19. Yüzyıl Şairlerinden Sa‘dullah İzzet ve Divanı

19. yüzyıl her ne kadar batılı edebiyatın Osmanlıda başlangıcı olarak alınsa da bu yüzyılda klasik Türk şiir geleneğinin örnekleri verilmeye devam etmektedir. 19. yüzyılın ilk yarısında klasik anlayışla şiirler yazan şairlerden biri olan Müderris-zâde Sa‘dullah b. Abdülkerim b. Mustafa Şeyhî 1206/1792 yılında Ankara’da doğmuştur. Hayatının büyük bir bölümünü Ankara ve civarında geçiren şair, Hacı Bayram-ı Velî’nin (ö. 1429) soyundan Müderris-zâde Abdülkerim Efendi’nin oğludur. Sa‘dullah İzzet, eğitimini tamamladıktan sonra Ankara’da naiplik yapmış, ardından İstanbul’a atandığı sıralarda ilm-i nücum eğitimi almıştır. Bu konuya ilgisi hayatı boyunca devam etmiş ve konuyla ilgili risaleler vermiştir. Sa‘dullah İzzet’in nerdeyse her şiir türünden örnekler barındıran hacimli bir divanı vardır. Torunu Mehmed Gâlib tarafından Sa‘dullah İzzet’in ölümünden sonra tertip edilen bu divanın tek nüshası Millet Yazma Eser Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Ayrıca şairin divanının dışında Bayezid Devlet Kütüphanesi’nde kayıtlı olan mecmuasında da şiirleri bulunmaktadır. Bu makalede Sa‘dullah İzzet ve divanı tanıtılmaya çalışılacak, şiirlerinden örnekler verilecektir.

The 19th Century Poet Sa‘dullah Izzet and His Divan

19th century is accepted as the beginning of Western literature in the Ottoman Empire. However, examples of classical Turkish poetry is continued to be produced. Sa‘dullah Izzet is a poet who lived in the first half of the 19th century. A big part of his life had passed around Ankara. Sa‘dullah Izzet is the son of Müderris-zâde Abdülkerim who is Hacı Bayram-ı Veli's descendants. After completing his education, Sa‘dullah Izzet was appointed as “naip” in Ankara. In Istanbul, he hasstudied “ilm-i nucum”. This interest has continued throughout his life and gave “risale” on this subject. Sa‘dullah Izzet has a“divan” that hasconsiderable volume. After his death, by his grandson Mehmed Galib, has arranged in a single copy of this “divan” that is located in the Millet Manuscript Library. This “divan” contains poems that are written with the concept of classic “divan” poetry. Also he has a “mecmua” that has his poemsin the Bayezid State Library. In this article, Sadullah Izzet will be introduced, and be given examples of poetry from his “divan”.

