Grev yasak ve sınırlamalarına topluca bakış

Grev hakkı üzerine getirilmiş yasak ve sınırlamalar, 1982 Anayasasının geçirdiği son değişiklikten sonra, yeniden ele alınmıştır. Nitekim, yeni kabul edilen 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu, daha önce varolan grev yasak ve sınırlamalarını yeniden düzenlemiştir. Söz konusu yasanın getirilişinde ise, 87 ve 98 sayılı ILO sözleşmelerinin uygulanması konusunda, uluslararası çevrelerce Türkiyeye karşı yöneltilen eleştiriler önemli ölçüde etkili olmuştur. Yeni düzenlemenin, grev yasaklarında önemli bir daraltmaya gittiği söylenebilir. Nitekim, ilkin, noterlik hizmetleri grev yasağı kapsamından çıkarılmıştır. Sonra, sağlık işyerleriyle ilgili grev yasağı, hastanelere indirgenmiştir. Bunun gibi, eğitim ve öğretim kurumları ile çocuk bakım yerleri ve huzurevlerine ilişkin yasaklar da, ortadan kalkmıştır. İş hukuku amaçlı olmayan grevler ile işyerindeki toplu eylemlere ilişkin yasaklar daha önce Anayasa metninden çıkarıldığı gibi, yeni yasa da bu tür eylemlere ilişkin yasaklayıcı açık bir düzenlemeye yer vermemiştir. Ancak, yasal grev tanımına uymayan bu tür eylemlerin, önümüzdeki dönemde de yasa dışı grev olarak nitelendirilmesi devam edecektir.

An overview of prohibitions and restrictions of strike

Subsequent to the latest amendments to the 1982 Constitution, prohibitions and limitations on the right to strike were taken back to the agenda. As a matter of fact, The Act no. 6356 on Labor Unions and Collective Labor Agreement re-regulated the existing prohibitions and limitations on strikes. Throughout the adoption process of the new act, criticisms in the international realm directed against Turkey with regard to the implementation of the ILO Conventions No. 87 and 98 were highly effective. It can be mentioned that the new regulation limits the restrictions of the right to strike to a great extent. Hence, notary services were excluded from the scope of the restriction of strike. Moreover, the scope of the restriction of strike regarding the health services were limited to hospitals. Likewise, restrictions with regard to the educational institutions, daycare centers, as well as nursing home facilities were abolished. Prohibitions on strikes that were pursued with a goal falling out of the scope of labor law, or the prohibitions with regard to collective action at the workplace were excluded from the Constitution; also, the new Act does not comprise any prohibitory regulation with this regard. However, such actions which do not fit in the legal definition of strike will continue to be regarded as illegal strike.

___

  • Alpagut, G. (2012). 6356 Sayılı Yasa’nın Toplu İş Sözleşmesi ve Toplu İş Uyuşmazlı klarına İlişkin Hükümlerinin Değerlendirilmesi- Uluslararası Normlara Uyum. Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi. 9/35, 25-55
  • Aydemir, M. (2001). Grev Hakkı ve Lokavtı n Sınırları. 1 inci bası. İstanbul: [s.n.] Caniklioğlu, N. (2012). 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun Toplu İş Uyuşmazlıklarının Çözümüne İlişkin Yeni Düzenlemeleri. İşveren. 50/6, s. 53-56
  • Çifter, A. (1997). Grev Oylaması. Prof. Dr. Kenan Tunçomağ’a Armağan. s. 76-100
  • Esener T. (1978). İş Hukuku. 3 üncü bası. Ankara: Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları
  • Oğuzman, K. (1967). Hukuki Yönden Grev ve Lokavt. 2 nci bası. İstanbul: Fakülteler Matbaası
  • Oğuzman, K. (1987). Hukuki Yönden İşçi İşveren İlişkileri. 4 üncü bası. İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları
  • Reisoğlu, S. (1986). 2822 Sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu fierhi. 1 inci bası. Ankara: Ayyıldız Matbaası
  • Ünal, A. (1993). Çeşitli Ülkelerde ve Türkiye’de Grev Oylaması. 1 inci bası. Bursa: [s.n.]