ARAP GRAMERİNDE GAYR-I MUNSARIF KELİMELERİN CÜMLE İÇİNDE FARKLI KULLANIMLARI

Dünyada konuşulan her dilin kendine ait gramer özellikleri vardır. Bu özellikler, o dili öğrenmek isteyenler için birtakım zorlukları da barındırmaktadır. Çalışma, anadili Arapça olmayanların gramer konularından zaman zaman karıştırdıkları el-memnu mine's-sarf, bir başka ifadeyle gayr-ı munsarıf konusu hakkındadır. Eski kaynaklarda çoğunlukla muhtasar sayılabilecek şekilde izah edilen bu konuyu bu çalışmada daha tertipli incelemeye çalıştık. Bu konuyu, muteber kabul edilen kaynaklara başvurarak detaylı şekilde inceledikten sonra ayrıntıya girmeksizin makale çalışması biçiminde ortaya koyduk. İnceleme konumuz, kelime ve cümle bilgisi gerektiren bir alan içinde daha çok fonetiği ilgilendiren sorun olarak kendisini göstermektedir. Bu çalışma, kelimenin üzerinde taşımış olduğu bazı temel özellikler ile bunların ilintisi (feri) şeklinde algılananların birlikteliği ve cümle içinde ortaya çıkan telaffuz sorununa odaklanmıştır

Different Use of Ghair Munsarif (diptote) Words in a Sentencein Arabic Grammar

Every language spoken in the world has its own grammatical features. These features include some difficulties for learners. This paper deals with the subject of diptote (ghair munsarif or al-mamnu min al-sarf) about which makes non-native learners occasionally become confused. The study endeavours to analyze the subject that is generally explained concisely in a more organized manner. The topic in question has been discussed with reference to the trustworthy sources and then presented in this article without supplying details related. The subject of study appears to be much like an issue of phonetics in a field that requires the knowledge of morphology (sarf) and syntax (nahw). This work focuses on main characteristics of the word together with secondary ones and the pronunciation problem that occurs in the sentence

___

  • Cerîr b. Atiyye, Şerhu Dîvânı Cerîr, I-II, Dâru Beyrut, Beyrut, 1986.
  • İbn Malik, Muhammed b. Abdillâh el- Endelusî, el-Elfiyye, Mısır, 1351/1932.
  • Zemahşerî, Ebu’l-Kâsım Mahmûd b. Umer, el-Mufassal, Beyrut, 1410/1990.
  • Zeccâc, Ebû’İshâk İbrahim, Mâ yansarif ve mâ lâ yansarıf, nşr. Hudâ Mahmûd Firâğe, Kahire, 1981.
  • Yakûb, Emil Bedi, el-Memnu mine’s-sarf, Beyrut, 1414/1992.
  • el-İktirâh fî ilmi usûli’n-nahv, tsh. Ahmet Suphi Furat, İstanbul, 1395/1975.
  • Suyutî, Celâluddin Abdurrahman b. Ebî Bekr, Hemu’l-hevâmi şerhu Cemi’l-cevâmi, I-II, Beyrut, tsz.
  • Sîbevey, Ebû Bişr Amr b. Usman b. Kanber, el-Kitâb,I-V, nşr. Abdusselam Harun, Alemu’l-Kutub, 1403/1987.
  • Saymerî, Ebû Muhammed b. Ali, et-Tebsıre ve’t-tezkire, I-II, Mekke, 1402/1987.
  • Rube b. Accâc, Dîvânu Ru’be b. Accâc, tsh, Velîm b. el-Verd, Kuveyt, 2008.
  • Muberred, Ebu’l-Abbâs Muhammed b. Yezid, el-Muktadab, I-IV, Kahire 1386/1966.
  • İbnu’l-Cinnî, Ebu’l-Feth Usmân, Sırrı sınâatu’l-irâb,I-II, Şam, 1405/1956.
  • İbn Yaîş, Yaîş b. Alî, Şerhu’l-Mufassal, I, 59; Muhammed Rahmî el-Ekînî, Şerhu’lAkdu’n-namî ala’l-Câmî, I-II, Matbuatu’l-Osmaniyye, 1314.
  • İbn Manzûr, Ebu’l Fadl Muhammed Cemâluddin Muhammed b. Mukrim, Lisânu’l-Arab, I-XV, Beyrut, tsz.
  • Şerhu Katri’n-Nedâ bellu’s-Sadâ, nşr. Muhammed Muhyiddin Abdulhamid, Mısır, 1383/1963.
  • İbn Hişâm, Cemâluddin b. Yûsuf b. Ahmed b. Abdillah el-Ensâri, Evdahu’l-mesalik ilâ Elfiyyeti ibn Mâlik,I-V, Mısır, 1375/1956.
  • Hemadânî, Behâuddin Abdullah b. Akîl, el-Mısrî, Şerhu İbn Akîl alâ Elfiyyeti İbn Malik,I-II, nşr. Muhyiddin Abdulhamid, Beyrut, tsz.
  • Galayânî, Eş-Şeyh Mustafa, Câmiu’d-durûsi’l-arâbiyye, I-III, Beyrut, 1402/1982.
  • Feyyumî, Ebu'l-Abbas Ahmed b. Muhammed b. Ali el-Hamevî, el-Misbâhu’lmunîr, Mektebetu Lübnan, Beyrut, 1987.
  • Ezherî, Halid, Şerhu’t-Tasrih ala’t-tavdıh, I-II, Mısır, tsz.
  • Çelebi, Muharrem, “Muhtasar Nahiv Kitaplarına Bir Bakış”, Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, İzmir, Sayı V, 1989, ss. 1-31.
  • Câmî, Nureddin Abdurrahman, el-Fevâidu’d-diyâiyye, İstanbul, 1987, s.214.
  • Abbâs, Hasan en-Nahvu’l-vâfî, I-V, Kahire, tsz.