Mezheplerin teşekkül sürecinde zamanın değişmesiyle hükümlerin de değişeceği gerçeğini dikkate alan fıkıhçılar, nasların ışığında kendi görüşlerini dile getirmekten kaçınmamışlardır. İslâm dininin devamlılığının buna bağlı olduğunu düşünen fakihlerden biri de Ebû Hanîfe’dir. Rey ekolünün kurucusu olarak bilinen Ebû Hanîfe’nin entelektüel birikimi yakın talebeleri eliyle sistemleştirilmiş ve daha sonraları Hanefîlik adıyla günümüz İslâm dünyasının dört büyük Sünnî mezhebinden biri halini almıştır. Mürteza Bedir’in burada tanıtılacak çalışması Ebû Hanîfe hakkındaki klasik ve çağdaş literatüre eklemlenen çağdaş ve iddialı bir eser olarak öne çıkmakta ve bir biyografiyi aşan yönleriyle dikkat çekmektedir.