Büyük arter transpozisyonunda (D-TGA) kabul edilen cerrahi yaklaşım anatomik korreksiyon olan arteriyel switch ameliyatıdır. Bu ameliyatlardan sonra rastlanılan en sık reoperasyon sebebi neo-pulmoner arter stenozudur. Neo-pulmoner arter stenozuna etki eden birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar hastadaki mevcut koroner anomali, hastanın operasyon zamanı, aort-pulmoner arter ilişkisi, uygulanan operasyon tekniği ve cerrahi merkezin tecrübeleri olarak göze çarpmaktadır. Literatürde %5-20 arasında değişen neo-pulmoner arter stenozu bildirilmiştir. Anabilim Dalımızda 1997-2000 tarihleri arasında 40 D-TGA'lı olguya arteriyel switch ameliyatı yapılmıştır. Bu olgulardan 30'una postoperatif erken dönemde ve ortalama 6 ay (2 ay - 2 yıl) içerisinde 2 defa ekokardiyografi ile neo-pulmoner arter stenozu değerlendirilmesi yapıldı. Erken dönemde, 1 olguda orta derece (20 mmHg) trans-pulmoner gradiyent saptandı. Diğer olgularda anlamlı ölçüde gradiyent saptanmadı. Daha sonra yapılan 2. ekokardiyografi takiplerinde 2 olguda ciddi (> 30 mmHg), 2 olguda orta (15-30 mmHg), diğer olgularda ise hafif (< 15 mmHg) transpulmoner gradiyent tespit edildi. Pulmoner arterde stenoz saptanan vakalar arteriyel switch ameliyatı yapılan ilk 15 olgu içerisinde idi. Son yapılan hastalarda anlamlı trans-pulmoner gradiyent saptanmadı. Ciddi stenoz saptanan 1 olgu reopere edilerek sorunsuz olarak takip altına alındı. Diğer hastamız ameliyat planlanırken kaybedildi. Arteriyel switch ameliyatlarından sonra görülebilen neo-pulmoner arter stenozunun cerrahi teknik ve deneyim ile ilgili olduğunu düşünüyoruz.
The surgical approach of the transposition of the great arteries is the anatomical correction by arterial switch operation. The most common cause of reoperation after this procedure is neo-pulmonary stenosis. The factors influencing the neopulmonary artery stenosis rates seem coronary arterial pattern, operation time, relationship of the great vessels and surgical technique. The reported rate of neopulmonary stenosis ranged between 5% and 20% in literature. In our department 40 patients ith D-TGA underwent arterial switch operation between 1997 and 2000. In 30 patients we referred echocardiography evulation in early and late postoperative periods to search neo-pulmonary stenosis. In 1 patient we determined modarate degree transpulmonary gradient (20 mmHg ). The echocardiographic evulation of the remaning patients revealed unsignificant gradient (< 15 mmHg). 6 months after the operations we performed second echocardiographic evaluation and determined 2 severe (> 30 mmHg), two modarate (20 mmHg) pulmonary stenosis. Other patients had insignificant pulmonary gradients. This complication is more common in our first 15 cases. We didn't measure a sigwasnificant gradient in the last 15 cases. The patient with severe gradient was reoperated and we have been following him routinely. The other patient was died before the planned reoperation. We are believed that the neo-pulmonary stenosis after arterial switch operation is related to surgical technique and experience. ">
[PDF] Arteriyel switch ameliyatı sonrası neo-pulmoner arter stenozu | [PDF] Neo-pulmonary artery stenosis after arterial switch operation
