Konuşma, dil öğrenenlerin kendi düşünme biçimlerini ve yaratıcılıklarını kullanarak hedef dili etkili bir şekilde kullanmalarına olanak sağlayan önemli bir beceridir. Sınıf ortamında öğretebilmek için de detaylı planlama gerektiren karmaşık ve dinamik bir beceridir. Bir taraftan, yabancı dil öğrenenler, konuşma becerilerini geliştirmeye çalışırken zorlanma hissederler. Diğer taraftan, yabancı dil öğretmenleri, sözlü iletişim performansı ortaya koymak için gerekli becerileri aktarmayı sağlayan pedagojilerin azlığının ve belirsizliğinin bir sonucu olarak dil öğrenenlerin ihtiyaçlarına hitap etmekte zorlanırlar. Bu çalışma, yabancı dil olarak İngilizce sınıflarında konuşma becerilerinin öğretimindeki temel yaklaşımları incelemekte ve konuşma becerileri derslerinde uygulamak için çok yönlü bir yaklaşım sunmaktadır. İngilizce öğretmenleri için teori ve pratik arasında bir köprü kurmaktadır.

Speaking is an essential skill which enables language learners to play with the target language in their own thinking and creativity. It is also a complex and dynamic skill that requires detailed planning to teach in a classroom environment. On the one hand, foreign language learners feel challenge as they attempt to improve their speaking skills. On the other hand, foreign language teachers struggle to appeal to the needs of language learners as a result of the scarcity and ambiguity of the pedagogies in transfering the skills necessary to produce oral communication performance. This study investigates the main approaches in teaching speaking skills in English as foreign language classrooms and provides a multiperspective approach to implement in the speaking skills courses. It builds a bridge between theory and practice for English language teachers.