Bir dekanın 21. yüzyılda eğitime ilişkin düşünceleri

İçinde yaşadığımız dönemde eğitimde küresel bir devrim gerçekleşmektedir. Bilgi teknolojisi sadece disiplinleri değiştirmekle kalmamakta, aynı zamanda sınıf ortamını ve öğrenme süreçlerini de değişime uğratmaktadır. İronik bir şekilde yüzyıllar öncesine ait eski İngiliz yükseköğretim sistemi bugün yeniden ele alınabilmektedir çünkü teknoloji her yaştan öğrenci için artık ulaşılabilir hale gelmiştir. Bu değişimin getirdikleri zorlukların üstesinden gelebilmek için, öğretim üyesi atama ve yükseltme kriterleri ile birlikte sabit maliyetleri düşürme ve sorumlulukları artırma gibi yükseköğretim politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerekecek, bu da, yükseköğretim sisteminin ulaştırılmasında ve öğrenme paradigmalarında küresel boyutta yeni değişiklikleri zorunlu kılacaktır. Bu dönemin zorlukları, öğrenci ve öğretim üyelerinin gelecekte eğitim-öğretim program yapılanmaları ve içeriklerindeki gerekli değişiklikleri benimsemelerini sağlamak için üst düzey yöneticilerin farklı bir stratejik değerlendirme yapmalarını gerektirecektir.

21st Century Reflections of an Academic Dean

A global revolution to education is occurring. Information technology is not just changing disciplines but is also materially affecting the delivery process of a classroom and the learning process. Ironically the old British higher education system from centuries ago may revisit today because technology available to students of all ages. Addressing the challenges of this change will require higher education to revisit policies such as tenure requirements with the focus being to reduce fixed cost and increase accountability. It will require new changes in delivery systems and learning paradigm globally. Challenges of this era will require a different strategic assessment by key administrators to assure that future students and faculty affirm the necessary changes to programs and delivery of content.