Türk Dilli Gruplara Türkiye Türkçesinin Öğretiminde Dikkat Edilecek Noktalar

Çeşitli alanlarda Türkçe kullanmayı bir ihtiyaç hâline getirmek, bu alanları oluşturmak öncelikle devletin ve buna bağlı siyasal erkin görevidir. Sınır aşan ticari-ekonomik, kültürel, askerî politikalar; hedefler devlet tarafından uzun vadeli olarak oluşturulur, bunların gerçekleşmesinde kimi alanlarda devlet ve özel sektör birimleri birlikte çalışabilir. Özellikle ticaret ve bunun ardından gelen kültürel basınç bu süreç için katalizördür. Alanda hâkimiyet oluştuğunda ise güçlü olan tarafın dili karşı taraf için bir talep hâline gelir. Bu durumda arzı gerçekleştirmek için resmî ya da özel uluslararası asgari standartları sağlamış kurum ve kuruşların olması gerekir ki bu şartı Türkiye gerçekleştirmiştir. Türkçenin bir lingua franka olarak öğretimi ve kullanımı devletin nüfuz alanın genişlemesiyle birlikte bir ihtiyaç hâline gelmektedir. Bunun getirdiği bir sonuç olarak Türkçenin öğretiminde temelde iki farklı alanla karşılaşırız: Yabancılara Türkçe Öğretimi ve Türki Lehçe (Dil) Konuşurlarına Türkçe Öğretimi. Türk dilli konuşurlara Türkiye Türkçesinin öğretimi süreci diğer hedef kitleye Türkçe öğretimi bakımından öngörülebileceği gibi farklılıklar gösterecektir. Türk dilleri arasındaki fonetik, yapım morfolojisi, çekim morfolojisi, temel kelime hazinesi, öbek kurulumu ve sözdizimi bakımından mevcut benzerlikler ve farklılıklar; yüksek veya düşük seyirdeki anlaşılabilirlik dil öğretim ve öğrenim sürecini olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir.

Points to Consider in Teaching Turkish Language to Turkic Groups

In order to make the usage of Turkish language a necessity in many fields and also to establish such fields are primarily the duties that should be carried out by the state and the political power holders affiliated to the state. Cross-border issues such as commercial-economic, cultural, military policies; aims are formed by the state in the long-term. The state and private sector could cooperate in fulfilling such aims in certain fields. Particularly commercial and then cultural pressure work as a catalyst in this process. Once the hegemony is established in the zone, the language of the more powerful side is demanded by the opposite side. In this case, a necessity arises for the existence of state or private foundations and institutions meeting international minimum standards, and Turkey has met this condition. Teaching and use of Turkish Language as a lingua franca have become a necessity as the hegemony of the state expands to larger zones. As a result of this, basically two different fields have appeared in teaching Turkish Language: Teaching Turkish Language to Foreigners and Teaching Turkish Language to Turkic Speakers. The process of teaching Turkish language to Turkic speakers will naturally differ from teaching it to the other target group. Present similarities and differences between Turkic languages in terms of phonetics, derivational morphology, inflectional morphology, basic vocabulary, phrase formation and syntax; Intelligibility in high or low levels, may influence the process of language learning and teaching positively or negatively.

___