup bu esirlerin dillerini bilen hatipler istediler. Bunlardan birisi de Mehmet Âkif idi. Âkif bu Maksatla Berlin’e götürülerek bu Müslüman esirlere nasihatler etmiş, çeşitli propaganda faaliyetlerinde bulunmuştur.

Mehmet Akif’s Travel to Germany

When the Ottoman Empire entered the First World War, the war between the Allied Powers and the Central Powers continued at various fronts all over the world with its violence. Especially, the Allied Powers impelled the soldiers trooped up from their colonies, that spoke various languages, religions and ethnicity, to be in the front lines. There were also Muslims among the corps in which the soldiers were brought from Africa and Asia by the British and the French. Even the Russians formed troops from the Turks in their administration and the Muslim Caucasian tribes. Specifically, the British threatened Muslim soldiers with death and cheated them by saying: “The Germans took prisoner of your Caliph. We are trying to save him. Be supportive and earn good deeds” and they took advantage of their ignorance and sent them to the front line. The Germans, having captured the Muslim soldiers who had fought on behalf of the British on various front, started to collect them in the camps created for them. During this period, the Ottoman government was asked for speakers who were good at rhetoric in Arabic and knew the languages of the prisoners. One of these speakers was Mehmet Akif. With this purpose Akif has been brought to Berlin, where he advised the Muslims and carried out various propaganda activities.

___

  • Düzdağ, M. Ertuğrul, Mehmed Âkif Ersoy, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara 1998.
  • Erişirgil, Mehmet Emin, İslamcı Bir Şairin Romanı Mehmet Âkif, Yayına Haz: Aykut Kazancıgil-Cem Alpar, Üçüncü Baskı, Ankara 2006.
  • Ersoy, Mehmet Âkif, Safahat, hzl. Faruk Huyugüzel-Rıza Bağcı-Fazıl Gökçek, İstanbul 1994.
  • Inandi, Battal, “Mehmet Âkif’in Berlin Hatıraları”, Ölümünün 50. Yılında Mehmet Âkif Ersoy’u Anma Kitabı, Ankara 1986.
  • Kon, Kadir, “I. Dünya Savaşı’nda Yeni Bilgiler Işığında Mehmed Âkif’in Almanya Seyahati”, Toplumsal Tarih, Sayı: 217, Ocak 2012, s. 2-8.
  • Kutay, Cemal, Birinci Dünya Harbinde Teşkilat-ı Mahsusa, İstanbul 1964.
  • Mülazım Mehmet Sinan, Harp Hatıralarım Çanakkale-Irak-Kafkas Cephesi, Yayına Hazırlayanlar: Hasan Babacan-Servet Avşar-Muharrem Bayar, Ankara 1998.
  • Silay, Mehmet, Seyyâh-ı Beyâbân Mehmet Âkif, Erguvan Yayınları, İstanbul 2009.
  • Tansel, Fevziye Abdullah, Mehmed Âkif Ersoy (Hayatı ve Eserleri), İstanbul 1991.
  • Yerguz, İsmail, Mehmet Âkif Ersoy Yaşamı-Sanatı-Yapıtları, Engin Yayıncılık, İstanbul 1997.