Herakleitos ve Whitehead’ın Ontolojilerinde Dinamik ve Organik Bir Bütün Olarak “Sınırsız Evren”

Bu çalışmamızda süreç felsefesinin önemli iki düşünürü olan Herakleitos ile Whitehead’ın ontolojilerinde “oluş”, “dinamizm” ve “organizm” gibi kavramlardan hareketle evren tasavvurlarını incelemeyi amaçladık. Onlar evren anlayışlarını varlık görüşleri üzerine temellendirmiştir. Her ikisi de varlığın temeline oluşu yerleştirerek, gerçekliği anlamaya çalışmışlardır. Herakleitos’a göre, evren sürekli bir oluş ve değişim içindedir. Her şey her zaman durmaksızın değişmektedir. Hiçbir şey aynı olarak kalmamaktadır. Değişme, ya gelişme ya da başka bir şeye dönüşme şeklinde gerçekleşmektedir. Evrendeki değişim, iyi-kötü, gece-gündüz, savaş-barış gibi karşıtların savaşı olarak bize gözükür ve gelişigüzel değildir. Evrendeki oluş ve değişimi, her şeyi düzenleyen Logos’tur. Whitehead da Herakleitos gibi statik evren anlayışına karşıdır. Ona göre de evrende sürekli bir oluş ve değişim vardır. Varlığı dolayısıyla evreni anlamak için doğaya yönelmek gerekir. Doğa mekanik, determinist, soyut ve yapma bir şey değil, dinamik ve organik bir bütündür. Oluştan dolayı doğada her şey birbiri ile ilişkilidir, birbirine bağımlıdır. Evrendeki oluş belli bir düzene tabidir. Oluş ve değişim sürekli olduğu için, gerçek dünya bir imkanlar dünyasıdır. Bu imkanı, yani oluş ve değişmeyi belirleyen ise herhangi bir töz değil, yaratıcılık ve süreklilik ilkeleridir. Bu iki ilke birbirini tamamlayan karşıt iki güçtür. Böylelikle, Whitehead ile Herakleitos faklı dönemlerde yaşamış olmalarına rağmen, ontolojilerinde dinamik ve organik bir yapıda gördükleri “sınırsız evren” düşüncesine ulaşmışlardır.

“Unlimited Universe” as a Dynamic and Organic whole in the Ontologies of Heraclitus and Whitehead

In this work, we aimed to examine the notion of the universe through the concepts of “formation”, “dynamism”, and “organism” in the ontologies of Heraclitus and Whitehead; two important philosophers of process philosophy. These philosophers based their understanding of the universe on the idea of formation. Both philosophers have tried to understand the reality by placing the concept of being on the basis of formation. According to Heraclitus, the universe has constantly been in process of formation and evolution. Everything keeps changing constantly. Nothing remains the same. These changes occur in the form of development or transformation into something else. The change in the universe is not arbitrary and evolves within the ongoing struggle with the conflicting ideas such as good-bad, day-night, war-peace. Logos is the one who regulates everything; the formation and change in the universe. Whitehead, like Heraclitus, is against the understanding of static universe. According to Whitehead, there is a constant formation and change in the nature. To understand the concept of being and universe one needs to understand the nature. Nature is not something mechanical, deterministic, abstract and artificial but it is a dynamic and organic whole. Due to the nature of formation, everything in nature is related and dependent on each other. Formation of the universe was contingent upon an array of events. As the formation and change is constant, the real world becomes the world of possibilities. The determining factors of the formation and change is not the substance but the principles of creativity and continuity. These two principles are also two conflicting forces that complement each other. Although lived in different eras, Whitehead and Herakleitos, in their ontologies, reached the idea of “unlimited universe” which they considered a dynamic and organic structure.

___

ARSLAN, Ahmet (2006). İlkçağ Felsefe Tarihi 1 –Sokrates Öncesi Yunan Felsefesi– İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.

ARSLAN, İshak (2012). Çağdaş Doğa Düşüncesi, İstanbul: Küre Yayınları.

AYDIN, Mehmet S. (1986). “Süreç (Proses) Felsefesi Işığında Tanrı – Âlem İlişkisi”, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 27(1): 31–87.

BRÉHIER, Émile (2014). Histoire de la philosophie, Paris: Presses Universitaires de France.

DIOGENES LAERTIOS (2003). Ünlü Filozofların Yaşamları ve Öğretileri, çev. Candan Şentuna, İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.

GUTHRIE, William Keith Chambers (2011). Yunan Felsefe Tarihi –Sokrates Öncesi İlk Filozoflar ve Pythagorasçılar–, çev. Ergün Akça, İstanbul: Kabalcı Yayınevi.

HERAKLEITOS (2005). Fragmanlar, çev. Cengiz Çakmak, İstanbul: Kabalcı Yayınevi.

KRANZ, Walther (1984). Antik Felsefe –Metinler ve Açıklamalar–, çev. Suad Y. Baydur, İstanbul: Sosyal Yayınlar.

LALANDE, André (2006). Vocabulaire technique et critique de la philosophie, Paris: Presses Universtaires de France.

OCAK, Mahir E. (2016). Sınırsız Evren ve Genişleme, Erişim Tarihi: 13.02.2018, (http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/sinirsiz-evren-ve-genisleme).

PETERS, Francis E. (2004). Antik Yunan Felsefesi Terimleri Sözlüğü, çev. ve haz. Hakkı Hünler, İstanbul: Paradigma Yayıncılık.

TÜRER, Celal (2003). “Whitehead’in Tabiatçı Teizmi: Din ve Bilimin Uzlaştırılması”, Felsefe Dünyası, 37: 37–62.

WHITEHEAD, Alfred North (1994). Aşkın’a Ölümsüzlük, çev. A. Baki Güçlü, Ankara: Ark Yayınevi.

WHITEHEAD, Alfred North (2000). Süreç Epistemolojisi Bağlamında Sembolizm, çev. Ramazan Ertürk, Ankara: A Yayınevi.

WHITEHEAD, Alfred North (2006). Le concept de nature, trans. Jean Douchement, Paris: Librairie Philosophique J. VRIN.

WHITEHEAD, Alfred North (2008). Düşüncelerin Serüvenleri, çev. Yusuf Kaplan, İstanbul: Külliyat Yayınları.

WHITEHEAD, Alfred North (2011). Düşünme Biçimleri, çev. Yusuf Kaplan, İstanbul: Külliyat Yayınları.

WHITEHEAD, Alfred North (2015). Procès et réalité –Essai de cosmologie–, trans. D. Charles, M. Élie, M. Fuchs, J.–L. Gautero ve diğ. Paris: Gallimard.