MERKEZ – ÇEVRE YAKLAŞIMI BAĞLAMINDA 1980 SONRASI MARDİN SİYASETİNDE ÖNE ÇIKAN ANA EĞİLİMLER

Merkez-çevre yaklaşımı siyaset bilimi, ekonomi ve sosyoloji başta olmak üzere pek çok disiplintarafından iktidar, güç ve hegemonya ilişkilerini çözümlemede yaygın olarak kullanılmaktadır. Siyaset bilimiaçısından merkez-çevre yaklaşımı toplumu, iktidar araçlarına sahip olanlar ve olmayanlar şeklinde ikili birtasniften hareketle açıklamaya çalışmaktadır. Toplumsal olayların ikili bir tasniften hareketle açıklanmayaçalışılması kültürel, dini, etnik gibi çeşitlilik unsurlarının homojenize edilmesi yönünde bir ön kabulü içersede toplumsal çeşitliliği yansıtmasına imkân vermesi açısından her merkez-çevre kendi içinde altmerkez vealtçevre’lere sahiptir. Doğası gereği her toplumun yapısı farklı olduğundan siyasal, etnik, dini, kültürel vb.sosyal olgular merkez-çevre ilişkilerinin çözümlenmesinde kilit bir öneme sahiptir. Mardin, geçmiştengünümüze dini anlamda Müslüman ve gayrı Müslimlerin, etnik anlamda ise Arap, Kürt, Süryani, Yezidi,Keldani gibi etnik unsurların birlikte yaşadıkları bir kenttir. 1980’li yıllara kadar “kentlilik” Mardin yerelsiyasetini besleyen ana damar olmakla birlikte 1980 sonrası dönemde bunun değişmeye başladığıgörülmektedir. Günümüzde Mardin’de; merkezin muhafazakârlaşması ve etnik kimliğin siyasallaşmasıyönünde iki ana siyasal eğilimin ön plana çıktığı görülmektedir. Çalışmada merkez-çevre yaklaşımındanhareketle ortaya çıkan bu eğilimler üzerinde durulacaktır.