OSMANLI DEVLETİ’NDE UYGULANAN İÇKİ YASAĞININ FIKRALARA YANSIMASI

Halk edebiyatı ürünleri içerisinde yer alan fıkralar, halkın değerlerini ve inançlarını yansıtmada etkin role sahiptir. En eski dönemlerden günümüze kadar Türk halkının dünya görüşünü, yaşam felsefesini, zevkini yansıtmakta önemli bir yer tutan fıkralar, konuları ve anlatım şekilleriyle halkın mizahi yönünü ortaya çıkarmakta, halkı güldürürken düşündürmektedir. Fıkralar aynı zamanda insan hayatına renk katmakta ve iletişimi zenginleştirmektedir. Fıkralar, yoğun bir anlatım gücüne sahiptir. Bazen saatlerce anlatılacak konuların sadece bir fıkrayla özetlendiği görülebilir. Fıkralar, yaşanan hayattan izler taşımaktadır. Günlük hayatta karşılaşılabilecek olayların hemen hepsini fıkralarda görebilmek mümkündür. Diğer konular gibi siyasi ve sosyal konular da fıkralar içinde yer almaktadır. Dönemin devlet adamları, bu devlet adamlarının yönetim anlayışları ve halkın bu konulara bakışı/değerlendirmeleri fıkralarda rahatlıkla görülmektedir. Bu yönüyle fıkralarda insan-toplum-devlet ilişkileri belirgin bir şekilde yer tutmaktadır. Çoğu fıkranın konusunu yöneten sınıf ile yönetilen sınıf arasında yaşanan olaylar/çatışmalar oluşturmaktadır. Yöneten-yönetilen ilişkisinde yaşanan ve çoğunlukla yönetilen grubun yanında olup onların sıkıntılarını dile getiren olaylar, her daim insanların ilgisini çekmiştir. Halk; çekindiği, korktuğu ya da dile getiremediği konuları fıkra kahramanlarının ağzından söylemektedir. Toplumdaki adaletsizlik, haksızlık, cahillik, baskı, yasak, din istismarı gibi konular, fıkralarda eleştirilmekte ve bu yanlışlardan hareketle kıssadan hisse çıkarma hedeflenmektedir. Bu çalışmada Osmanlı Devleti’nde -özellikle duraklama döneminden itibaren- yoğun şekilde uygulanmaya çalışılan içki yasağının halka yansıması, yasağın uygulanmasında karşılaşılan güçlükler ve uygulanan cezalar, dönemin önemli tiplerine (Bektaşî ve Bekri Mustafa) bağlı olarak anlatılan fıkralar ekseninde incelenmeye ve değerlendirilmeye çalışılmıştır.

THE REFLECTION OF ALCOHOL PROHIBITION WITH ANECDOTES WAS APPLİED İN OTTOMAN STATE

Anecdotes in folk literature products has an effective role in reflecting people's values and beliefs.  Anecdotes that hold an important place reflecting Turkish people's worldview, life philosophy from old times to day reveal the humorous direction of the people with their forms and narrative forms and make the people think of it while making them laugh. Anecdotes also add color to human life and enrich communication. Anecdotes have an intense expression. Sometimes it can be seen that the topics to be narrated for hours are only summarized by an anecdote. Anecdotes are the reflection of life. Within anecdotes, it is possible to see almost all events that may be encountered in everyday life. Political and social issues such as other issues are also included in the anecdotes. Statesmen of the period, the way to govern of these statesmen and public's views on these topics are easily seen in anecdotes. In this respect, human-society-state relations are clearly located in anecdotes. Many anecdote topics include events/conflicts between the ruling class and managed class. The events of governing-governed relationship has attracted the attention of the people at all times. The public speaks about the topics that they can not express or scare, with the lines of the anecdote heroes. Inequities in society, injustice, ignorance, oppression, forbidden and religious abuse are criticized in the subject anecdotes and it is aimed to point a moral from these mistakes.  In this study, the reflections of the alcoholic beverages which are tried to be applied intensively in the Ottoman State, especially after the period of stagnation, the difficulties encountered in the implementation of the law and the punishments applied have been tried to be examined and evaluated on the basis of the anecdotes described as important types of the period (Bektashi and Bekri Mustafa).

___

  • Akbulut, İlhan (2003); “İslam Hukukunda Suçlar ve Cezalar”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, S. 52, s.167-181, Ankara.
  • Boratav, Pertev Naili (2000); 100 Soruda Türk Halk Edebiyatı, Gerçek Yayınevi, İstanbul.
  • Cimcoz, Sinâ (2000); Adamın Biri Bir Gün... Bektaşi Fıkraları, Bekri Mustafa Fıkrala-rı, Geçit Kitabevi, İstanbul.
  • Ekinci, Ekrem Buğra (2014); Ama Hangi Osmanlı, Timaş Yayınları, İstanbul.
  • Emeksiz, Abdulkadir (2010); Bir İstanbul Kahramanı Bekri Mustafa, Mühür Kitaplığı, İstanbul.
  • Ferris, William (1997); “Halk Şarkıları ve Kültür: Charles Seeger ve Alan Lomax”. (çev. F. G. Mirzaoğlu), Milli Folklor, S. 34, s. 87-93.
  • İpekten, Haluk (1996); Edebî Muhitler, MEB Basımevi, Ankara.
  • Kaflı, Kadircan (1943); Osmanlı Devrinden Tarihî Fıkralar, Ahmet Sait Matbaası, İstanbul.
  • Kaşgarlı Mahmud (2012); Divânü Lügati't-Türk (çev. F. Bozkurt), Eğitim Yayınevi, Konya.
  • Orhonlu, Cengiz (1966); “Osmanlı Türkleri Devrinde İstanbul'da Kayıkçılık”, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, S. 21, s. 109-134, İstanbul.
  • Pakalın, Mehmet Zeki (1993); Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, MEB Yayınları, Ankara.
  • Ricaut, Paul (2004); Türklerin Siyasi Düsturları. (çev. M. F. Topaloğlu), Elips Kitap, Ankara.
  • Seratlı, Tahir Galip (2004); Mizahımızın Üç Ustası Nasreddin Hoca İncili Çavuş Bekri Mustafa, Selis Kitabevi, İstanbul.
  • Şenocak, Ebru (2017); İronik Yaşamda Sonsuza Yürüyen Kahraman Nasreddin Hoca, Akçağ Yayınları, Ankara.
  • Şimşek, Esma (2015);“Türk Halk Edebiyatı Anlatı Türleri İçerisinde Fıkraların Yeri”, Akra Kültür Sanat ve Edebiyat, S. 6, s. 195-234, İstanbul.
  • Şimşek, Esma (2018); “Kadı İmgesinin Edebiyatımıza Yansımaları ve Sıdkî Baba'nın 'Kadı' Destanı Örneği”, Akra Kültür Sanat ve Edebiyat, S. 14, s. 27-40, İstanbul.
  • Yıldırım, Dursun (1999); Türk Edebiyatında Bektaşi Fıkraları, Akçağ Yayınları, Ankara.
  • Yusuf Has Hacib (2003); Kutadgu Bilig. (haz. R. R. Arat), TTK Yayınları, Ankara.