___

  • CEYLAN, Ömür ve Ozan YILMAZ(2005), Hazâna Sürgün Bahâr: Keçecizâde
  • İzzet Molla ve Dîvân-ı Bahâr-ı Efkâr, İstanbul: Sahhaflar Kitap Sarayı.
  • KOÇ TUNALI, Gülçin (2002), “Sa‘dullah el-Ankaravi: Daily Concerns of an
  • Ottoman Astrologer”, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: Boğaziçi Üni- versitesi.
  • KUT, Günay, Hatice AYNUR, Cumhure ÜÇER ve Fatma BÜYÜKKARCI
  • YILMAZ (haz.) (2007), Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve
  • Deprem Araştırma Enstitüsü Kütüphanesi Astronomi, Astroloji, Mate
  • matik Yazmaları Kataloğu. Kandilli Rasathanesi El Yazmaları 1: Türkçe
  • Yazmalar, İstanbul: Boğaziçi Üniversitesi, Elginkan Vakfı.
  • MACİT, Muhsin (haz.) (2012), Nedîm Dîvânı, Kültür ve Turizm Bakanlığı
  • Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü.
  • http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/Eklenti/10635,nedim-divanipdf.pdf?0 (03.07.2014)
  • Sa‘dullah İzzet, Dîvân-ı Sa‘dullah İzzet, Millet Yazma Eser Kütüphanesi, AE MNZ 287. Şiirlerinden Seçmeler Bu dahi der-sitâyiş-i Velî Efendi . . _ _ /. . _ _ /. . _ _ /. . _ feilâtün/ feilâtün/ feilâtün/feilün
  • 1 Kıldı bir zât-ı Hudâ husrev-i zî-şân-ı sühan Lâyık-ı saltanat u şevket-i ‘unvân-ı sühan
  • 2 Mülk-i nazmı aña teslîm edip Hâkânî Oldu erbâb-ı sühan hayline sultân-ı sühan
  • 3 Na‘t-i pâk-i şehi kevneynini seyr etse eger Aña tahsîn eder hazret-i Hassân-ı sühan
  • 4 Şu‘arâ zümresiniñ oldu o şâhinşâhı Re’y-i sâ’ible olup şimdi cihânbân-ı sühân
  • 5 İsm-i zâtına mutâbık ki Veliyyü’d-dîndir Mahlas-ı pâki de Rüşdî-i hünerdân-ı sühan
  • 6 Tab‘ı mecrâ-yı füyûzât-ı Hudâ oldukça Pür olur gonca-i nutkuyla gülistân-ı sühan
  • 7 Gülşen-i fikretiniñ goncası şi‘r ü inşâ Görünür kilk dahi serv-i hırâmân-ı sühan
  • 8 Şu‘arâ-yı selefi zinde eder şâyeste Ger devâtına desem çeşme-i hayvân-ı sühan
  • 9 Nokta-i nazm[ı] siyeh-hâl-i perî-rûlardır Lîk anı dâg-ı derûn etdi hasûdân-ı sühan
  • 10 Hâfız [u] Sa‘dîyi añdırdı efendim gazeliñ Eylemiş Hak saña bu mertebe ihsân-ı sühan
  • 11 Fâzıl-ı pür-hüner âsâf-hamîrâ Mevlâ Eylemiş zât-ı simâtıñı kadir-dân-ı sühan
  • 12 Sensiñ ol taht-nişîn-i hüner ü dâniş kim Yüz sürer dergehiñe sadr-nişînân-ı sühan
  • 13 Ben de ahvâl-i dil-i zârımı ‘arz eyleyeyim Bugün ey dâver-i ârâyiş-i dîvân-ı sühan
  • 14 Edeyim izn-i şerîfiñle biraz sultânım Dergehiñde nice bir şekve vü efgân-ı sühan
  • 15 Bir münâsib söz içün hâmemi alsam elime Âşinâ sözler olur gûl-i beyâbân-ı sühan
  • 16 Bir gazabla o zamân ben dahi ol elfâzıñ Eylerem her birini bir yere efşân-ı sühan
  • 17 Anıñ içün baña bîgâne olandır ma‘nî Gevher almaz dehenim olsa eger kân-ı sühan
  • 18 Lutf edip diñleme feryâd ederlerse eger Bî-ser ü pâ biraz elfâz u perîşân-ı sühan
  • 19 Çok zamândır ki şikâyet edeceklerdi velî Neylesinler yog-idi nükte-şinâsân-ı sühan
  • 20 Âh efendim yalıñız ben degilim gaddârı Var benim gibi niçe şâ‘ir-i nâdân-ı sühan
  • 21 Anlarıñ hâlini benden de efendim a‘lam Bilir elbet fukarâsını emîrân-ı sühan
  • 22 Merhamet kıl müteşâ‘irleri tekdîr etme Olmasın biri dahi ya‘nî perîşân-ı sühan
  • 23 Gerçi terbiyyesi vâcib bu gürûhuñ zîrâ Etmesinler ne ise bir dahi ‘isyân-ı sühan
  • 24 Saçma gûyân-ı sühan böyle niyâz eylediler Bâb-ı lutfuñda bugün ey şeh-i zî-şân-ı sühan
  • 25 İzzetâ hatm-i kelâm eyle de kıl gayrı du‘â Ömr ü ikbâli mezîd ola ki sultân-ı sühan (Divan, s. 25-26, 5. Kaside) Bu dahi . _ _ _ /. _ _ _ /. _ _ _ /. _ _ _ mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün/mefâîlün
  • 1 Saña her şeb kapıñda subha dek tevkîr eder mehtâb İşitmiş bezmi teşrîfiñ yoluñ tenvîr eder mehtâb
  • 2 Degil encüm sipihriñ tâsını göz göz delip hâlâ Cihânıñ şehd-i nâbın süzmege kefgîr eder mehtâb
  • 3 Sipihriñ rahne-yâb oldukça tâkı âh-ı âşıkdan Gece zerrîn hışt ile gelip ta‘mîr eder mehtâb
  • 4 Dehân-ı goncada şebnem kıyâs etmekle gülşende Olup süd annesi gûyâ ki şîr şîr eder mehtâb
  • 5 Çıkarmış gâlibâ bir mihr-i hüsnüñ dâmenin elden Degil hâle anı gözlük takıp tasvîr eder mehtâb
  • 6 Kem ü bîşinde devrânıñ karâr olmadıgın Sa‘dâ Çıkıp kürsî-i va‘za ayda bir takrîr eder mehtâb (Divan, s. 98,20.Gazel) Dîvân-ı nâ-tamâmdan _ _ . / . _ _ . /. _ _ . /. _ _ mefûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün
  • 1 Ol şîve-reviş kad yine reftârına mahsûs Reftâr-ı dilârâ yine etvârına mahsûs
  • 2 Tahsîs edip ‘uşşâkına düşnâm-ı cefâyı Kılmış keremin zümre-i agyârına mahsûs
  • 3 Fincâna muhassasdır anıñ leblerini bûs Gerdânını hem turre-i tarrârına mahsûs
  • 4 Gûş-ı dil ile meclise teşrîfin işitdim Geldim o şehiñ lezzet-i güftârına mahsûs
  • 5 Almış yine bir tîg-i cefâ destine ol şûh Merdâne gelir ‘İzzet-i gam-hvârına mahsûs (Divan, s. 229,177.Gazel) Bu dahi _ _ . / . _ _ . /. _ _ . /. _ _
  • mefûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün
  • Kâmımca safâ görmemiş iken bu cihânda
  • İllet ile oldum iki yıldır hele cândan
  • Âlâm [u] keder etmededir kalbimi tahrîş
  • Ya Rabbî kerem kıl beni kurtar halecândan (Divan, s. 347, 10. Kıta) Dîger _ _ . / . _ _ . /. _ _ . /. _ _ mefûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün
  • Bir lahzada biñ şekl-i garîb etmede peydâ
  • Dehr-i mütekallib ne aceb şu‘bede-bâzdır (Divan, s. 357, 5. Müfred)