Amaç: Bu yazıda pektus karinatumlu hastalarda minimal invaziv cerrahinin erken sonuçları sunuldu. Çalışma planı: Temmuz 2008 - Aralık 2010 tarihleri arasında Göğüs Cerrahisi Kliniği’nde pektus karinatum deformitesi olan toplam dokuz erkek hasta (ort. yaş 10.6 yıl; dağılım 4.4-15 yıl) minimal invaziv cerrahi yöntemle (Abramson yöntemi) ameliyat edildi. Hastalar ameliyattan bir gün önce servise yatırılarak cerrahi hazırlık yapıldı. Ortalama ameliyat süresi 83 dakika idi. Hastalar Abramson’un tanımladığı şekilde, bir bar ve göğüs duvarına tutturulan iki adet stabilizatör kullanılarak ameliyat edildi. Bar ilk hastada cilt altından bir tünel ile geçirildi. Diğer hastalarda bar, kas altından açılan submusküler bir tünel ile göğüs duvarından boydan boya geçirildi. Ameliyat sonrası sistemik analjezik ve antibiyotik kullanıldı. Bulgular: İlk hastada ameliyat sonrası 15. günde cilt altına yerleştirilen bar infeksiyon nedeni ile cildi delerek dışarı çıktı. Bu bar çekildi ve deformite Ravitch yöntemi ile düzeltildi. Diğer hastalarda herhangi bir komplikasyon görülmedi. Ağrı, hastalarda ameliyat sonrası ilk iki gün en sık görülen şikayet nedeni idi; ancak sonraki günler azaldı. Hastaların tümü ameliyat sonrası 5. günde taburcu edildi. Mortalite veya morbidite olmadı. Sonuç: Pektus karinatumun deformitesinin minimal invaziv cerrahi ile düzeltilme ameliyatları henüz yeni kullanılan bir yöntemdir ve bu nedenle sonuçları net değildir. Küçük, lateral insizyon skarı ve minimal komplikasyonların hasta memnuniyetinin nedeni olduğunu düşünüyoruz. Bu yaklaşımın daha invaziv tekniklere alternatif olacağı kanısındayız.
Background: In this study, we reported the results of minimal invasive surgery in our patients with pectus carinatum. Methods: Between July 2008 and December 2010, a total of nine male patients (mean age 10.6 years; range 4.4 to 15 years) were operated for pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery (Abramson method) in Thoracic Surgery Clinic. The patients were hospitalized in the previous day of surgery for surgical preparation. The mean duration of operation was 83 minutes. The patients were operated using a bar and two fixators attached to the chest wall, as defined by Abramson. The bar was inserted through a subcutaneous tunnel in the first patient. In other patients, the bar was inserted via a submuscular tunnel passing through chest wall. Systemic analgesics and antibiotics were used postoperatively. Results: In the first patient, the bar which was inserted subcutaneusly was perforated the skin due to an infection on day 15 following surgery. This bar was removed and the deformity was corrected with Ravitch method. There was no complication in other patients. The most frequent postoperative complaint was pain within the first two days following surgery; however it was relieved thereafter. All patients were discharged on day five following surgery. There was no mortality and morbidity. Conclusion: The surgery of pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery is a recently introduced method, therefore the results are not clear yet. We consider that small and lateral incision scar with minimal complications may lead to patient satisfaction. We also consider that this approach would be an alternative to much more invasive techniques. "> [PDF] Minimal invaziv cerrahi yapılan pektus karinatumlu hastalarda erken sonuçlar | [PDF] Early results of minimal invasive surgery in patients with pectus carinatum Amaç: Bu yazıda pektus karinatumlu hastalarda minimal invaziv cerrahinin erken sonuçları sunuldu. Çalışma planı: Temmuz 2008 - Aralık 2010 tarihleri arasında Göğüs Cerrahisi Kliniği’nde pektus karinatum deformitesi olan toplam dokuz erkek hasta (ort. yaş 10.6 yıl; dağılım 4.4-15 yıl) minimal invaziv cerrahi yöntemle (Abramson yöntemi) ameliyat edildi. Hastalar ameliyattan bir gün önce servise yatırılarak cerrahi hazırlık yapıldı. Ortalama ameliyat süresi 83 dakika idi. Hastalar Abramson’un tanımladığı şekilde, bir bar ve göğüs duvarına tutturulan iki adet stabilizatör kullanılarak ameliyat edildi. Bar ilk hastada cilt altından bir tünel ile geçirildi. Diğer hastalarda bar, kas altından açılan submusküler bir tünel ile