Amaç: Metabolik sendromun koroner bypass hastalarında ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortaliteye etkisi araştırıldı. Çalışma planı: Koroner bypass ameliyatı yapılan 150 hasta ileriye dönük olarak çalışmaya alındı. Hastaların 73’ünde metabolik sendrom vardı. Metabolik sendrom tanısı Amerika Birleşik Devletleri’nde 2001 yılında yayınlanan Ulusal Kolesterol Eğitim Programı 3. Erişkin Tedavi Paneli ölçütlerine göre kondu. Metabolik sendrom olan ve olmayan gruplar demografik veriler, ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortalite açısından karşılaştırıldı.Bulgular: Metabolik sendromlu grupta ağırlık, bel çevresi, arteriyel kan basıncı, açlık glukoz seviyesi, trigliserid düzeyi, yüksek ve düşük dansiteli lipoprotein seviyesi, total kolesterol düzeyi, vücut kütle indeksi, sağ koroner ve sirkumfleks koroner arter tutulumu, kadın sayısı ve aile öyküsü daha fazlaydı. Ameliyat sırasında toplam perfüzyon ve kros klemp süreleri metabolik sendromlu grupta daha uzundu. Ameliyat sonrası total drenaj, taze donmuş plazma ihtiyacı, ventilatör süresi, insülin infüzyonu ihtiyacı, perioperatif miyokard infarktüsü, pnömoni ve diğer enfeksiyonlar, yoğun bakımda kalış süresi, hastanede kalış süresi ve ameliyat sonrası erken dönem mortalite, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında metabolik sendromlu hastalarda istatistiksel olarak anlamlı oranda daha yüksekti.Sonuç: Koroner bypass ameliyatına alınan metabolik sendromlu hastaların, metabolik sendromlu olmayanlara oranla ameliyat sonrası erken dönemde artmış morbidite ve mortaliteye sahip olduğu saptandı.
Background: We evaluated the effect of metabolic syndrome on morbidity and mortality in the early postoperative period in patients undergoing coronary artery bypass grafting. Methods: This prospective study included 150 patients who underwent coronary artery bypass grafting, of which 73 patients had metabolic syndrome according to the criteria of the National Cholesterol Education Program Adult Treatment Panel III. Patients with and without metabolic syndrome were compared with respect to demographic variables, morbidity and mortality in the early postoperative period.Results: Patients with metabolic syndrome exhibited higher values of the following variables: body weight, waist circumference, arterial blood pressure, fasting glucose level, triglyceride level, high and low density lipoprotein levels, total cholesterol level, body mass index, involvement of the right and circumflex coronary arteries, female gender, and family history. Total perfusion and crossclamp times were longer in this group. The presence of metabolic syndrome was significantly associated with increased total postoperative drainage, need for fresh frozen plasma, ventilation time, need for insulin infusion, postoperative myocardial infarction, pneumonia, and other infections, the length of intensive care unit stay, hospital stay, and early mortality.Conclusion: Patients with metabolic syndrome have increased risk for early postoperative morbidity and mortality after coronary artery bypass grafting operations. "> [PDF] Metabolik sendrom ve koroner arter bypass cerrahisi | [PDF] Metabolic syndrome and coronary artery bypass surgery Amaç: Metabolik sendromun koroner bypass hastalarında ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortaliteye etkisi araştırıldı. Çalışma planı: Koroner bypass ameliyatı yapılan 150 hasta ileriye dönük olarak çalışmaya alındı. Hastaların 73’ünde metabolik sendrom vardı. Metabolik sendrom tanısı Amerika Birleşik Devletleri’nde 2001 yılında yayınlanan Ulusal Kolesterol Eğitim Programı 3. Erişkin Tedavi Paneli ölçütlerine göre kondu. Metabolik sendrom olan ve olmayan gruplar demografik veriler, ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortalite açısından karşılaştırıldı.Bulgular: Metabolik sendromlu grupta ağırlık, bel çevresi, arteriyel kan basıncı, açlık glukoz seviyesi, trigliserid düzeyi, yüksek ve düşük dansiteli