Sıddîk Hasan Hân’ın Taklîde Karşı Duruşunun Kur’ânî Argümanları

Sıddîk Hasan Hân (ö. 1889/1307), Hindistan’ın önde gelen İslâm âlimlerindendir. Değişik ilim dalında birçok eser yazmıştır. Hindistan’ın ilim merkezi haline gelmesinde büyük katkılarda bulunmuştur. Birçok dinî konuda görüş beyan etmiştir. Bunların çoğunda selef-i sâlihe uymuştur. Onun en çok dikkat çeken görüşlerinden birisi taklîd hakkındaki düşünceleridir. O, bu konuda çok katı bir anlayışa sahiptir. Bundan dolayı birçok âlim tarafından eleştiriye tabi tutulmuştur.  Ona göre zarurî durumlar dışında hiçbir konuda gayr-i müslimlere ait bir mantık olan taklîde başvurulmamalıdır. Çünkü taklîd, delilsiz bir şekilde başkalarına uyma olduğu için cehalet sayılmaktadır. Ona göre taklîd, insanı sahîh bilgiye ulaştırma konusunda güvenilir bir yöntem değildir. Çünkü bu yöntem sorgusuz bir şekilde başkalarına uymaktan ibarettir. O, taklîd yerine iki sağlam yöntem önermektedir. Bunlar ittibâ‘ ve ictihâddır. İnsanlar, taklîd yerine Kur’ân’a, sünnete ve selef-i sâlihe ittibâ‘ etmeli ya da ictihâdda bulunmalıdırlar.

Siddiq Hasan Khan's Stance of Qur'anic Arguments Against Mimicry

Siddiq Hasan Khân (ö. 1889/1307), is one of the leading Islamic scholars of India. He wrote many works in different branches of science. He made great contributions to India's becoming a center of science. He has expressed views on many religious issues. In most of these, has complied to salafi-ı salih. One of his most noteworthy views is his thoughts on mimicry. He has a very strict understanding of this issue. Therefore, he was criticized by many scholars. According to him, no matter what kind of non-muslims in a matter of imperative should not be applied in the mimicry of logic. Because it is ignorant, mimicry is considered ignorant it is to comply with others. According to him, imitation is not a reliable method of transmitting people to the right information. Because this method consists of obeying others in an unquestioned way. He suggests two solid methods instead of imitations. These are ittibâ‘  and ıjtihad. People should obey the Qur'an, the sunnah and the salaf-i sâlih instead of mimicry them, or they should be ijtihad.