göğüs duvarından boydan boya geçirildi. Ameliyat sonrası sistemik analjezik ve antibiyotik kullanıldı. Bulgular: İlk hastada ameliyat sonrası 15. günde cilt altına yerleştirilen bar infeksiyon nedeni ile cildi delerek dışarı çıktı. Bu bar çekildi ve deformite Ravitch yöntemi ile düzeltildi. Diğer hastalarda herhangi bir komplikasyon görülmedi. Ağrı, hastalarda ameliyat sonrası ilk iki gün en sık görülen şikayet nedeni idi; ancak sonraki günler azaldı. Hastaların tümü ameliyat sonrası 5. günde taburcu edildi. Mortalite veya morbidite olmadı. Sonuç: Pektus karinatumun deformitesinin minimal invaziv cerrahi ile düzeltilme ameliyatları henüz yeni kullanılan bir yöntemdir ve bu nedenle sonuçları net değildir. Küçük, lateral insizyon skarı ve minimal komplikasyonların hasta memnuniyetinin nedeni olduğunu düşünüyoruz. Bu yaklaşımın daha invaziv tekniklere alternatif olacağı kanısındayız. "> Amaç: Bu yazıda pektus karinatumlu hastalarda minimal invaziv cerrahinin erken sonuçları sunuldu. Çalışma planı: Temmuz 2008 - Aralık 2010 tarihleri arasında Göğüs Cerrahisi Kliniği’nde pektus karinatum deformitesi olan toplam dokuz erkek hasta (ort. yaş 10.6 yıl; dağılım 4.4-15 yıl) minimal invaziv cerrahi yöntemle (Abramson yöntemi) ameliyat edildi. Hastalar ameliyattan bir gün önce servise yatırılarak cerrahi hazırlık yapıldı. Ortalama ameliyat süresi 83 dakika idi. Hastalar Abramson’un tanımladığı şekilde, bir bar ve göğüs duvarına tutturulan iki adet stabilizatör kullanılarak ameliyat edildi. Bar ilk hastada cilt altından bir tünel ile geçirildi. Diğer hastalarda bar, kas altından açılan submusküler bir tünel ile göğüs duvarından boydan boya geçirildi. Ameliyat sonrası sistemik analjezik ve antibiyotik kullanıldı. Bulgular: İlk hastada ameliyat sonrası 15. günde cilt altına yerleştirilen bar infeksiyon nedeni ile cildi delerek dışarı çıktı. Bu bar çekildi ve deformite Ravitch yöntemi ile düzeltildi. Diğer hastalarda herhangi bir komplikasyon görülmedi. Ağrı, hastalarda ameliyat sonrası ilk iki gün en sık görülen şikayet nedeni idi; ancak sonraki günler azaldı. Hastaların tümü ameliyat sonrası 5. günde taburcu edildi. Mortalite veya morbidite olmadı. Sonuç: Pektus karinatumun deformitesinin minimal invaziv cerrahi ile düzeltilme ameliyatları henüz yeni kullanılan bir yöntemdir ve bu nedenle sonuçları net değildir. Küçük, lateral insizyon skarı ve minimal komplikasyonların hasta memnuniyetinin nedeni olduğunu düşünüyoruz. Bu yaklaşımın daha invaziv tekniklere alternatif olacağı kanısındayız.
Background: In this study, we reported the results of minimal invasive surgery in our patients with pectus carinatum. Methods: Between July 2008 and December 2010, a total of nine male patients (mean age 10.6 years; range 4.4 to 15 years) were operated for pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery (Abramson method) in Thoracic Surgery Clinic. The patients were hospitalized in the previous day of surgery for surgical preparation. The mean duration of operation was 83 minutes. The patients were operated using a bar and two fixators attached to the chest wall, as defined by Abramson. The bar was inserted through a subcutaneous tunnel in the first patient. In other patients, the bar was inserted via a submuscular tunnel passing through chest wall. Systemic analgesics and antibiotics were used postoperatively. Results: In the first patient, the bar which was inserted subcutaneusly was perforated the skin due to an infection on day 15 following surgery. This bar was removed and the deformity was corrected with Ravitch method. There was no complication in other patients. The most frequent postoperative complaint was pain within the first two days following surgery; however it was relieved thereafter. All patients were discharged on day five following surgery. There was no mortality and morbidity. Conclusion: The surgery of pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery is a recently introduced method, therefore the results are not clear yet. We consider that small and lateral incision scar with minimal complications may lead to patient satisfaction. We also consider that this approach would be an alternative to much more invasive techniques. ">

