Mu’tezile Ekolünün İhbât ve Tekfîr Görüşlerine Eleştirel Bir Yaklaşım

 Mu’tezile ekolü, kelamî problemlerin sistematik bir yöntemle tasnif edilmesinde ve inanç esaslarının mantık zemininde tutarlı bir üslupla savunulmasında lokomotif görevi görmüştür. Mu’tezile ekolünün sevâp-cezâ konusundaki inançlarına göre, kişi âhirette ya cezâ görecek ya da mükâfat görecektir. Her iki durumun bir kişide birleşmesini imkânsız görmeleri sebebiyle, ihbât ve tekfîr olarak isimlendirdikleri teoriye sığınarak konuyu savunma yoluna gitmişlerdir. Buradaki anlamıyla ihbât, günâhların fazlalığı sebebiyle sevâpların boşa gitmesi, tekfîr ise, sevâpların fazlalığı sebebiyle, sevâpların günâhlara keffâret olmasıdır. Şâyet Mu’tezile ekolü, bu nazariyeyi savunmamış olsaydı, mükâfatı verilmeyen sevâplar ve cezâsı verilmeyen günâhlar problemiyle karşı karşıya kalacaktı. Allah’ın va’dinin kesin olarak gerçekleşeceğini iddia eden Mu’tezilî bilginlerin bu durumu kabul etmeleri, savundukları nazariye açısından çelişkili bir durum oluşturacaktır. Bu çalışmada, Mu’tezile ekolünün, kelâmî anlayışlarına göre tarif ettikleri “ihbât ve tekfîr” görüşleri, bu fikre sahip olmalarının gerekçeleri ve görüşlerini savunurken dayandıkları deliller değerlendirilmiştir.

A Critical Approach to Ehbat and Takfeer Opinions of the Mutazila

The Mu'tazila school has served as a locomotive role for classifying theological problems in a systematic way and advocating faith based on a consistent style of reasoning. According to the beliefs of the Mutazila school of reward and punishment, the person will see either punishment or reward in the Hereafter. Since both situations seem impossible to unite on one person, they have gone to defend their positionby taking refuge in the theory they called Ehbat and Takfeer. In this sense, Ehbât is the disappearance of good deeds because of the excess of sins; whereas takfeeris the deletion of the sins because of the excess of good deeds. If the school of Mu'tazila did not defend this theory, he would face the problem of unrewarded good deeds and unpunished bad deeds. The acceptance of Mutazila scholars who claim that Allah's promise will definitely take place will be a contradiction in the theory of their defense. This study deals with the views of ehbat and takfeer that the Mutazila school described according to its theological understandings, the justifications for their possession of this theory and the evidence they stand for when they defend their views.

