Edebiyat bilimi, bazı noktalarda sanat ve estetikle, çoğunlukla da tarih bilimiyle dirsek temasında bulunduğundan onun vazgeçilmez kaynaklarından biri biyografidir. Metin odaklı -yapısalcı ve türevi- eleştirilerin dışında, psikanalitik, tarihsel, sosyolojik eleştirinin bu çalışmalardan yoğun bir şekilde yararlandığı görülür. Berna Moran’ın da belirttiği üzere özellikle tarihsel eleştiri, biyografik eserlere “geniş” biçimde yer verir. Ondan da öte okur, bir yazarın yapıtları, yaşantısı ve psikolojisi hakkında önemli verilere rahatlıkla ulaşabilir. Yani bu tür çalışmaların akademik işlevi olduğu gibi bir de popüler ihtiyacı karşılama işlevleri olduğu varsayılır. Sefa Yüce’nin bu yazıda tanıtılacak olan Sevgi Soysal Hayatı, Sanatı, Eserleri* adlı kitabında, her iki işlevin yerine getirilmesi için de türlü olanakların sunulduğu açıkça görülmektedir.