Hayırseverliğin Ötesi: Türkiye’de Nüfus ve Tarım Politikalarında Rockefeller Etkisi

Kamu politikalarının geliştirilmesinde veya reforma tabi tutulmasında hayırseverler, politika ağı aktörleri olarak önemli bir rol oynamaktadırlar. 1913 yılında kurulan Rockefeller Vakfı da geliştirdiği ‘bilimsel hayırseverlik’ yaklaşımı ile birçok alanda kamu politikası sürecinin önemli bir aktörüdür. İkinci Dünya Savaşı sonrası, nüfus artışı ve açlıkla mücadele sorunlarına Vakfın yaklaşımı, nüfus planlaması ve tarımsal üretim artışı stratejilerini hayata geçirmek olmuştur. Bu amaçla, bir yandan gıda üretiminde yeşil devrim olarak bilinen Meksika Tarım Programı başlatılmış, diğer yandan çeşitli ülkelerde nüfus araştırma merkezi kurularak nüfus planlaması programları hayata geçirilmiştir. Böylece Vakıf, Soğuk Savaş hegemonya mücadelesi bağlamında özellikle üçüncü dünya ülkelerinde tarımı metalaştırma ve nüfus planlaması yoluyla nüfus sorunu ve gıda arzını güvenceye almayı hedeflemiştir. Bu çalışma, Rockefeller Vakfı’nın 1950 sonrası Türkiye’de tıbbi eğitim, nüfus kontrol ve tarım politikalarının dönüşümünde oynadığı rolü incelemektedir. Vakfın Neo-maltusyen ideoloji ile desteklenen bu hayırseverliğinin, Amerikan kapitalizminin ekonomik ve siyasi çıkarlarını arttırma çabasının bir ürünü olduğu ileri sürülmektedir. Bu açıdan Vakfın, nüfus ve tarım gibi özel amaçlı bazı politikaları finansal araçlarla desteklemesi, “stratejik hayırsever yatırım” olarak da değerlendirilebilir.

Beyond Philanthropy: Rockefeller Effects on Population and Agricultural Policy in Turkey

Philanthropists play an important role as policy network actors in the development or reform of public policies. The Rockefeller Foundation, which is founded in 1913, is an important actor in the public policy process in many areas with ‘scientific philanthropy' approach. After the Second World War, The Foundation's approach to the problems of population growth and hunger was to realize the "family planning" and "agricultural production increase" strategies. For this purpose, the Mexican Agriculture Program, which is known as the green revolution in food production, has been initiated. On the other hand, population control programs have been implemented by establishing a population research center in various countries. Thus, in the context of the Cold War hegemony struggle, the Foundation aimed to secure the population problem and food supply through commodification in agriculture and population planning especially in third worldcountries. This study, after 1950 examines the role to play of the Rockefeller Foundation in the transformation of medical education, agriculture and population control policies in Turkey. It is argued that this philanthropy supported by the Neo-malthusian ideology is the product of an effort to increase the economic and political interests of American capitalism. In this respect, it can be considered as a "strategic philanthropic investment" supported some special purpose policies such as population and agriculture with financial instruments by theFoundation. 

___

  • Referans 1 Adalet, Begüm (2017), Wheat, Land, and Politics in Cold War Turkey, Research Reports, (New York: Rockefeller Archive Center).