___

  • Alevî, Yahyâ b. Hamza, Kit’abü’t-Temhid fî Şerh-i Meâlimi’l-Adli ve’t-Tevhîd, thk.Hişâm Hanefî Seyyit, Mektebetü’s-Segâfeti’d-Dîniyye, Kâhire 2008.
  • Bakıllânî, Kâdî Ebû Bekir, Temhîdu’l-Evâili fî Telhîsu’d-Delâil (İmâdüddîn Ahmed Haydar), Müessesetü’l-Kütübü’s-Sekâfiyye, Beyrut, 1407/1987.
  • Buhârî, Muhammed b. İsmail, el-Camiu’l-Müsnedi’s-Sahihi’l-Muhtasaru min Umuri Rasulillahi (s. a.v.) ve Sunenihî ve Eyyâmihî (Sahihu Buhari), thk. Muhammed Zuheyr b. Nasir, Daru Tûgu’n-Necat, Riyad 1422h. I-IX.
  • Cüveynî, İmâmu’l-Haremeyn, Kitâbu’l-İrşâd ilâ Kavâtii’l-Edilleti fî Usûli’l-İ’tikad, thk. Muhammed Y. Musa, Ali Abdulmunîm, Mektebetü Hancî, Mısır 1369/1950.
  • Eş’arî, Eş’arî, Ebu’l-Hasan Ali b. İsmail, Makâlâtu’l-İslâmiyyîn ve İhtilâfu’l-Musallîn, I-II, thk.Muhammed Muhyiddin Abdülhamid, Mektebet'ü Nehdati'l-Mısrıyye, Kahire 1950.
  • Işık, Kemâl, Mu’tezile’nin Doğuşu ve Kelâmî Görüşleri, A.Ü. Basımevi, Ankara 1967.
  • İbn Hazm, Ali b. Ahmed, el-Faslu fi’l-Milel ve’l-Ahvâi ve’n-Nihal, thk. Muhammed İ. Nasr, Abdurrahman Umeyre, I-V, Dâru’l-Cîl, Beyrut ty.
  • İbn Manzûr, Muhammed b. Mükerrem, Lisânu’l-Arab, I-VI, thk. Abdullah Ali el-Kebir, Muhammed Ahmed Hasebullah, Haşim Muhammed eş-Şazeli, Dâru’l-Maarif, Kahire ty. Îcî, Adudiddin Abdurrahman b. Ahmed, el-Mevâkıf fi İlmi’l-Kelâm, Alemü’l-Kütüb, Beyrut ty.
  • İsfehânî, Ebu’l-Kasım Hüseyin Ragıp, el-Müfredât Fi Garibi’l-Kur’an , thk. Muhammed Seyyid Kiylani, Matbaatü’l-Halebi, Kahire 1961.
  • Kâdî Abdülcebbâr, Şerhu’l-Usûli’l-Hamse, nsr. Abdülkerim Osman, Mektebetü’l -Vehbe, Kahire 1996.
  • Kâdî Abdülcebbâr, el-Usûlu’l-Hamse, thk. Faysal Bedir Avn, Meclisü’n-Neşri’l-İlmî, Kuveyt 1998.
  • Kâdî Abdülcebbâr, el-Mecmûu'l-Muhît bi't-Teklîf fi'l-Akâid, thk.Yân Pitirs, Dâru’l-Meşrik, Beyrut 1999.
  • Kâdî Abdülcebbâr, Fazlü’l-İ’tizâl ve Tabakâtü’l-Mu’tezile, thk. Fuât Seyyit, Dâru’l Kütübü’l-Mısrıyye, Kahire ty.
  • Kâdî Abdülcebbâr, Tenzîhu’l-Kur’ân ani’l-Metâin, Dâru’l-Nehdati’l-Hadîse, Beyrut ty.
  • Mağribi, Ali Fettah, el-Fireku’l-Kelâmîyyetü’l-İslamiyye, Mektebetü Vehbe, Kahire 1995.
  • Maturîdî, Ebû Mansur Muhammed, Kitâbu’t-Tevhîd, thk. Fethullah Huleyf, Dâru’l-Câmiâti’l-Mısriyye, İskenderiye ty.
  • Maturîdî, Te’vilât-ü Ehli’s-Sünneti, thk.Fâtıma Yusuf el-Haymî, Müessesetü’r-Risâle, Beyrut 2004.
  • Müslim, İbn Haccac Ebu’l-Hasan El-Kuşeyri, el-Musnedu’s-Sahîhi’l-Muhtasaru Binagli’l-Adli Ani’l-Adli İla Rasulillah (Sahihu Müslim), I-V. thk. Muhammed Fuad Abdulbaki, Daru İhyâi’t-Turâsi’l-Arabi, Beyrut ty.
  • Nesefî, Ebû’l-Mu’în Meymun b. Muhammed b. Mekhul Kitâbu’t-Temhîd li Kavâidi’t-Tevhîd, thk. Habîbullah Hasen Ahmed, Dâru’t-Tabâati’l-Muhammediyye, Kahire 1402/1986.
  • Nesefî, “Tabsıratü’l-Edille fi Usuli’d-Din” I-II thk. Hüseyin ATAY, D.İ.B.Y., Ankara 2004.
  • Osman, Abdulkerim, Nazariyyetu’t-Teklîf: Ârâi’l-Kâdî Abdulcebbari’l-Kelâmiyye, Beyrut: Muessesetu’r-Risâle ty.
  • Öz, Mustafa, “Abbad b. Süleyman es-Saymerî”, DİA, TDV, İstanbul 1988.
  • Pezdevî, Ebû Yusr Muhammed, Usûli’d-Dîn, thk. Hans Peter Lens, el-Mektebetü’l-Ezheriyye, Kahire 2003.
  • Râvî, Abdüssettâr, el-Akl ve’l Hurriyye. (Dirâsetun fi Fikri’l-Kâdî Abdilcebbar) Beyrut 1980.
  • Râzî, Ebu Abdullah Muhammed Fahreddin, Mefâtihu’l-Ğayb (et-Tefsiru’l-Kebir), Dâru’l-fikr, Beyrut 1981.
  • Subhî, Ahmet Mahmut, fî İlmi’l-Kelâm: el-Mu’tezile, Dâru’n-Nehdati’l-Arabiyyeti, Beyrut 1985.
  • Yavuz, Yusuf Şevki, “İhbât”, DİA, TDV, İstanbul 2000, XXI.
  • Zemahşerî, Ebu’l-Kasım Mahmud, Esâsu’l Belâğa, I-II, thk. Muhammed Basıl, Dâru’l-Kütübü’l-İlmiyye, Beyrut 1419/1998.
  • Zemahşerî, el-Keşşâf An Hakâiki Ğavâmidu’t-Tenzîl, Dâru’l-Kütübü’l Arabiyye, Beyrut 1407h.