Karadeniz'de Bîr Serbest Liman Denemesi: Batum (1878-1886)

Osmanlı Devleti'nin Rusya ile Karadeniz'deki sınırında yer alan Banım, Rusların Kafkasya'da ilerlemeleri üzerine 19. yüzyılda stratejik olarak önemi artmışa. Rusya Batum'u, 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı sonrası imzalanan Berlin antlaşmasıyla eline geçirmişti. Berlin'de görüşmeler şuasında; İngiltere'nin de ticarî çıkarlarına hitap eden şehri sınırlan içerisine kalabilmek için, diplomatik bir atak yaparak, "serbest liman" olarak ilan etme garantisi vermişti. Berlin Antlaşması sonrası uluslararası konumunu sağlamlaştırdıktan sonra ise şehrin bu statüsünü kaldırarak egemenliğini pekiştirdi. Rusya karşısında Avrupa'ya dayanarak izlediği dış politika sebebiyle Osmanlı Devleti'nin şehrin statüsünü geri kazandırma çabaları sonuçsuz kalmıştı. Fakat Rusların Batum'u tahkim edilmiş bir liman haline dönüştürmeleri, Rus topraklarına kayma eğilimine giren İran ticaretinin, bir süre daha Tebriz-Erzurum-Trabzon yolu üzerinden yapılmasına sebep olmuştu.

An Experience of Free Port at the Black Sea: Batum (1878-1886)

Strategical significance of Batum. which was located at the O to man-Russian border in the Black Sea region, grew up in the XIX. century with the Russian advancements die Caucasus. Russia seized Batum with the Turko-Russian war at 1877-78 and according to the Berlin Agreement. During the negations in Berlin, Russia warranted to make Batum a free port in order to have its annexation accepted, and this was in interest of the Great Britain. However, after the Berlin Agreement it abolished this saws of die city, and strenghtened its sovereignty. Ottoman efforts, refuging to the West against Russia, to regain the old status was in vain. On the oilier hand, that Russians turned Barum to a fortified port caused trade of Iran, which was then to shift to the Caucasus, to continue via the Tebriz-Erzurum-Trabzon way for a long time.