Büyük arter transpozisyonunda (D-TGA) kabul edilen cerrahi yaklaşım anatomik korreksiyon olan arteriyel switch ameliyatıdır. Bu ameliyatlardan sonra rastlanılan en sık reoperasyon sebebi neo-pulmoner arter stenozudur. Neo-pulmoner arter stenozuna etki eden birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar hastadaki mevcut koroner anomali, hastanın operasyon zamanı, aort-pulmoner arter ilişkisi, uygulanan operasyon tekniği ve cerrahi merkezin tecrübeleri olarak göze çarpmaktadır. Literatürde %5-20 arasında değişen neo-pulmoner arter stenozu bildirilmiştir. Anabilim Dalımızda 1997-2000 tarihleri arasında 40 D-TGA'lı olguya arteriyel switch ameliyatı yapılmıştır. Bu olgulardan 30'una postoperatif erken dönemde ve ortalama 6 ay (2 ay - 2 yıl) içerisinde 2 defa ekokardiyografi ile neo-pulmoner arter stenozu değerlendirilmesi yapıldı. Erken dönemde, 1 olguda orta derece (20 mmHg) trans-pulmoner gradiyent saptandı. Diğer olgularda anlamlı ölçüde gradiyent saptanmadı. Daha sonra yapılan 2. ekokardiyografi takiplerinde 2 olguda ciddi (> 30 mmHg), 2 olguda orta (15-30 mmHg), diğer olgularda ise hafif (< 15 mmHg) transpulmoner gradiyent tespit edildi. Pulmoner arterde stenoz saptanan vakalar arteriyel switch ameliyatı yapılan ilk 15 olgu içerisinde idi. Son yapılan hastalarda anlamlı trans-pulmoner gradiyent saptanmadı. Ciddi stenoz saptanan 1 olgu reopere edilerek sorunsuz olarak takip altına alındı. Diğer hastamız ameliyat planlanırken kaybedildi. Arteriyel switch ameliyatlarından sonra görülebilen neo-pulmoner arter stenozunun cerrahi teknik ve deneyim ile ilgili olduğunu düşünüyoruz. ">
Büyük arter transpozisyonunda (D-TGA) kabul edilen cerrahi yaklaşım anatomik korreksiyon olan arteriyel switch ameliyatıdır. Bu ameliyatlardan sonra rastlanılan en sık reoperasyon sebebi neo-pulmoner arter stenozudur. Neo-pulmoner arter stenozuna etki eden birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar hastadaki mevcut koroner anomali, hastanın operasyon zamanı, aort-pulmoner arter ilişkisi, uygulanan operasyon tekniği ve cerrahi merkezin tecrübeleri olarak göze çarpmaktadır. Literatürde %5-20 arasında değişen neo-pulmoner arter stenozu bildirilmiştir. Anabilim Dalımızda 1997-2000 tarihleri arasında 40 D-TGA'lı olguya arteriyel switch ameliyatı yapılmıştır. Bu olgulardan 30'una postoperatif erken dönemde ve ortalama 6 ay (2 ay - 2 yıl) içerisinde 2 defa ekokardiyografi ile neo-pulmoner arter stenozu değerlendirilmesi yapıldı. Erken dönemde, 1 olguda orta derece (20 mmHg) trans-pulmoner gradiyent saptandı. Diğer olgularda anlamlı ölçüde gradiyent saptanmadı. Daha sonra yapılan 2. ekokardiyografi takiplerinde 2 olguda ciddi (> 30 mmHg), 2 olguda orta (15-30 mmHg), diğer olgularda ise hafif (< 15 mmHg) transpulmoner gradiyent tespit edildi. Pulmoner arterde stenoz saptanan vakalar arteriyel switch ameliyatı yapılan ilk 15 olgu içerisinde idi. Son yapılan hastalarda anlamlı trans-pulmoner gradiyent saptanmadı. Ciddi stenoz saptanan 1 olgu reopere edilerek sorunsuz olarak takip altına alındı. Diğer hastamız ameliyat planlanırken kaybedildi. Arteriyel switch ameliyatlarından sonra görülebilen neo-pulmoner arter stenozunun cerrahi teknik ve deneyim ile ilgili olduğunu düşünüyoruz.
