Türkiye’de Kadın Polis İstihdamının Analizi

Güvenlik hizmetlerinde kadın istihdam oranının artırılmasına yönelik çalışmalar, 1990’lardan bu yana çeşitli uluslararası örgütler ve demokratik ülkelerin gündemindedir. Diğer taraftan cinsel suçlar, ev içi şiddet, insan kaçakçılığı gibi suçların doğrudan mağduru olan kadınların özellikle kadın polislerle iletişime geçmesinin polisin meşruiyeti ve güvenilirliği açısından önemli olduğu birçok araştırmada ileri sürülmektedir. Bu bakış açısı doğrultusunda, kadın polis istihdam oranının artırılmasının bir ülkedeki demokratik değerlerle yakından ilintili olduğu değerlendirilmektedir, çünkü polis kurumları, etkili, eşitlikçi, meşru ve insan haklarına saygılı olmakla yükümlüdür. Bu makalenin amacı, dünyadaki genel durumla kıyaslamalı olarak Türkiye’de kadın polis istihdamı ve statüsüne ilişkin temel tespitleri ortaya koymaktır. Bu amacın gerçekleştirilmesi için farklı uluslararası kuruluşlar ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nden elde edilen veriler değerlendirilmiştir. Kadın istihdamı üzerine literatürde pek çok araştırma bulunmasına rağmen kadın polis istihdamı üzerine ayrıntılı çalışmaların azlığı dikkat çekicidir. Geleneksel toplumsal cinsiyet rolleri açısından polislik erkek mesleği olarak kabul edilmektedir. Diğer taraftan Türkiye’de kadın istihdamının oranı %5,5, dünya genelinde ise ortalama oran %10’dur. Türkiye açısından ele alındığında, olası iç güvenlik yönetim reformu çalışmalarında toplumsal cinsiyet hassasiyetli yaklaşıma sahip olunarak kadınların polislik hizmetlerine başvuru oranının artırılmasına yönelik tedbirlerin alınması ve kadın polislere yönelik eğitim, istihdam ve rütbe terfide iyileştirme politikalarına ağırlık verilmesi, demokratikleşme çerçevesinde önem arz etmektedir.