Urartu Devleti’nin Kuzey Bölgesinde Önemli bir Kale: Tuzla Kalesi

Erzincan ve çevresi İlk Tunç Çağı’ndan itibaren insanoğlu için önemli bir yerleşim bölgesi olmuştur. Erzincan ve Tercan ovaları, akarsu kaynakları, yeraltı zenginlikleri, ilin tarıma uygun iklimi ve hayvancılık için son derece verimli çayırlık alanları ile Erzincan’ın ilk çağlardan günümüze kesintisiz bir yerleşim bölgesi olmasını sağlamıştır. Bunların dışında İran-Doğubayazıt-Ağrı-Horasan-Pasinler-Erzurum güzergâhından gelerek Erzincan’a ulaşan,  Erzincan’dan sonra biri Orta Anadolu’ya ulaşan, diğeri ise Karadeniz limanlarına ulaşan tarihi doğal yolların Erzincan’da kesişmiş olması da, bölgeyi son derece önemli ve stratejik bir yer haline getirmiştir.MÖ II. binin sonlarında ve MÖ I. binin ilk çeyreğinde Erzincan’ın doğusuna Diauehi Krallığı hâkim olmuştur. MÖ 9. yüzyılda Tuşpa merkezli olarak ortaya çıkan güçlü Urartu Devleti çok geçmeden yayılımını kuzeye doğru yöneltmiştir. Urartular çok geçmeden bölgeyi eline geçirmeyi başarmıştır. Urartu Devleti, Erzincan ve çevresindeki hâkimiyeti güçlendirmek ve kalıcı kılmak için imar faaliyetlerine girişmiştir. Erzincan merkeze 16 km mesafede bulunan Altıntepe Urartu’nun kuzey, kuzeybatı bölgesindeki en önemli savunma ve yönetim merkezi olmuştur. Bu araştırma, Urartu Devleti’nin Erzincan’ın doğusunda yönetim merkezi durumunda olduğunu ileri sürdüğümüz Çadırkaya/Pekeriç Kalesi ile birlikte Tuzla Kalesi’ni tanıtma amacını gütmektedir. Tuzla Kalesi, İlk Tunç Çağı’ndan itibaren kullanılan tarihi doğal yolları korumak ve bölgenin yönetimine katkı sağlamak için inşa edilmiş ve Urartu döneminde modernize edilmiş çok önemli bir merkezdir.

An Important Fortress in the Northern Region of the State of Urartu: Fortress of Tuzla

Erzincan with its environment has become a prominent settlement beginning from the early Bronze Age. The plains of Erzincan and Tercan, the streams, the underground treasure, the climate of the city appropriate for agriculture and the meadowland highly fruitful for husbandry have made Erzincan a continuous residential area from ancient times to present. Apart from these, that the historical natural roads crossing over İran-Doğubeyazıt-Ağrı-Horasan-Pasinler-Erzurum to reach Erzincan and one reaching Central Anatolia following Erzincan, the other one reaching the Black Sea ports intersected has made the region a prominent and strategic place to the utmost.The Kingdom of Diauehi ruled the eastern Erzincan in the late 2nd millennium BC and the first quarter of the first millennium BC. The powerful Urartian, which appeared as Tuşpa centered in the 9th century BC expanded into the north before long. Urartians were able to capture the region before long. Urartian embarked upon public works in order to ensure the control of Erzincan and its environment and to make them lasting. Altıntepe, which is 16 km to the center of Erzincan, became the most prominent defense and control center in the north, northwest of Urartu. This study aims to make the Castle of Çadırkaya/Pekeriç, which is alleged by us being the control center of Urartian in the east of Erzincan, along with the Castle of Tuzla known. The Castle of Tuzla is an extremely prominent center built to protect the historical natural roads used since the Early Bronze Age and to contribute to the control of the region; and modernized during the Urartu period.

___

  • TARKAN, T, “Ana Çizgileriyle Doğu Anadolu Bölgesi ve Çevresi”, Atatürk Üniversitesi 50. Yıl Armağanı. Erzurum (1974):8. TUNCEL, M. “Fırat”, Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, 3, İstanbul (1993): 33-34. ÜNGÖR, İ, “Urartu Maden Ergitme Sahası ‘Kurt Deresi’ İliç (Erzincan)”, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, C 9, S 43, (2016): 955-969. ÜNGÖR İ. –GÜNAŞDI, Y, “Yüzey Araştırmaları Işığında Erzincan İli Höyükleri”, Uluslararası Erzincan Sempozyumu, (2016): 423-442. ÜNGÖR, İ. -ÖZGÜL, O, “Otlukbeli’nde Tarihî ve Arkeolojik Araştırmalar”, Kafkas Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 17. (2016):267-289. WATERMAN, L, Royal Correspondence of the Assyrian Empire I-IV, (University of Michigan Studies, Humanistic Series 17-20), Ann Arbor,1930-1936.