“Yeni Terörizm”i Tanımlamak: Küresel Risk Toplumunda Düşmanın Yeniden Yapılandırılması

Bu makale, Carl Schmitt ve Ulrich Beck’in sundukları kavramsal çerçeveden hareket etmekte ve küresel risk toplumunda düşmanın yeniden yapılandırılmasının, “siyasal”ın “kaba” bir halinin yeniden doğuşunu yansıttığını öne sürmektedir. Küresel terörizm ile ilgili bilgimizi güçlü olan –ABD– belirlerken, düşmanın, yakalanması ve şiddetle cezalandırılması gereken, insanlık dışı yolara başvurduğu için hiçbir hakka sahip olmayan biri olarak yeniden yapılandırılması söz konusudur. Bu da küresel risk toplumunu siyasal hale getirmektedir. Bu, aynı zamanda, klasik savaş kavramının yapısının bozulması anlamına da gelmektedir. Artık özel bir savaş biçimi ortaya çıkmıştır. Savaşın bu şekilde yeniden yapılandırılması, insan hakları, uluslararası hukuk ve savaş hukukuna aykırı önlemlerin kullanımını ve meşru görülmesini de içermektedir. “Yeni terörizm”in pozitivist hatlar üzerinden tanımlanması, düşman ve savaşın bahsedilen şekilde yeniden yapılandırılmasına katkıda bulunmaktadır. Bu makalenin vardığı sonuç, eleştirel ve yapısalcılık-sonrası yaklaşımların 11 Eylül sonrası dünyayı anlamakta daha çok fayda sağlayabileceğidir.

Defining the "New Terrorism": Reconstruction of the Enemy in the Global Risk Society

Employing the conceptual frameworks provided by Ulrich Beck and Carl Schmitt; this article argues that the reconstruction of the enemy in the global risk society reflects a reincarnation of a “crude” form of “the political”. As the powerful –the US– determines our knowledge on global terrorism, the global risk society itself becomes political, through the reconstruction of the enemy as inhuman and, thus, right-less: an enemy who should be captured and punished severely. This also refers to a deconstruction of the classical conception of war and its reconstruction as a special kind of war which involves the use and legitimization of measures that violate all rules of war, international law and human rights. This article concludes that attempts to define the “new terrorism” on positivist lines risk contributing to such reconstruction of the enemy and war, and, therefore, critical and poststructuralist approaches might offer more insight into understanding the post-9/11 world