Kur’ân-ı Kenm’de Haberin Muteallakının Öne Geçmesinin Belagı Yönü

Bu retorik çalışma, Kur'an-ı Kerim 'de haberin öne geçmesini ele almaktadır. Malum olduğu üzere haber, tek başına gelebilmekte, ya da şibh cümlenin muteallakı olabilmektedir. Bu muteallak olma durumunun tehir ve takdime göre farklılık arz ettiği durumlar bulunmaktadır. Bu çalışmada muteallakın sadece öne geçmesi durumu incelenmiş, muteallakın haberden sonra gelme durumu ise ele alınmamıştır. Esas olan kullanım ise, habere ait muteallakın haberden sonra kullanılma durumudur. Ancak bazı retorik durum ve sebeplerden dolayı muteallak haberden önce gelebilmektedir. Ayetin ya da surenin siyakıyla ilgili bu retorik durum ve sebeplerin sayısı fazladır. Biz bu çalışmada, okuyucuya bilgi ve fikir vermesi adına, bu durum ve sebeplerin birçoğunu ele almaya çalıştık. Konu, bu bağlamda iki açıdan ele alınmıştır: Birincisi, haberin muteallakının miipteda ve haberin öniine geçmesi, ikincisi, haberin muteallakının yalnız haberden önce kullanılmasıdır.

The Rhetoric Aspects of Bringing Forward the Khabar in Holy Quran

This rhetorical study deals with bringing forward the khabar in Holy quran. As it is known, khabar can come soleley or it can be related to shibih phrase. This case of being related changes in some casus according to delaying or advancing. In this study it was studied relaying word which was brought forward. The main usage is that the relating word of khabar is used atfer khabar. But because of some rhetorical casus and reasons relating word of khabar is used before khabar. Related to the connect ofayah or surah the number of these cases and reasons is too much. In this study, we try to deal with Most of these cases and reasons to give information to the readers. The issue,in this context,has been studied with two dimensions: The first one is relating word of khabar is brought forward of it’s mubtada and khabar. The second one is relating word of khabar is only used before khabar.

___

Ebü Müsâ, Mahmüd, el—Belâgatu’l—Kur’âniyye fî Tefsîri ’z—Zemahşerî, Beyrut, 1988.

el—Alüsî, Mahmüd, Rühu’l—Me’ânî, fî Tefsîri ’l—Kur ’âni ’l—Azîm ve ’seb’î’l—Mesânî, Beyrut, 1983.

el—Bâkillânî, Ebu Bekr Muhammed b. et—Tayyib, ’câzu’l—Kur ’ân, Beyrut, 1991.

el—Endelusî, Ebü Hayyân, el-Bahm’l—Muhît, Beyrut, 1991.

el—Hammüz, Abdulfettâh, el—Mubtede’ ve ’l-Haber ’l—Kur ’âni ’l—Kerîm, Amman, 1986.

el—Kâzünî, Ebu’l—Fadl el—Kuraşî, Hâşiyetu Ebi’l-Fadl alâ Tefsîri’l—Beydâvî, Beyrut, 1991.

el—Mat’anî, Abdulazîm Muhammed, Hasâi ’su’t—Ta’bîri’l-Kur’ânî ve Simâtuhu’l—Belâgiy— ye, Kahire, 1992.

el—Matlüb, Ahmed, Esâlîb BelâgiyyeXKuveyt, 1980.

el—Merzükî, Muhammed Aliyyân, Hâşiyetu Muhammed Aliyyân alâ Tefsîri ’l—Merzbîkî, Beyrut, 1987.

er—Râzî, Muhammed, et-Tefsîm’l—Kebîr—Mefâtîhu’l—Gayb, Beyrut, 1981.

ez-Zemahşerî, Mahmud b. “Umer, el—Keşşâf Beyrut, 1987

İbn “Aşur, et—Tâhir, et—Tahrîr ve’t-Tenvîr, Tunus, trs.

Nâcî, Mecîd Abdulhamid, el-Ususu’n-Nefsiyye li Esâlîbi’l—Belâgati’l-Arabiyye, Bey— rut,1984.

Şeyh Emîn, Bekrî, et—Ta’bîm’l—Fennî jî’l—Kurân, Kahire, 1979.

Şeyhün, Mahmud es—Seyyid Esrâm’t-Takdîm ve ’t—Te ’hîr jî Lugatı"l-Kur’âni’l-Kerîm, Kahire, 1983.