Minimal invaziv cerrahi yapılan pektus karinatumlu hastalarda erken sonuçlar

Amaç: Bu yazıda pektus karinatumlu hastalarda minimal invaziv cerrahinin erken sonuçları sunuldu. Çalışma planı: Temmuz 2008 - Aralık 2010 tarihleri arasında Göğüs Cerrahisi Kliniği’nde pektus karinatum deformitesi olan toplam dokuz erkek hasta (ort. yaş 10.6 yıl; dağılım 4.4-15 yıl) minimal invaziv cerrahi yöntemle (Abramson yöntemi) ameliyat edildi. Hastalar ameliyattan bir gün önce servise yatırılarak cerrahi hazırlık yapıldı. Ortalama ameliyat süresi 83 dakika idi. Hastalar Abramson’un tanımladığı şekilde, bir bar ve göğüs duvarına tutturulan iki adet stabilizatör kullanılarak ameliyat edildi. Bar ilk hastada cilt altından bir tünel ile geçirildi. Diğer hastalarda bar, kas altından açılan submusküler bir tünel ile göğüs duvarından boydan boya geçirildi. Ameliyat sonrası sistemik analjezik ve antibiyotik kullanıldı. Bulgular: İlk hastada ameliyat sonrası 15. günde cilt altına yerleştirilen bar infeksiyon nedeni ile cildi delerek dışarı çıktı. Bu bar çekildi ve deformite Ravitch yöntemi ile düzeltildi. Diğer hastalarda herhangi bir komplikasyon görülmedi. Ağrı, hastalarda ameliyat sonrası ilk iki gün en sık görülen şikayet nedeni idi; ancak sonraki günler azaldı. Hastaların tümü ameliyat sonrası 5. günde taburcu edildi. Mortalite veya morbidite olmadı. Sonuç: Pektus karinatumun deformitesinin minimal invaziv cerrahi ile düzeltilme ameliyatları henüz yeni kullanılan bir yöntemdir ve bu nedenle sonuçları net değildir. Küçük, lateral insizyon skarı ve minimal komplikasyonların hasta memnuniyetinin nedeni olduğunu düşünüyoruz. Bu yaklaşımın daha invaziv tekniklere alternatif olacağı kanısındayız.

Early results of minimal invasive surgery in patients with pectus carinatum

Background: In this study, we reported the results of minimal invasive surgery in our patients with pectus carinatum. Methods: Between July 2008 and December 2010, a total of nine male patients (mean age 10.6 years; range 4.4 to 15 years) were operated for pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery (Abramson method) in Thoracic Surgery Clinic. The patients were hospitalized in the previous day of surgery for surgical preparation. The mean duration of operation was 83 minutes. The patients were operated using a bar and two fixators attached to the chest wall, as defined by Abramson. The bar was inserted through a subcutaneous tunnel in the first patient. In other patients, the bar was inserted via a submuscular tunnel passing through chest wall. Systemic analgesics and antibiotics were used postoperatively. Results: In the first patient, the bar which was inserted subcutaneusly was perforated the skin due to an infection on day 15 following surgery. This bar was removed and the deformity was corrected with Ravitch method. There was no complication in other patients. The most frequent postoperative complaint was pain within the first two days following surgery; however it was relieved thereafter. All patients were discharged on day five following surgery. There was no mortality and morbidity. Conclusion: The surgery of pectus carinatum deformity with minimal invasive surgery is a recently introduced method, therefore the results are not clear yet. We consider that small and lateral incision scar with minimal complications may lead to patient satisfaction. We also consider that this approach would be an alternative to much more invasive techniques.

