Türkiye Türkçesinde {+Sal} Biçim Birimi ve “Sal” Adı

{+sAl} biçim birimi dil bilgisi kitaplarında Dil Devrimi sonrasında Arapça {+î} nispet biçim birimini karşılaması amacıyla Fransızca {+Al} nispet biçim biriminden Türkçeye uyarlanırken “siyasa” ve “ulus” gibi sözcüklere getirildikten sonra {+sAl} biçiminde yanlış ayrılmasından oluşmuş biçim birim olarak tanımlanmıştır. Başlangıçta {+sAl} biçim biriminin yalnız Türkçe sözcüklerde kullanılırken daha sonra dilimize yerleşmiş yabancı sözcüklere de eklenmiştir. Derleme Sözlüğü araştırmacılara özellikle “sAl” sözcüğünün ağızlarda bulunup bulunmamasıyla ilgili önemli sonuçlar vermiştir. Çalışmalar sonucunda Türkiye Türkçesinde {+sAl} biçim birimi dışında müstakil bir “sAl” sözcüğü kullanımı tespit edilmiştir. Çalışma temelde iki başlıkta ele alınmıştır. İlk olarak “kumsal” sözcüğü “sAl” yapısı {+sAl} biçim birimi dışında ele alınmıştır. Dil Devrimi ile birlikte kullanılmaya başlanmış olan {+sAl} biçim birimi ve daha önceden kullanılmaya başlanmış “uysal” sözcüğü {+sAl} biçim birimi aynı başlık alt başlıklarda ele alınmıştır. {+sAl} biçim birimi kendi içinde iki alt başlığa ayrılmış. Birinci olarak addan sıfat yapan {+sAl} biçim birimi ele alınmıştır. İkinci olarak da eylemden sıfat yapan {+sAl} biçim birimi ele alınmıştır. Dil Devrimi sonrasında yaygınlaşmış olan {+sAl} biçim birimi günümüzde kullanılan en işlek biçim birimlerinden biri olmuştur. {+sAl} biçim birimi günlük hayatta bilinçli ya da bilinçsiz olarak oldukça fazla kullanılmaya devam etmektedir. Türkiye Türkçesinin sistematik yapısı gereği {+sAl} biçim birimi ya da dile yerleşmeye uygun biçim birimleri her zaman olacaktır. Türkçe Sözlük’te madde başı olarak kullanılan {+sAl} biçim birimi ve “sAl” sözcüğü tablo halinde sunulmuştur. Ayrıca daha önce bu konularda yapılmış araştırmalar incelenmiş ve başlıklandırma bunun üzerine şekillenmiştir. İlk olarak Meninski’ye başvurulmuş ve günümüzdeki araştırmacıların da bu biçim birime bakış açıları ele alınıp çalışma neticelendirilmiştir.

{+Sal} Form Unit And “Sal” Word In Turkish

The {+sAl} suffix was adapted into Turkish from the French {+Al} suffix in order to meet the need of Arabic {+î} nispet suffix after the Language Revolution in grammar books and this {+sAl} suffix is defined as a suffix which was wrongly separated as {+sAl} after being added to some Turkish words such as “siyasa” and “ulus”. While the {+sAl} suffix was initially added only in Turkish words, it has become to be added to the non- Turkish origin words. The Compilation Dictionary has given researchers some important results about if the “sal” suffix can be found in the accents being used in Turkey or not. As a result of the studies in this field, the use of a separated “sal” has been detected in today’s Turkey’s Turkish apart from the {+sAl} suffix. The study has basically been conducted under two headlines. At first, the word form “kumsal” was considered as a different form apart from the “sal” suffix. With the Language Revolution, the {+sAl} suffix and the “uysal” word was considered under two different subheadings. In addition, {+sAl} suffix was divided into two subheadings. The {+sAl} suffix which makes an adjective from a noun and the {+sAl} suffix which makes an adjective from a verb was discussed. At present, the {+sAl} suffix has become one of the most common used suffixes after the Language Revolution and people continue using the {+sAl} suffix consciously or unconsciously and they use it at a quite high rate in their daily lives. Due to the systematic structure of Turkey’s Turkish, there will always be a new suffix or new suffixes like {+sAl} which are suitable to be borrowed from other languages into Turkish language. The {+sAl} suffix which is used as the beginning of an item in the Turkish Dictionary and the word “sal” have been presented in a table. Besides, the previous studies which was made in these subjects were examined, so the titling is an outcome of this examination. After having examined the studies of Meninski in this field at first, the viewpoints of the current researchers have also been examined and the study was concluded.

___

  • Akbaş, A. (2018). Türkçedeki Sal/Sel Sorunu. Türk Dili Dergisi 68(795), 36-38.
  • Atalay, B. (1999). Dîvânu Lûgat-it Türk İndeksi. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Banguoğlu, T. (2000) Türkçenin Grameri. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Ergin, M. (2000). Türk Dil Bilgisi. İstanbul: Bayrak Yayınları.
  • Gülensoy, T. (2011). Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Hatiboğlu, V. (1972). Türkçenin Ekleri. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Korkmaz, Z. (2003). Türkiye Türkçesi Grameri (Şekil Bilgisi). Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Meninski, F. (1680). Thesaurus Linguarum Orientalum Turcicae, Arabicae, Persicae Lexicon Turcico-Arabico-Persicum. İstanbul: Simurg Yayınları.
  • Nişanyan, S. (2009). Sözlerin Soyağacı. İstanbul: Everest Yayınları.
  • Nişanyan, S. (2011). Kelimebaz-1. İstanbul: Everest Yayınları.
  • Sami, Ş. (2007). Kâmûs-ı Türkî. İstanbul: Çağrı Yayınları.
  • Şeyh Süleyman Efendi-i Özbekî el-Buhârî. (1882). Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî. İstanbul: Mihrân Matbaası.
  • Timurtaş, F. K. (2008). Türkçemiz ve Uydurmacılık. İstanbul: Boğaziçi Yayınları.
  • Toparlı R. (2000). Lehce-i Osmani, Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.
  • Türk Dil Kurumu. (1935). Osmanlıcadan Türkçeye Karşılıklar Kılavuzu. Ankara: Ülkü.
  • Türk Dil Kurumu. (1993). Türkiye’de Halk Ağzından Derleme Sözlüğü. Ankara: Türk Dil Kurumu.