PSİKOLOJİK DANIŞMA SÜREÇ VE SONUÇ ARAŞTIRMALARINDA DANIŞANA İLİŞKİN BİR DEĞİŞKEN: PSİKOLOJİK ZİHİNLİLİK

Bu çalışmanın amacı psikolojik zihinlilik (psychological mindedness) kavramını tanıtmak ve psikolojik danışma süreç ve sonuç araştırmalarının bulguları ışığında psikolojik zihinliliğin psikolojik danışma uygulamalarına yansımalarını tartışmaktır. İlk olarak 1970’lerde ortaya atılan psikolojik zihinlilik “bireyin kendisinin ya da diğerlerinin nasıl ve neden o şekilde davrandığını, düşündüğünü ve hissettiğini sorgulamaya dönük duygusal ve zihinsel bir yatkınlık” olarak tanımlanmaktadır. Yapılan araştırmalar psikolojik zihinliliğin atılganlık, sosyallik, duygusal uyum, güvenli bağlanma, yaşantılara açıklık ve terapiden yararlanma düzeyi ile olumlu yönde; depresyon, kişilerarası çatışma düzeyi, nörotizm, kaygı, somatizasyon ve uyku sorunları ile negatif yönde ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Bu bulgular doğrultusunda psikolojik zihinlilik kavramının psikolojik danışma süreç ve sonucuyla bağlantısını ortaya koyacak çalışmaların artmasına ihtiyaç olduğu ve psikolojik zihinliliğin psikolojik danışma uygulamalarında uygulayıcıların dikkate almaları gereken önemli bir değişken olduğu sonucuna ulaşılmıştır.