lipoprotein seviyesi, total kolesterol düzeyi, vücut kütle indeksi, sağ koroner ve sirkumfleks koroner arter tutulumu, kadın sayısı ve aile öyküsü daha fazlaydı. Ameliyat sırasında toplam perfüzyon ve kros klemp süreleri metabolik sendromlu grupta daha uzundu. Ameliyat sonrası total drenaj, taze donmuş plazma ihtiyacı, ventilatör süresi, insülin infüzyonu ihtiyacı, perioperatif miyokard infarktüsü, pnömoni ve diğer enfeksiyonlar, yoğun bakımda kalış süresi, hastanede kalış süresi ve ameliyat sonrası erken dönem mortalite, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında metabolik sendromlu hastalarda istatistiksel olarak anlamlı oranda daha yüksekti.Sonuç: Koroner bypass ameliyatına alınan metabolik sendromlu hastaların, metabolik sendromlu olmayanlara oranla ameliyat sonrası erken dönemde artmış morbidite ve mortaliteye sahip olduğu saptandı. "> Amaç: Metabolik sendromun koroner bypass hastalarında ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortaliteye etkisi araştırıldı. Çalışma planı: Koroner bypass ameliyatı yapılan 150 hasta ileriye dönük olarak çalışmaya alındı. Hastaların 73’ünde metabolik sendrom vardı. Metabolik sendrom tanısı Amerika Birleşik Devletleri’nde 2001 yılında yayınlanan Ulusal Kolesterol Eğitim Programı 3. Erişkin Tedavi Paneli ölçütlerine göre kondu. Metabolik sendrom olan ve olmayan gruplar demografik veriler, ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortalite açısından karşılaştırıldı.Bulgular: Metabolik sendromlu grupta ağırlık, bel çevresi, arteriyel kan basıncı, açlık glukoz seviyesi, trigliserid düzeyi, yüksek ve düşük dansiteli lipoprotein seviyesi, total kolesterol düzeyi, vücut kütle indeksi, sağ koroner ve sirkumfleks koroner arter tutulumu, kadın sayısı ve aile öyküsü daha fazlaydı. Ameliyat sırasında toplam perfüzyon ve kros klemp süreleri metabolik sendromlu grupta daha uzundu. Ameliyat sonrası total drenaj, taze donmuş plazma ihtiyacı, ventilatör süresi, insülin infüzyonu ihtiyacı, perioperatif miyokard infarktüsü, pnömoni ve diğer enfeksiyonlar, yoğun bakımda kalış süresi, hastanede kalış süresi ve ameliyat sonrası erken dönem mortalite, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında metabolik sendromlu hastalarda istatistiksel olarak anlamlı oranda daha yüksekti.Sonuç: Koroner bypass ameliyatına alınan metabolik sendromlu hastaların, metabolik sendromlu olmayanlara oranla ameliyat sonrası erken dönemde artmış morbidite ve mortaliteye sahip olduğu saptandı.
Background: We evaluated the effect of metabolic syndrome on morbidity and mortality in the early postoperative period in patients undergoing coronary artery bypass grafting. Methods: This prospective study included 150 patients who underwent coronary artery bypass grafting, of which 73 patients had metabolic syndrome according to the criteria of the National Cholesterol Education Program Adult Treatment Panel III. Patients with and without metabolic syndrome were compared with respect to demographic variables, morbidity and mortality in the early postoperative period.Results: Patients with metabolic syndrome exhibited higher values of the following variables: body weight, waist circumference, arterial blood pressure, fasting glucose level, triglyceride level, high and low density lipoprotein levels, total cholesterol level, body mass index, involvement of the right and circumflex coronary arteries, female gender, and family history. Total perfusion and crossclamp times were longer in this group. The presence of metabolic syndrome was significantly associated with increased total postoperative drainage, need for fresh frozen plasma, ventilation time, need for insulin infusion, postoperative myocardial infarction, pneumonia, and other infections, the length of intensive care unit stay, hospital stay, and early mortality.Conclusion: Patients with metabolic syndrome have increased risk for early postoperative morbidity and mortality after coronary artery bypass grafting operations. ">