The surgical approach of the transposition of the great arteries is the anatomical correction by arterial switch operation. The most common cause of reoperation after this procedure is neo-pulmonary stenosis. The factors influencing the neopulmonary artery stenosis rates seem coronary arterial pattern, operation time, relationship of the great vessels and surgical technique. The reported rate of neopulmonary stenosis ranged between 5% and 20% in literature. In our department 40 patients ith D-TGA underwent arterial switch operation between 1997 and 2000. In 30 patients we referred echocardiography evulation in early and late postoperative periods to search neo-pulmonary stenosis. In 1 patient we determined modarate degree transpulmonary gradient (20 mmHg ). The echocardiographic evulation of the remaning patients revealed unsignificant gradient (< 15 mmHg). 6 months after the operations we performed second echocardiographic evaluation and determined 2 severe (> 30 mmHg), two modarate (20 mmHg) pulmonary stenosis. Other patients had insignificant pulmonary gradients. This complication is more common in our first 15 cases. We didn't measure a sigwasnificant gradient in the last 15 cases. The patient with severe gradient was reoperated and we have been following him routinely. The other patient was died before the planned reoperation. We are believed that the neo-pulmonary stenosis after arterial switch operation is related to surgical technique and experience. ">
Arteriyel switch ameliyatı sonrası neo-pulmoner arter stenozu
Büyük arter transpozisyonunda (D-TGA) kabul edilen cerrahi yaklaşım anatomik korreksiyon olan arteriyel switch ameliyatıdır. Bu ameliyatlardan sonra rastlanılan en sık reoperasyon sebebi neo-pulmoner arter stenozudur. Neo-pulmoner arter stenozuna etki eden birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar hastadaki mevcut koroner anomali, hastanın operasyon zamanı, aort-pulmoner arter ilişkisi, uygulanan operasyon tekniği ve cerrahi merkezin tecrübeleri olarak göze çarpmaktadır. Literatürde %5-20 arasında değişen neo-pulmoner arter stenozu bildirilmiştir. Anabilim Dalımızda 1997-2000 tarihleri arasında 40 D-TGA'lı olguya arteriyel switch ameliyatı yapılmıştır. Bu olgulardan 30'una postoperatif erken dönemde ve ortalama 6 ay (2 ay - 2 yıl) içerisinde 2 defa ekokardiyografi ile neo-pulmoner arter stenozu değerlendirilmesi yapıldı. Erken dönemde, 1 olguda orta derece (20 mmHg) trans-pulmoner gradiyent saptandı. Diğer olgularda anlamlı ölçüde gradiyent saptanmadı. Daha sonra yapılan 2. ekokardiyografi takiplerinde 2 olguda ciddi (> 30 mmHg), 2 olguda orta (15-30 mmHg), diğer olgularda ise hafif (< 15 mmHg) transpulmoner gradiyent tespit edildi. Pulmoner arterde stenoz saptanan vakalar arteriyel switch ameliyatı yapılan ilk 15 olgu içerisinde idi. Son yapılan hastalarda anlamlı trans-pulmoner gradiyent saptanmadı. Ciddi stenoz saptanan 1 olgu reopere edilerek sorunsuz olarak takip altına alındı. Diğer hastamız ameliyat planlanırken kaybedildi. Arteriyel switch ameliyatlarından sonra görülebilen neo-pulmoner arter stenozunun cerrahi teknik ve deneyim ile ilgili olduğunu düşünüyoruz.
Neo-pulmonary artery stenosis after arterial switch operation
The surgical approach of the transposition of the great arteries is the anatomical correction by arterial switch operation. The most common cause of reoperation after this procedure is neo-pulmonary stenosis. The factors influencing the neopulmonary artery stenosis rates seem coronary arterial pattern, operation time, relationship of the great vessels and surgical technique. The reported rate of neopulmonary stenosis ranged between 5% and 20% in literature. In our department 40 patients ith D-TGA underwent arterial switch operation between 1997 and 2000. In 30 patients we referred echocardiography evulation in early and late postoperative periods to search neo-pulmonary stenosis. In 1 patient we determined modarate degree transpulmonary gradient (20 mmHg ). The echocardiographic evulation of the remaning patients revealed unsignificant gradient (< 15 mmHg). 6 months after the operations we performed second echocardiographic evaluation and determined 2 severe (> 30 mmHg), two modarate (20 mmHg) pulmonary stenosis. Other patients had insignificant pulmonary gradients. This complication is more common in our first 15 cases. We didn't measure a sigwasnificant gradient in the last 15 cases. The patient with severe gradient was reoperated and we have been following him routinely. The other patient was died before the planned reoperation. We are believed that the neo-pulmonary stenosis after arterial switch operation is related to surgical technique and experience.