KÜRESELLEŞME VE DEVLET ETKİLEŞİMİ

Küreselleşme; teknolojik gelişmenin yarattığı iletişim imkanlarının artmasına bağlı olarak oluşan popüler kültür içinde yatırım, üretim, dağıtım ve tüketim ilişkilerinin gerçekleştiği, dünya ölçeğinde daha entegre olmuş, bir pazarın kurulması sürecinin ulaştığı son aşamadır. Bu süreci dinamik kılan unsur ise kapitalizmin kendini büyüyen ölçekte yeniden yaratma isteğidir. Bu istekten hareketle, serbest piyasa ekonomisi koşullarını hakim kılmaya çalışan Neo Liberal politikalar kullanılmaktadır. Bu politikalar ekonomik ilişkilerde devletin tarafsız kalması gerektiğini ön görürler Bu nedenle ekonomide devletin politika belirleme inisiyatifini zayıflatmayı amaçlar. Küresel ekonomi koşullarında devletin etkinliğini yitirmesi iki yolla sağlanmaktadır. İlki, uluslararası anlaşmalar ve kuruluşların belirlediği standartlar ve ilkelere uygun olarak devlet yeniden yapılanmak zorunda bırakılmaktadır. İkincisi ise, devletin ekonomide daha az kaynak kullanımını sağlamak ve uluslar arası ilkeleri daha kolay hayata geçirebilmek amacıyla, yerel yönetimlerin merkezi idare karşısında güçlendirilmesidir. Gelinen noktada, küreselleşme sürecini yönlendiren gelişmiş devletler, diğer devletlerin ekonomik ve toplumsal yaşamda etkinliğini kırarak küreselleşme sürecinden karlı çıkmaya çalışmaktadır. 

GLOBALISATION AND STATE INTERACTION

Globalisation is the ultimate phase of the process to establish a world-wide market where investment, production and consumer relations are gathered together and which occurred through the development of communication technologies. The key factor which keeps this process dynamic is the demand to re-create capitalism. To start from this demand, neo-liberal policies have been used to keep the freemarket conditions dominating. This policies require that the state is neutral. Because of this reason they aim to weaken the state’s authority to decide policies this could be done in two ways: firstly, the state will be re-structured according to the international agreements and regulations which are determined by the firms. Secondly, the state’s less resource usage in away to maximise local governments power in order to rule the international policies. In the phase so far, developed countries directing the globalisation phase , are trying hard to benefit by breaking the effectiveness of the other countries in economical and social life.