Metabolik sendrom ve koroner arter bypass cerrahisi

Amaç: Metabolik sendromun koroner bypass hastalarında ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortaliteye etkisi araştırıldı. Çalışma planı: Koroner bypass ameliyatı yapılan 150 hasta ileriye dönük olarak çalışmaya alındı. Hastaların 73’ünde metabolik sendrom vardı. Metabolik sendrom tanısı Amerika Birleşik Devletleri’nde 2001 yılında yayınlanan Ulusal Kolesterol Eğitim Programı 3. Erişkin Tedavi Paneli ölçütlerine göre kondu. Metabolik sendrom olan ve olmayan gruplar demografik veriler, ameliyat sonrası erken dönem morbidite ve mortalite açısından karşılaştırıldı.Bulgular: Metabolik sendromlu grupta ağırlık, bel çevresi, arteriyel kan basıncı, açlık glukoz seviyesi, trigliserid düzeyi, yüksek ve düşük dansiteli lipoprotein seviyesi, total kolesterol düzeyi, vücut kütle indeksi, sağ koroner ve sirkumfleks koroner arter tutulumu, kadın sayısı ve aile öyküsü daha fazlaydı. Ameliyat sırasında toplam perfüzyon ve kros klemp süreleri metabolik sendromlu grupta daha uzundu. Ameliyat sonrası total drenaj, taze donmuş plazma ihtiyacı, ventilatör süresi, insülin infüzyonu ihtiyacı, perioperatif miyokard infarktüsü, pnömoni ve diğer enfeksiyonlar, yoğun bakımda kalış süresi, hastanede kalış süresi ve ameliyat sonrası erken dönem mortalite, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında metabolik sendromlu hastalarda istatistiksel olarak anlamlı oranda daha yüksekti.Sonuç: Koroner bypass ameliyatına alınan metabolik sendromlu hastaların, metabolik sendromlu olmayanlara oranla ameliyat sonrası erken dönemde artmış morbidite ve mortaliteye sahip olduğu saptandı.

Metabolic syndrome and coronary artery bypass surgery

Background: We evaluated the effect of metabolic syndrome on morbidity and mortality in the early postoperative period in patients undergoing coronary artery bypass grafting. Methods: This prospective study included 150 patients who underwent coronary artery bypass grafting, of which 73 patients had metabolic syndrome according to the criteria of the National Cholesterol Education Program Adult Treatment Panel III. Patients with and without metabolic syndrome were compared with respect to demographic variables, morbidity and mortality in the early postoperative period.Results: Patients with metabolic syndrome exhibited higher values of the following variables: body weight, waist circumference, arterial blood pressure, fasting glucose level, triglyceride level, high and low density lipoprotein levels, total cholesterol level, body mass index, involvement of the right and circumflex coronary arteries, female gender, and family history. Total perfusion and crossclamp times were longer in this group. The presence of metabolic syndrome was significantly associated with increased total postoperative drainage, need for fresh frozen plasma, ventilation time, need for insulin infusion, postoperative myocardial infarction, pneumonia, and other infections, the length of intensive care unit stay, hospital stay, and early mortality.Conclusion: Patients with metabolic syndrome have increased risk for early postoperative morbidity and mortality after coronary artery bypass grafting operations.

___

  • 1) Lakka HM, Laaksonen DE, Lakka TA, Niskanen LK, Kumpusalo E, Tuomilehto J, et al. The metabolic syndrome and total and cardiovascular disease mortality in middle-aged men. JAMA 2002;288:2709-16.
  • 2) Florkowski CM. Management of co-existing diabetes mellitus and dyslipidemia: defining the role of thiazolidinediones. Am J Cardiovasc Drugs 2002;2:15-21.
  • 3) Expert Panel on Detection, Evaluation, and Treatment of High Blood Cholesterol in Adults. Executive summary of the third report of the National Cholesterol Education Program (NCEP) Expert Panel on Detection, Evaluation, and Treatment of High Blood Cholesterol in Adults (Adult Treatment Panel III). JAMA 2001;285:2486-97.
  • 4) Meigs JB. Epidemiology of the metabolic syndrome, 2002. Am J Manag Care 2002;8(11 Suppl):S283-92.
  • 5) Işıldak M, Güven GS, Gürlek A. Metabolik sendrom ve insülin direnci. Hacettepe Tıp Dergisi 2004;35:96-9.
  • 6) Özbakkaloğlu M, Demirci C. Yüzyılın salgını: Metabolik sendrom. SSK Tepecik Hast Derg 2003;13:121-7.
  • 7) Sattar N, Gaw A, Scherbakova O, Ford I, O’Reilly DS, Haffner SM, et al. Metabolic syndrome with and without Creactive protein as a predictor of coronary heart disease and diabetes in the West of Scotland Coronary Prevention Study. Circulation 2003;108:414-9.
  • 8) Ninomiya JK, L’Italien G, Criqui MH, Whyte JL, Gamst A, Chen RS. Association of the metabolic syndrome with history of myocardial infarction and stroke in the Third National Health and Nutrition Examination Survey. Circulation 2004;109:42-6.
  • 9) Onat A, Sansoy V. Halkımızda koroner hastalığın baş suçlusu metabolik sendrom: sıklığı, unsurları, koroner risk ile ilişkisi ve yüksek risk kriterleri. Türk Kardiyol Dern Arş 2002; 30:8-15.
  • 10) Baltalı M, Kızıltan HT, Korkmaz ME, Topçu S, Demirtaş M, Müderrisoğlu H ve ark. Koroner baypas sonrası hastalarda metabolik sendrom sıklığı ve tedaviye uyum oranları. Anadolu Kardiyol Derg 2004;4:10-6.
  • 11) Zambon A, Pauletto P, Crepaldi G. Review article: the metabolic syndrome-a chronic cardiovascular inflammatory condition. Aliment Pharmacol Ther 2005;22 Suppl 2:20-3.
  • 12) Koren-Morag N, Goldbourt U, Tanne D. Relation between the metabolic syndrome and ischemic stroke or transient ischemic attack: a prospective cohort study in patients with atherosclerotic cardiovascular disease. Stroke. 2005;36:1366-71.
  • 13) Kannel WB, Wilson PW, Zhang TJ. The epidemiology of impaired glucose tolerance and hypertension. Am Heart J 1991;121(4 Pt 2):1268-73.
  • 14) Reaven GM. Insulin resistance/compensatory hyperinsulinemia, essential hypertension, and cardiovascular disease. J Clin Endocrinol Metab 2003;88:2399-403.
  • 15) Bundy JK, Gonzalez VR, Barnard BM, Hardy RJ, DuPont HL. Gender risk differences for surgical site infections among a primary coronary artery bypass graft surgery cohort: 1995-1998. Am J Infect Control 2006;34:114-21.
  • 16) Kopelman PG. Clinical complications of obesity. Clin Endocrinol Metab 1984;13:613-34.
Türk Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi-Cover
  • ISSN: 1301-5680
  • Yayın Aralığı: Yılda 4 Sayı
  • Başlangıç: 1991
  • Yayıncı: Bayçınar Tıbbi Yayıncılık
Sayıdaki Diğer Makaleler

