Günümüzde psikoterapi okullarının ve çeşitlerinin sayıca gitgide artması ve bu artışa rağmen bir terapi çeşidinin diğerinden üstün olmaması yüzünden eklektik yaklaşıma rağbet eden terapistlerin sayısı artmaktadır. Bu nedenlerden ötürü de değişik terapilerde ortak noktaların aranmasına başlanmıştır. Goldfried’e göre bu ortak nokta ne teknikler ne de teorilerde aranmalıdır, terapilerin ortak noktaları değişme süreçleridir (Goldfried, 1980). Bu yüzden Prochaska “Systems of Psyhotherapy = A Transtheore-tical Analysis” adlı kitabında 18 belli başlı psikoterapi sistemini inceleyerek, bu karşılaştırmadan bir eklektik yaklaşım, bir sentez getirmeye çalışmıştır.Burada önce terapiye eklektik yaklaşımlardan birisi olan Prochas-ka’nm kuramlar ötesi yaklaşımı incelenecek, daha sonra da bu yaklaşıma göre yapılan çalışmalar gözden geçirilerek bir değerlendirme yapılacak-

Sözel iletişim insanoğlunun üzerinde ençok çalıştığı etkinliklerden birisidir. İlkokuldan üniversiteye kadar her okul düzeyinde öğrencilerden konuşma ve yazı dilinin yapılarını öğrenmeleri istenir. Öğrenciler sözel dile hakim olmadıkça gerçek anlamda eğitilmiş sayılmazlar. Öte yandan sözsüz iletişim ise insanoğlunun üzerinde çok az durduğu bir etkinlik olagelmiştir. Günümüzde bile hala devlet okullarının programlarına temel bir ders olarak girecek önemde görülmemektedir. Oysa, insanların iletişim kurarken alıp gönderdikleri mesajlardaki anlamların % 80 kadar büyük bir oranını sözsüz dil oluşturmaktadır. Bu rahatsız edici bir orandır. Demek ki insân-oğlu bu gerçek ortaya çıkıncaya kadar iletişim ile ilgili çalışmalarında yanlışın üzerinde durmuştur.