Düver-yarımada kaya mezarı: Pisidia'dan erken bir örnek ve kültürel etkileşimler konusunda düşündürdükleri

The rock-cut tomb on ihe düver peninsula: An early example from pisidia and remarks on cultural interactions

Bu satırların yazarı tarafından başlatılan Düver Yerleşim Tarihi Araştırmaları Projesi Burdur İli'nin yaklaşık 32 km. güneydoğusunda yer alan Düver-Yarımada'nm tarihini, özellikle onlarca ülkeye dağılmış Arkaik Dönem mimari terrakottaları ile birlikte ele almayı hedeflemektedir. Bölgenin yerleşim tarihi araştırmalarına önemli katkıları olacağı düşünülen tek kaya mezarı da bu proje kapsamında incelenmiştir. Makalenin içeriğini mezarın tanımlanması, tarihlendirmesi, kökeni ve etkileşim alanları konularında araştırmalarla ulaşılan veriler oluşturmaktadır. Mezar, Yarışlı Gölü'nün içerisine yak. 1 km. bir dil gibi uzanan Yarımada'nın ulaşılması zor kayalık güney yamacında açılmıştır. Mezara kayaya açılan eğimli bir patika yol ile ulaşılmaktaydı.Mezarın dromosu ya da bir ön alanı yoktur. Tek odası 2.45x2.70x1.72 cm ölçüleri ile yaklaşık kare formundadır. Odaya giriş tek bir kapıdandır. Giriş açıklığı 103x67 cm ile dikdörtgen şeklindedir. Giriş cephede 5 kademeli olan silmeli bir düzenlemeye sahiptir. Girişin karşında bir, sağında ve solunda birer olmak üzere üç klineli olan odasına alçak bir basamak yardımıyla inilir. Klineler kayadan oyulmuşlardır. Sağ ve sol klineler yan duvarlara yaslanmış, üçüncü kline ise bu ikisinin arasına, arka duvara paralel yerleştirilmiştir. Tavan beşik çatı biçimde oyulmuştur. Bu haliyle mezar Afyon ve Eskişehir arasında yoğun karşılaşılan Phryg dini kaya anıtlarını ve bölgenin kaya mezarlarını akla getirir. Cephe bazı Urartu ve Phryg kaya mezarlarında olduğu gibi kademeli silmelerle hareketlidir. Mezarın süslü cephesini çevreleyen silmelerin üzerinde kabartma bitkisel bezekler mevcuttur. Bezeklerden biri lotus çiçekleridir. Lotus çiçeği m@zar ikonografisi bağlamında ilgi coğrafyalarda Elmalı Kızılbel boyalı mezar odasından, Xanthos Harpy Anıtı'ndan ayrıca Pisidia ve de Lydia mezar stellerinden ve Kararmışa Höyük'te ele geçen ve Düver'de bulunduğu bildirilen bir mimari terrakottadan bilinmektedir. Cephede sonraki kullanımdan değil de çok büyük olasılıkla ilk yapım aşamasından kalma kırmızı boya kalıntılarını görmek hâlâ mümkündür. Antik Dönem'de talan edildiğinden mezar kontekstine dair bir bulgudan bahsedilemez.-Pisidia Bölgesi'nin kaya mezarları farklı cephe ve farklı düzenlemeleriyle standart bir şemaya sahip değillerdir. Bunun sebebi uzun bir dönem içerisine yayılmalarıyla, farklı kültür coğrafyalarına yakınlıklarıyla ve etkileşimleri ile açıklanabilir. Mezarlar çoğunlukla Roma Dönemi, kısmen Hellenistik ve çok az da Lykia geleneksel tiptedirler.Yolların ve kültürlerin kavşak noktasında olan Düver'in kaya mezarı bazı özellikleriyle Phryg kaya mezarlarıyla, cephesindeki lotus çiçeği kabartması ile de Lydia Bölgesi eserleriyle yakınlıklar kurar ve erken ve dominant çevre kültürlerin etkileri altındadır.Ama kendine has karakterlidir. Ünik bir örnek olduğundan bölgeler arası kültür alışverişinde aracı olmasını beklemek yanlıştır. Çok büyük olasılıkla mezar zamansal açıdan Anadolu'nun Pers hakimiyeti altında olduğu bir dönemde oyulmuştur. Ama Persli bir elite ait olup olmadığı ne Düver yerleşmesinde ne de çevresinde şimdiye dek Pers kültürünün varlığına dair bir kanıt ele geçmediğinden bilinmemektedir. Mezar büyük bir olasılıkla İ.Ö. 5. yy. ilk yarısına tarihlenebilir. Düver'in coğrafik konumu göz önüne alındığında ve Lydia'lı taş ustaların I. Dareios'un Susa sarayında görev aldığı düşünüldüğünde mezarın Phrygia, Lydia Bölgesi'ndeki mimari geleneği tanıyan olasılıkla Lydialı bir ustanın/ustaların ürünü olduğu varsayılabilir.

___