Management of a large pseudoaneurysm secondary to balloon angioplasty for aortic coarctation

Ali Kubilay KORKUT, Levent SALTIK, Gürkan ÇETİN, İlhan GÜNAY, Özge KÖNER

Komplet atriyoventriküler septal defekt onarımı: Basitleştirilmiş tek yama mı, çift yama mı?

Batuhan ÖZAY, Hakan KUTLU, Yavuz ENÇ, Umut AYOĞLU, Sertaç ÇİÇEK, Tuğçin Bora POLAT, Alper GÖRÜR, Numan Ali AYDEMİR, Yalım YALÇIN

Koroner bypasslı hastalarda statin tedavisi

Alp AYDINALP, Haldun MÜDERRİSOĞLU

Plasma BNP and homocysteine levels in patients with or without congestive heart failure

Müslüm ŞAHİN, Aynur Eren TOPKAYA, Mahmut AKYILDIZ, Fehime Benli AKSUNGAR, Ahmet SEKBAN

Metabolik sendrom ve koroner arter bypass cerrahisi

Haşmet BARDAKÇI, Levent BİRİNCİOĞLU, Kerem VURAL, Uğursay KIZILTEPE, Soner YAVAŞ, Ertan DEMİRDAŞ, Kerem YAY, Ferit ÇİÇEKÇİOĞLU, İlknur BAHAR

Acil koroner arter cerrahisi sırasında timoma saptanan bir olguda kombine yaklaşım

Ramazan UÇOK, Bülent KISACIKOĞLU, Mustafa Bilge ERDOĞAN, Cemil Cahit ÖĞÜTMEN, Canan KORKMAZ

Çocukluk çağında derin ven trombozu: İki olgu sunumu

Erol KURÇ, Şahin ŞENAY, Müge TAŞDEMİR, Serap Aykut AKA, Gökçen ORHAN

Simultaneous carotid endarterectomy and coronary revascularization using moderate hypothermia in patients with bilateral carotid disease and coronary artery disease

Mehmet BALKANAY, Berk ÖZKAYNAK, Altuğ TUNCER, Cüneyt KELEŞ, Mehmet Erdem TOKER, Ercan EREN, Gökhan İPEK, Mustafa GÜLER

Ameliyat sırasında intra-aortik balon pompası takılmasında transözofageal ekokardiyografinin önemi

Yıldırım İMREN, Levent GÖKGÖZ, İrfan TAŞOĞLU

Akciğer evre I epidermoid karsinomlu olgularda otokrin hareket faktör reseptörü varlığınının sağkalıma etkisi

Kamil KAYNAK, Ezel ERŞEN, Ahmet DEMİRKAYA, Berrak AKGÖZ, Büge ÖZ, Murat KARA

Academic Researches Index - FooterLogo