Sanayi inkılâbından sonra Doğu Akdeniz bölgesi Avrupa ve özellikle İngiltere için ekonomik açıdan büyük bir önem arz etmeye başlamıştır. Bunun başlıca sebebi ise, söz konusu bölgede belirtilen dönemden itibaren İngiliz ticaret hacminin gelişmesi ve buna bağlı olarak da buradan geçmekte olan Hint ticaret yolunun önem kazanmasıdır. Çünkü belirtilen İnkılâp hareketi ile Osmanlı devletinin mamul İngiliz mallarına olan ihtiyacı artmış olduğu gibi, gelişen İngiliz sanayii İçin de bol miktarda hammadde temin edilebilecek yeni pazarların bulunması gereği kendisini hissettirmeye, başlamıştır. Nitekim bu gereklilikten dolayı olmalıdır ki, 1815 İle 1842 yılları arasında. İngiliz dış ticaret politikasının başlıca unsurlarından birisi, o ana kadar ekonomik açıdan geri kalmış olan deniz aşırı alanlarda yeni pazarlar bulmak olmuştur.2 Bu cümleden olarak da Doğu Akdeniz, İngilizler için İhtiyaç duyulan hammaddelerin bol miktarda ve ucuza hatta, herhangi bir aracıya gerek duymaksızın: bizzat erinden temin edilebileceği yerlerden birisi olmuştur. Üstelik o ana kadar- gerçekleştirilen ikili ticarî anlaşmalar ile de, İngiliz tüccarlar Osmanlı ülkesinde en fazla müsaadeye mazhar tüccar statüsüne kavuşmuştu.