Nasıl eylememiz gerektiği sorusu, yaşamla doğrudan ilgili bir soru olarak daima felsefenin odağında yer almıştır. Sorunun yanıtı bize, insana bakışı göstermektedir. Cinsiyetçi bir bakış açısı, ahlak kurallarında cinsiyete bağlı tolerans farkını ortaya çıkarmaktadır. "Bir insan, nasıl davranırsa ahlaklı olur?" sorusu aslında "Bir kadın nasıl davranırsa ahlaklıdır?" ve "Bir erkek, nasıl davranırsa ahlaklıdır?" şeklinde çatallanmaktadır. Felsefe tarihinde de bu soruya verilen yanıtlar, döneme bağlı olarak pek çok farklı ahlak ve etik görüşünü ortaya çıkarmıştır. Ahlakın eğilimler, istekler ya da ihtiyaçlara dayanması gerektiğini reddeden Kant'ın fikirleri en önemlilerindendir. Ona göre evrensel bir ahlak yasası için geçerli olabilecek tek prensip, yalnızca iyi istemedir. Kant, erdemlerin cinsiyetlere göre farklı olduğunu düşünen bir filozoftur. Örneğin ona göre cesaret, erkeğe yakışırken; kadının taşıması gereken niteliklerin başında zarafet gelmektedir. Erdemler ve ahlak öğretileri aslında gerçek kimliklerini eylemlerde göstermektedir. İlişkilerde doğru eyleme karar vermek oldukça zorken tamamen rasyonalist ve ahlaklı yaşamak nasıl mümkündür? İnsan, umudunu kaybettiğinde nasıl yaşamalıdır? Maria von Herbert adında genç bir kadın, Kant'a bu soruyu sormaktadır. Kant'ın son derece rasyonel yanıtlarının karşısında aslında yadsınamayacak duyguların eylemler üzerindeki güçlü etkisine, yaşamda pratik bir isteği kalmayan insanın nasıl yaşaması gerektiği sorusunun yanıtlanmasının kolay olmadığına dikkat çekmektedir. Ayrıca bu mektuplar, Kant'ın kadınlara bakış açısına dair bir ipucu sunmaktadır

The question of how we should behave has always been at the center of philosophy as a direct question of life. The answer to the question shows a viewpoint to human being. A sexist viewpoint reveals the difference in sex-related tolerance in moral codes. The question "How is a moral person?" is in fact bifurcated in the form of "moral woman" and "moral man?" The answers in the history of philosophy have revealed many moral and ethical views depending on the turn. Kant's moral vision is one of the most remarkable. It rejects the view that morality should be based on tendencies, desires or needs. According to him, the only principle that can be applied to a universal moral law is good will. Kant is a philosopher who thinks that virtues are different according to gender. For example, when courage is appropriate for him, Elegance is at the forefront of the qualities that women should bear. The virtues and teachings of morality actually show their true identity in actions. How is it possible to live a totally rationalist and moral dreadfully deciding to act correctly in relationships? How does a person live when he loses his hope? A young woman named Maria von Herbert asks Kant about this question. It is not easy to answer the question of the powerful influence of feelings that can not be denied in the face of Kant's extremely rational responses to actions, how a person who does not have a practical request in life should live. These letters provide a clue to Kant's point of view of women