Dinsel Bağlamıyla İbn Hazm’ın Mantık Felsefesi

Aristoteles mantığı, Arapçaya tercüme edildikten sonra, İslam dünyasında filozofların katkılarıyla kayda değer bir konuma sahip oldu. Filozofların aksine, İslam bilimleriyle ilgilenenlerce uzun bir süre yabancı unsur olarak göz ardı edildi. İslam bilimleriyle ilgilenenler içinde mantığa yönelik ilk ciddi farkındalığın, Endülüslü düşünür İbn Hazm’dan geldiği söylenebilir. O, Aristoteles mantığını tüm bilgilerin kendisiyle sistem kazandığı bir yöntem olarak gördü. Ancak kendisine gelen süreçte mantığa yaklaşım biçimlerini çeşitli nedenlerle yetersiz ve kusurlu buldu. İbn Hazm’ın problemli gördüğü mantığın bu formu, din âlimlerinin ve halkın istifade edebileceği bir durumda değildi. O, bu nedenle herkesin anlayabileceği bir din diliyle ve fıkhî örneklerle Aristoteles mantığını yeniden yazmaya çalıştı. Bu anlamda onun çabası, mantık adına yeni şeyler ortaya koymak şeklinde olmayıp, Aristoteles’in mantığını dinî bilincin yakınlık hissettiği bir tarz ve örneklemle sunmak olmuştur. Bu çalışmada, onun mantık bilimine dair düşünceleri incelenmekte ve değerlendirmektedir. Öncelikle, mantık felsefesi başlığı altında onun mantık bilimine dair genel yaklaşımı serimlenmiştir. Bu çerçevede İbn Hazm, İslam filozoflarının mantık metinlerinden yararlansa da doğrudan Aristoteles metinleri üzerinden mantığı düşünmeye çalışmaktadır. Bu doğrultuda İbn Hazm, Aristoteles gibi mantığı tamamen bir yöntem bilim olarak düşünmektedir. Bu nedenle mantığın başka bilimlere fayda sağlamaktan başka bir işlevi de bulunmamaktadır. Mantığın amacı, insanı hatadan koruyarak, bilgilerinin kanıtlayıcı olmasını sağlamaktır. İbn Hazm’ın mantık anlayışında en dikkat çekici hususların başında, mantığın dinî bilimler için de gerekli bir yöntem olduğunu kanıtlamaya çalışması gelmektedir. Bunun için de o, öncelikle dinsel bir çatışmanın olmadığını, aksine her türden bilgi gibi İslami bilimler için de mantığın çok gerekli olduğunu izah etmeye çalışmaktadır. Her bilim adamı gibi dinî bilimlerle ilgilenenler de mantığı bilmek zorundadır. Aksi durumda İslam âlimlerinin, Kur’an’ı ve Peygamber’in sözlerini doğru bir şekilde anlamaları mümkün olmayacaktır. Bu nedenle İslam’ın iki temel kaynağından hüküm çıkaran âlimlerin, mantık bilgisine sahip olmadan, verecekleri fetvalara da güvenilmez. Mantık hakkında bu şekilde düşünen İbn Hazm, böylelikle mantığa dinsel bir meşruiyet sağlayarak ona toplumsal bir yer açmış olmaktadır. Fikirsel düzeyde dinsel meşruiyet ile birlikte, mantığın sunumunda dindar kesimin aşina olduğu bir dil de inşa edilmektedir. Din dili olarak ifade ettiğimiz bu yaklaşım, mantık biliminin ilke, kavram ve yöntemleriyle dinî meselelerin çözülmesi, sunumu ve örneklendirilmesi şeklinde kendini göstermektedir. Bu çerçevede özellikle fıkhî örneklere başvurulması dikkat çekicidir. İbn Hazm’ın çok yoğun olarak kullandığı dinî örnek ve problemlerden bir kısmı bu çalışmada ele alınarak değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Bunlar; bölme mantığı, önerme türlerinin örnekleri, modalitelerin dinî karşılıkları, imkânsızlık teorisi, konu birliği şartı, kıyas şekilleri ve atıf safsatası şeklinde temel konularla incelenmektedir. Varlıkların bölümlenmesinde, maddi dünyada bulunmayan, ama inanılan cin, melek ve cennetteki hizmetçiler gibi varlıklar da hesaba katılmaktadır. Önermenin olumlu, olumsuz, şartlı, ayrık gibi türlerinin örnekleri dinî konulardan seçilmektedir. Zorunlu, mümkün, imkânsız modalitelerine karşılık, dinî mükellefiyetler olan farz, mubah ve haram verilerek, bir çeşit dinî modaliteler oluşturulmaktadır. İmkânsızlık teorisinin türleri oluşturulurken Peygamberlerin mucizeleri ve Allah’ın zatı hesaba katılarak bir tasnif ve açıklama biçimi geliştirilmektedir. İki önerme arasındaki çelişkinin şartlarından birisi de konu birliğinin olmasıdır. İbn Hazm, bu mantıksal kuralın göz ardı edilmesinden dolayı, Mutezile ve Ehl-i Sünnet arasında meydana gelen çatışmayı mantıksal çözümlemeye tabi tutmaktadır. Kıyasın şekil ve modları tamamen fıkhî örneklerden de sunulmaktadır. Müteşabih meselesinde “atıf” harfinin mantıksal boyutuna dair bilgi yetersizliğinden dolayı birçok âlimin hataya düştüğü sonucuna varılmaktadır. Böylelikle İbn Hazm, bu düşüncelerle, mantık bilimine hem dinsel açıdan bir meşruiyet zeminini inşa eder hem de mantığın dinî bilimler için ne kadar işlevsel olduğunu göstermeye çalışmaktadır.

