Antakya’nın Deprem Sonrası Kent Planlaması İçin Bir Strateji Önerisi

Türkiye bir deprem ülkesi, 1939 yılında yaşanan 7,9 büyüklüğündeki Erzincan depremi sonrasından günümüze kadar, 7 büyüklüğünün üzerinde 16 deprem daha yaşadık. Bunlardan son ikisi 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde gerçekleşti. Bölgenin çok sayıdaki kentinde, büyük sayıda bina yıkımları ve can kayıpları yaşandı. Türkiye şimdi yaralarını sarmaya çalışıyor. 1999 Kocaeli ve Düzce depremlerinden sonra Türkiye’de deprem sorunu karşısında daha hazırlıklı olmak için deprem yönetmelikleri değiştirilmiş, bina inşaatlarında nervürlü demir ve hazır beton kullanılmaya başlanmış, inşaatların denetimi için uzmanlaşmış şirketler kurulmuştu. 1999 depreminin bir milat olduğu sanılıyordu. Kahramanmaraş merkezli depremler büyük bir düş kırıklığı yarattı. Türkiye bir deprem ülkesi olmasına rağmen, bir deprem kültürü yaratamamıştı. Büyük depremleri felaketlere dönüşmeden atlatamıyordu. Türkiye, bu büyük deprem sonrasında, deprem konusunda yeniden kapsamlı arayışlara girdi. Bu bağlamda Adem Sözüer Hoca’nın, düzenlediği hukuk seminerinde benden istediği, depremler ardından kentsel irdelemeler konuşmasını, Antakya’da yaşananlar ve yaşanacaklar üzerinden yapacağım.
Anahtar Kelimeler:

Deprem, Kent Planlama, Antakya

Antakya’nın Deprem Sonrası Kent Planlaması İçin Bir Strateji Önerisi

Turkey is an earthquake country, and since the 7.9 magnitude Erzincan earthquake in 1939, we have experienced 16 earthquakes above magnitude 7. The last two of these took place on February 6, 2023 in the Pazarcık and Elbistan districts of Kahramanmaraş. Many cities in the region suffered massive building collapses and loss of life. Turkey is now trying to heal its wounds. After the 1999 Kocaeli and Düzce earthquakes, Turkey changed its earthquake regulations to be better prepared for earthquakes, started using ribbed iron and ready-mixed concrete in building construction, and established specialized companies to inspect construction. The 1999 earthquake was thought to be a milestone. The earthquakes centered in Kahramanmaraş created a great disappointment. Although Turkey is an earthquake country, it had failed to create an earthquake culture. It could not overcome major earthquakes without turning into disasters. In the aftermath of this major earthquake, Turkey began to search for a comprehensive earthquake culture. In this context, I am going to give a talk on urban analysis after earthquakes, which Prof. Adem Sözüer asked me to give at the law seminar he organized, based on what has happened and will happen in Antakya.

___

  • Kaynakça bulunmamaktadır.