“GELECEĞİ PARLAK ŞEHİR”: IGNÁC KÚNOS VE BÉLA HORVÁTH'IN GÖZÜNDEN ANKARA

Anadolu'nun kadim kenti, Türkiye'nin başkenti Ankara, 1892'de demiryollarının gelişiyle birlikte Batılı gezginlerin ve araştırmacıların daha fazla ilgi gösterdiği bir uğrak yeri haline gelir. Yüzyıl başında, Osmanlı ve Avusturya-Macaristan İmparatorluklarının ilişkileri giderek gelişmiş, İstanbul'dan Anadolu'ya yönelen, Ankara'yı da kapsayan, önce atlar ve arabalarla sonraki zamanlarda ise demiryollarıyla izlenen rota, Macarlar tarafından da benimsenmiştir. Bu çalışmada Türkoloji alanına önemli katkıları olan iki Macar araştırmacının, Kúnos Ignác ve Béla Horváth'ın birbiri ardına yüzyıl başında, Balkan Savaşlarının gölgesinde yaptıkları Anadolu yolculukları, Ankara'yı odağa alarak değerlendirilmiştir. Gezilere dair metinler, tarihsel bir perspektie, betimleyici-niteliksel metin çözümlemesi tekniği ile incelenmiştir. Söz konusu gezi yazıları, dönemin sosyo-kültürelekonomik ortamını, başta demiryolları olmak üzere her türlü teknik, sosyal ve siyasal gündemin bir kentin gündelik yaşam kültürüne nasıl nüfuz ettiğini Macar gözüyle tartışmaya olanak tanımıştır

___

  • Akagündüz, Ü. (2016). “Demiryollarının Dünyadaki Gelişimi Ve Bu Gelişimin Türkiye’ye İlk Yansımaları” The Journal of Academic Social Science Yıl: 4, Sayı: 36, Aralık 2016, s. 452-472