AKRAN ÇOCUKLAR ARASI CİNSEL BİRLİKTELİK VE CEZA HUKUKU SORUMLULUĞU SORUNU TÜRK UYGULAMASINDAN ÖRNEKLER
Suç siyaseti gereği olarak, on beş yaşını tamamlamış akran çocuklar arasında rızaen gerçekleştirilen cinsel davranışlar, ceza hukuku sorumluluğunu gerektiren fiiller olarak değerlendirilmemelidir. Ancak bu değerlendirmeden, çocukların bu yönde açıklamış bulundukları rızanın bir hukuka uygunluk nedeni oluşturduğu sonucu çıkarılamaz. Ortaöğrenim çağındaki bu çocuklar arasında yaşanan karşılıklı rızaya dayalı cinsel davranışların, bunların özellikle eğitimi ve aile ilişkileri bakımından ortaya önemli sorunlar çıkardığı kuşkusuzdur. Ancak bu sorunların üstesinden, bu çocuklar arasındaki karşılıklı rızaya dayalı cinsel ilişkilerin son çare olan ceza hukuku sorumluluk alanında değerlendirmeye tabi tutulmasıyla gelinemeyeceğinin, aksine yeni sorunlara kapı aralanacağının bilinmesi gerekir.
Bu çalışmada, hukuk uygulamamızda on beş yaşını tamamlamış akran çocuklar arasında rızaen gerçekleştirilen cinsel ilişkilerin “suç” oluşturduğu, suçun failinin erkek çocuk olduğu, kızın ise, bazı olaylarda yaş olarak erkekten büyük olmasına rağmen, “mağdur” olarak kabul edildiği yönünde verilmiş olan kararlar değerlendirilmiştir.
___
- ÖZGENÇ, İzzet: Cinsel Suçlar, Türk Ceza Kanununun Cinsel Suçlara İlişkin Düzenlemelerinin Dayandığı Felsefi Temel, Cinsel Suçlara İlişkin Kanun Hükümlerinin Uygulanmasından Kaynaklanan Sorunlar, in: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt XXIV, sayı 1, Ocak 2020, sh. 257 vd., 267.
- ÖZGENÇ, İzzet: Cinsel Dokunulmazlığa Karşı İşlenen Suçlar Bakımından İlgilinin Rızasının Ceza Hukuku Sorumluluğu Üzerindeki Etkisi, in: Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt XXIV, sayı 2, Nisan 2020, sh. 251 vd,, 260 vd.