___

  • 1. Kálmán A. Initial results with minimally invasive repair of pectus carinatum. J Thorac Cardiovasc Surg 2009;138:434-8.
  • 2. Nuss D, Kelly RE Jr, Croitoru DP, Katz ME. A 10-year review of a minimally invasive technique for the correction of pectus excavatum. J Pediatr Surg 1998;33:545-52.
  • 3. Abramson H, D'Agostino J, Wuscovi S. A 5-year experience with a minimally invasive technique for pectus carinatum repair. J Pediatr Surg 2009;44:118-23.
  • 4. Ravitch MM. Unusual sternal deformity with cardiac symptoms operative correction. J Thorac Surg 1952;23:138-44.
  • 5. Ravitch MM. Operative Correction of Pectus Carinatum (Pigeon Breast). Ann Surg 1960;151:705-14.
  • 6. Lester CW. Pigeon breast (pectus carinatum) and other protrusion deformities of the chest of developmental origin. Ann Surg 1953;137:482-9.
  • 7. Haje SA, Bowen JR. Preliminary results of orthotic treatment of pectus deformities in children and adolescents. J Pediatr Orthop 1992;12:795-800.
  • 8. Vidal J, Nakach G. Tratamiento ortopedico de las deformacionnes toracicas. In: Villadof R, Cohi O, Clavell S, editors. Ortesis y protesis del aparato locomotor. Barcelona: Mason; 1994. p. 85-93.
  • 9. Abramson H, D’Agostino J, Wuscovi S. A 5-year experience with a minimally invasive technique for pectus carinatum repair. J Pediatr Surg 2009;44:118-23.
  • 10. Hebra A, Thomas PB, Tagge EP, Adamson WT, Othersen HB. Pectus Carinatum as a sequele of minimaly invasive pectus excavatum repair. Pediatric Endosurgery & Innovative Tecniques 2002:6;41-4.
  • 11. Paya K, Horcher E, Nuss D. Asymmetric pectus carinatum as sequele of minimally invasive pectus excavatum repair. Pediatric Endosurgery & Innovative Tecnique 2003;7:319-32.
Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi-Cover
  • ISSN: 1301-5680
  • Yayın Aralığı: Yılda 4 Sayı
  • Başlangıç: 1991
  • Yayıncı: Bayçınar Tıbbi Yayıncılık
Sayıdaki Diğer Makaleler

Intracavitary aspergilloma after hydatid cyst surgery: A case report

Mustafa KÜPELİ, Recep DEMİRHAN, İrfan YALÇINKAYA, Hakan KIRAL

Saphenous venous bypass graft aneurysm following femoropopliteal bypass surgery

Jan Dieter SCHMİTTO, Kasım Oğuz COŞKUN, Sinan Tolga COŞKUN, Suyog A. MOKASHI, Aron Frederik POPOV, Philip ORTMANN, Friedrich Albert SCHÖNDUBE, Masoud MIRZAIE

Eşzamanlı kalp ve böbrek nakli

Lale YÜCEYAR, Mehmet ELİÇEVİK, Ozan Onur BALKANAY, Deniz GÖKSEDEF, Salih PEKMEZCİ, Metin KAPAN, Rezzan ATAMAN, Meriç ORUÇ, Safa GÖDE, Gökhan İPEK, Suat Nail ÖMEROĞLU, Cem SAYILGAN

A comparison of total intravenous anesthesia, sevoflurane, and isoflurane anesthesia for preconditioning in cardiac surgery

Levent BİRİNCİOĞLU, Ayşegül ÖZGÖK, Çiğdem GÜÇLÜ YILDIRIM, Senem KORUK, Dilek KAZANCI, Gülsevim SAYDAM, Omaç TÜFEKÇİOĞLU, Özcan ERDEMLİ

Acute peripheral arterial occlusion: A review of 137 cases

Yüksel DERELİ, Ramis ÖZDEMİR, Kemalettin HOŞGÖR, Musa AĞRIŞ, Ali Suat ÖZDİŞ, Nihan KAYALAR

Emergency reconstruction of superior vena cava vein following biopsy of mediastinal lymphoma

Suat ERUS, Serhan TANJU, Alper TOKER

Surgical treatment of chronic total occlusion of the left main coronary artery: A case report

Ünal AÇIKEL, Coşkun ÖZDEMİR, Koray AYKUT, Yusuf ALTINKAYNAK

Pulmoner arteriyovenöz malformasyonlar

Zafer KARTALOĞLU

Association between deletion polymorphism of angiotensin converting enzyme gene and pulmonary hypertension in pulmonary thromboembolism

Sedat Ozan KARAKİŞİ, Şahin BOZOK, Cemal ASLAN, Mustafa EMİR, Hakan KARAMUSTAFA, Buğra DESTAN, Nebiye TÜFEKÇİ, Gökhan İLHAN, Mustafa ÇETİN

The prevalence of upper extremity deep venous thrombosis

Asiye KANBAY, Metin ÖZKAN, Yiğit AKÇALI, Hakan BÜYÜKOĞLAN, Fatma Sema OYMAK, Ökkeş İbrahim KARAHAN, İnci GÜLMEZ, Ramazan DEMİR

Academic Researches Index - FooterLogo