Ibn Hazm's Logıcal Phılosophy Wıth Its Relıgıous Context

Aristotelian logic, after being translated into Arabic, occupied a notable position in the Islamic world with the contributions of philosophers. Unlike the philosophers, it was ignored for a long time as a foreign element by those interested in Islamic sciences. It can be said that the first serious awareness of logic among those interested in Islamic sciences came from the Andalusian thinker Ibn Hazm. He saw Aristotle's logic as a method by which all knowledge gains a system. However, in the process that came to him, he found the approaches to logic inadequate and flawed for various reasons. This form of logic, which Ibn Hazm saw as problematic, was not in a position to be used by religious scholars and the public. For this reason, he tried to rewrite Aristotle's logic in a religious language that everyone could understand and with legal examples. In this sense, his effort has been to present Aristotle's logic in a way that religious consciousness feels affinity, rather than revealing new things in the name of logic. In this study, Ibn Hazm’s thoughts on logic are examined and evaluated. First of all, his general approach to logic is presented under the title of philosophy of logic. In this context, although Ibn Hazm makes use of the logic texts of Islamic philosophers, she tries to think about logic directly through Aristotle's texts. Hence, Ibn Hazm like Aristotle, considers logic as a methodology. For this reason, it has no other function other than benefiting other sciences. The purpose of logic is to protect people from error and to ensure that their knowledge is demonstrative. One of the most striking issues in Ibn Hazm's logic is his attempt to prove that logic is also a necessary method for religious sciences. For this reason, he first tries to explain that there is no religious conflict; on the contrary, logic is necessary for Islamic sciences like all kinds of knowledge. Like every scientist, those interested in religious sciences must know logic. Otherwise, it will not be possible for Islamic scholars to understand the Qur'an and the words of the Prophet correctly. For this reason, the fatwas of scholars who deduce from the two main sources of Islam cannot be trusted without having knowledge of logic. Ibn Hazm, who thinks about logic in this way, thus provides a religious legitimacy to logic and opens a social place. Along with religious legitimacy at the intellectual level, a language familiar to the religious segment is also built in the presentation of logic. This approach, which we refer to as the language of religion, has manifested itself in the way of solving, presenting and exemplifying religious issues with the principles, concepts and methods of logic. In this context, it is noteworthy that especially legal examples are used. Some of the religious examples and problems that Ibn Hazm used extensively are discussed and evaluated in this study. The logic of division, the examples of proposition types, religious equivalents of modalities, impossibility theory, condition of unity of subject, forms of comparison and reference fallacy. In the division of beings, beings such as jinn, angels and servants in heaven, who do not exist in the material world but are believed, are also taken into account. Examples of the types of proposition such as positive, negative, conditional, discrete are chosen from religious subjects. A kind of religious modalities are created by giving the religious obligations fard, permissible and ḥarām in response to the obligatory, possible and impossible modalities. While forming the types of the theory of impossibility, a classification and explanation is developed by taking into account the miracles of the Prophets and the Essence of Allah. One of the conditions of the contradiction between the two propositions is the unity of the subject. Because of this logical rule being ignored, Ibn Hazm subjects the conflict between Mu‘tazila and Ahl al-Sunnah to logical analysis. The figures and modes of syllogism are also presented entirely from legal examples. It is concluded that many scholars have made mistakes due to the lack of information about the logical dimension of the letter "attribution" in the mutashābih issue. Thus, regarding these thoughts, Ibn Hazm both builds a religious legitimacy ground for the science of logic and tries to show how functional logic is for religious sciences.