___

  • Ahmed, Ali b. Ahmed, Da‘vetü’ş-Şeyh Sıddîk Hasan Hân el-Âmmü’l-Câmiî, Suudi Arabistan 2000.
  • Âlûsî, Hayruddîn Nu‘mân b. Mahmûd (ö. 1317/1899), Cilâü’l-Ayneyn fî Mühâkemeti’l-Ahmedeyn, Matbaatü‘l-Medenî, Medine 1981.
  • Cürcânî, Ali b. Muhammed b. Ali (ö. 816/1413), et-Ta‘rîfât, thk. İbrâhîm el-Ebyârî, Dâru’l-Kitâbi’l-Arabî, Beyrut 1984.
  • Cüveynî, Abdülmelik b. Abdillâh b. Yûsuf (ö. 478/1085), el-İctihâd min Kitâbi’t-Telhîs li İmâmi’l-Harameyn, Dâru’l-Kalem, Beyrut 1987.
  • Ebû Dâvud, Süleymân b. Eş‘as es-Sicistânî (ö. 275/889), Sünenü Ebî Dâvud, Dâru’l-Kitâbi’l-Arabî, Mısır tsz.
  • Endülüsî, Ali b. Ahmed b. Hazm (ö. 456/1064), el-İhkâm fî Usûli’l-Ahkâm, Dâru’l-Hadîs, Kahire 1983.
  • Ferîvâî, Abdurrahmân Abdulcebbâr (ö.1372/1953), Cühûdün Mukaddese, İdâratü’l-Buhûsi’l-İslâmiyye, Hindistan 1980.
  • Fîrûzâbâdî, Mecdüddîn Ebû Tâhir Muhammed b. Ya‘kûb (ö. 817/1414), el-Kâmûsu’l-muhît, Müessesetü’r-Risâle, Beyrut 2005.
  • Gûrî, Abdülmâcîd, “el-Emîr Sıddîk Hasan Hân”, Hadıs International Reviewed Academic Journal, s. 2, Kuala Lumpur tsz. ss. 147-192.
  • Hammûdî, Muhammed Mehdî Ali, el-Kannûcî ve Ârâühü’t-Tefsîriyye, el-Âmmü’l-Câmiî, Sudan 2015.
  • Harîkî, Hamed b. İbrâhîm, et-Tevhîd ve Eseruhü fî Hayâti’l-Müslim, Dâru’l-Vatan, Riyad 1993.
  • Hasan Hân, b. Hasan b. Ali b. Lutfillâh el-Hindî (ö. 1889/1307), et-Tâcü’l-Mükellel, Vizâretü’l-Evkâf, Katar 2007.
  • Hasan Hân, Sıddîk b. Hasan b. ‘Alî b. Lutfillâh el-Hindî (ö. 1889/1307), Fethu’l-Beyân fi Mekâsidi’l-Kur’ân, el-Mektebetü’l-Asriyye, Beyrut 1992.
  • Hasan Hân, Sıddîk b. Hasan b. Alî b. Lutfillâh el-Hindî (ö. 1889/1307) Husûlu’l-me’mûl min ilmi’l-usûl, Matbaatü’l-Cevâib, İstanbul 1878.
  • Hasenî, Abdülhayy b. Fahriddîn, el-İ‘lâm bi men fî Târîhi’l-Hind Mine’l-A‘lâm, Dâru İbn Hazm, Beyrut 1999.
  • İbn Fâris, Ebü’l-Hüseyn Ahmed b. Zekeriyyâ (ö. 395/1004), Mu‘cemü Mekâyisi’l-Luğa, Dâru’l-Fikr, Şam 2002.
  • İbn Mâce, Muhammed b. Yezîd el-Kazvînî (ö. 273/886), Sünenu İbn Mâce, thk. Muhammed Fuâd Abdulbâkî, Dâru İhyâi’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut tsz.
  • İbn Manzûr, Muhammed b. Mükerrem el-İfrîkî el-Mısrî (ö. 711/1311), Lisânü’l-Arab, Dâru Sâdır, Beyrut tsz.
  • Kaya, Eyyüp Said, “Taklîd”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, c. 39, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul 2000, s. 461-465.
  • Kefevî, Ebu’l-Bekâ Eyyûb b. Mûsâ (ö. 1095/1684), Kitâbu’l-Külliyyât, thk. Adnân Dervîş v. dğr. Müessesetü’r-Risâle, Beyrut 1998.
  • Kehhâle, Ömer Rıdâ (ö. 1987), Mu‘cemü’l-Müellifîn, Müessesetü’r-Risâle, Beyrut 1993.
  • Leknevî, Muhammed Abdülhayy (ö. 1304/1883), İbrâzü’l-Ğayyi’l-Vâki‘ fî Şîfâi’l-Ayy, İdâratü’l-Kur’ân, Pakistan 1999.
  • Leknevî, Muhammed Abdülhayy (ö. 1304/1883), Tezkiratü’r-Râşid bi Raddi Tebsırati’n-Nâkid, İdâratü’l-Kur’ân, Pakistan 1999.
  • Kettânî, Abdülhayy (ö. 1382/1962), Fehresü’l-Fehâris, Dâru’l-Ğarbi’l-İslâmî, Beyrut 1982.
  • Lokmân, Ahter Cemâl Muhammed, es-Seyyid Sıddîk Hasan Ârâühü’l-İtikâdiyye ve Mevkifuhû min Akîdeti’s-Selef, Câmi‘atü Ümmi‘l-Kurâ, Mekke 1988.
  • Minyâvî, Ebü’l-Münzir Mahmûd b. Muhammed, et-Temhîd Şerhu Muhtasari’l-Usûl, el-Mektebetü’ş-Şâmile, Mısır 2011.
  • Mücâhid, Zekî Muhammed (ö. 1401/1980), el-A‘lâmü’ş-Şarkıyye, Dâru’l-Ğarbi’l-İslâmî, Beyrut 1994.
  • Nemle, Abdülkerîm b. Ali b. Muhammed, el-Câmi‘ li Mesâili Usûli’l-Fıkh, Mektebetü’r-Ruşd, Riyad 2011.
  • Özcan, Azmi, “Şâhcihân Begüm”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi., c. 38, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul 2000, ss. 252-253.
  • Râzî, Muhammed b. Ebî Bekr b. Abdilkâdir (ö. 666/1267), Muhtâru’s-Sihâh, thk. Yûsuf eş-Şeyh Muhammed, el-Mektebetü’l-Asriyye, Beyrut 1999.
  • Selefî, Abdülmuîd, es-Seyyidü’n-Nevvâb Sıddîk Hasan Hân, İdâratü’l-Buhûs, Hindistan 1980.
  • Sheikho, Louis (ö. 1346/1927), Târîhü’l-Âdâbi’l-Arabiyye, Dâru’l-Meşrik, Beyrut 1991.
  • Süllemî, İyâd b. Nâmî b. İvad, Usûlü’l-Fıkh, Dâru’t-Tedmüriyye, Riyad 2005.
  • Van Dyck, Cornelius (ö. 1313/1985), İktifâü’l-Kanû‘ bimâ Hüve Matbû‘, Dâru Sâdır, Beyrut 1896.