Bu makalede, özellikle 1980’lerden sonraki dönemde tasavvufun Müslümanların gündelik hayatında yükselişe geçmesiyle birlikte modern(ist) bir hareket olan İslâmcılığın karşısında oluşan yeni dinî konum ve gelişmeler ele alınmıştır. Bu süreç alışılagelmiş geleneksel formlarıyla tasavvufun ve tasavvufî grupların canlanmasından ziyade, postmodernizm, popüler kültür ve küreselleşmeden oluşan üç boyutlu bir yapıda İslâm ve müslümanlık algılarının dönüşümünü içermektedir. Bu çalışmada söz konusu süreç modern(ist) İslâmcılığın karşısında yükselen postmodern(ist) yeni dinî formların ortaya çıkışı olarak felsefî, kültürel ve politik boyutlarıyla incelenmektedir. Sonuç olarak, bu yeni dinî formların geleneksel anlamda İslâmî bir öze dönüş hareketi değil, modern(ist) İslâmcılığın karşısında yükselen postmodern(ist) bir ideolojik duruş olarak tanımlanabileceği iddia edilmektedir.

In this article, the formation of new religious positions and developments against the modern(ist) islamism with the rise of tasawwuf in the daily life of muslims especially in the period after 1980s is examined. This process involves the transformation of the perceptions of islam and muslimhood on a tridimensional structure based on postmodernism, popular culture and globalization rather than a revival of tasawwuf and sufi groups in its accustomed traditional forms. In this study, the process in question is examined with its philosophical, cultural and political dimensions as the formation of rising new postmodern(ist) religious forms against modern(ist) Islamism. In conclusion, it is argued that these new religious forms can be portrayed as a postmodern(ist) ideological position against modern(ist) islamism rather than a movement of a return to islamic essence in traditional meaning.