___

  • Altunya, Hülya. “İbn Hazm‘a Göre Anlamın Nesnelleştirilmesinde Mantığın Rolü”. Milel ve Nihal Dergisi. Cilt/6. sayı/3. 2009.
  • Apaydın, Yunus. “İbn Hazm”. Türkiye Diyanet Vakfı Ansiklopedisi. C. 20. İstanbul: TDV Yayınları, 1999.
  • Aristoteles. Birinci Çözümlemeler. Trc. Ali Houshiary. Ankara: Dost Kitabevi, 1998.
  • Aristoteles. Yorum Üzerine. Trc. Saffet Babür. Ankara: İmge Kitapevi, 2002.
  • Bingöl, Abdülkuddüs. “Endülüs’lü İbn Hazm’ın Mantığında Dil Konuları”, Felsefe Dünyası Dergisi. Sayı: 8. Temmuz 1993.
  • Bolay, M. Naci. İbn Sînâ Mantığında Önermeler. İstanbul: MEB, 1994.
  • Cabirî, Muhammed Abid. Arap-İslam Kültürünün Akıl Yapısı. Trc. Komisyon. İstanbul: Kitabevi, 2001.
  • Çapak, İbrahim. “İbn Hazm’ın Mantık Anlayışı”. Usûl Dergisi. Sayı: 8. Sakarya Temmuz-Aralık. 2007.
  • Çapak, İbrahim. “İbn Hazm’ın Mantığında Kıyas”. Felsefe Dünyası Dergisi. Sayı: 43. Ankara. 2006. (109-124).
  • el-Endelüsî, Sâid. Kitâbü’t-Taʿrîf bi-ṭabaḳāti’l-ümem (Miletlerin Bilim Tarihi). Trc. Ramazan Şeşen. İstanbul: TYEKB, 2014.
  • Fârâbî. Şerhu’l-Fârâbî li Kitâbi’l-Aristûtâlîs fi’l-İbâre. Edit. With an Introduction by Wilhelm Kutsch and Stanley Marrow. Beyrut: Dâru’l-Meşrik, 1971.
  • Gazzâlî. el-Münḳıẕ mine’ḍ-ḍalâl ve’l-müfṣıḥ ʿani’l-aḥvâl. Trc. ve Thk. Abdurrezak Tek. Bursa: Emin Yayınları, 2013.
  • Guerrero, Rafael Ramón. “Aristotle and Ibn Ḥazm On the Logic of the Taqrīb”. Ibn Ḥazm of Cordoba. Edited by Camilla Adang-Maribel Fierro-Sabine Schmidtke. Leiden-Boston: Brill, 2013.
  • İbn Hazm. el-Faṣl fi’l-milel ve’l-ehvâʾ ve’n-niḥal I. Trc. Halil İbrahim Bulut. İstanbul: TYEKBY, 2017.
  • İbn Hazm. et-Taḳrîb li-ḥaddi’l-manṭıḳ ve’l-medḫal ileyhi bi’l-elfâẓi’l-ʿâmmiyye ve’l-ems̱ileti’l-fıḳhiyye. Trc. İbrahim Çapak-Yusuf Arıkenar. İstanbul: TYEKB, 2018.
  • İbn Hazm. İlimlerin Mertebeleri. Trc. Ahmet Kamil cihan. İstanbul: İlke Yayıncılık, 2019.
  • İbn Rüşd. Telḫiṣu mantiḳu Arisṭû kitâbu’l-İbâre. Thk. Gerard Gihamy. Beyrut: Dâru’l Fikri’l-Lübnânî, 1992.
  • Lameer, Joep. “Ibn Ḥazm’s Logical Pedigree”. Ibn Ḥazm of Cordoba. Edited by Camilla Adang-Maribel Fierro-Sabine Schmidtke. Leiden-Boston: Brill, 2013.
  • Montada, Josep Puig. “Reason and Reasoning in Ibn Hazm of Cordova”. Studia Islamica. No: 92. Maisonneuve/Larose. 2001.
  • Rescher, Nicholas. İslam Mantık Tarihi. Trc. Ahmet Kayacık. İstanbul: Litera Yayıncılık, 2018.
  • Saruhan, Müfit Selim. “Zahiriliğin Öncüsü İbn Hazm'da Felsefi Meseleler”. Dini Araştırmalar. Mayıs-Ağustos. Cilt: 9. 2006.
  • Yeşil, Mustafa. “İbn Hazm’a ve Gazzâlî’ye Göre Mantığın Meşrulluğu Sorunu”. Uluslararası Modern Çağ ve Gazzâlî Sempozyumu. Isparta. 2014.