JOHN LOCKE’ DA AKIL VE VAHİY İLİŞKİSİ

Hakikatin peşinde koşan insanoğlu düşünce gücünün yardımı ile gerçeğin bilgisine ulaşır. Diğer hiçbir canlıda bulunmayan düşünce gücü insana kendini bulma ve hayatı anlamlandırma olanağı tanır. Kendi varlığı üzerine düşünen insanoğlu ise hem mutluluğa hem de hakiki olana ulaşacaktır. Hakiki bilginin insana sağladığı mutluluk pek çok filozofa göre insanın ulaşmak istediği nihai amaçtır. İnsanoğlu bu amaca ulaşabilmek için bir aydınlanma yaşamalı ve Tanrı’nın ona verdiği yetileri en yüksek derecede kullanmalıdır. Felsefe tarihini incelediğimizde mutluluğa giden hakikat yoluna bizi ulaştırmaya çalışan en önemli filozoflardan biri olarak John Locke görülebilir. Zira o Aydınlanma Felsefesini kurucusu, insanın kendini tanıma noktasında çok önemli bir eşik olarak görülen 18. yüzyıl dünyasının mimarı olarak kabul edilir. Locke’un bu amaçla açtığı yolda yardımcı olarak gördüğü iki kaynak mevcuttur. Bu kaynaklar Locke felsefesinde akıl ve vahiy olarak isimlendirilir. Locke’a göre akıl ve vahiy kavramlarının doğru bir şekilde anlaşılması ve bu kavramlar arasındaki dengenin sağlıklı bir şekilde kurulması insanı hakiki olana, gerçeğin bilgisine ulaştıracaktır. Çalışmamızda Locke felsefesinde akıl ve vahiy kavramının yeri ve bu iki kavram arasındaki dengenin nasıl kurulması gerektiği üzerinde durulmuştur

___

  • BOLAY, Süleyman Hayri, Felsefe Doktrinler ve Terimler Sözlüğü, Nobel
  • Yayınları, Ankara, 2009.
  • BOLAY, Süleyman Hayri, Felsefeye Giriş, Akçağ Yayınları, Ankara 2004.
  • CEVİZCİ, Ahmet, Felsefe Tarihi, Say Yayıncılık, İstanbul, 2012.
  • CEVİZCİ, Ahmet, Paradigma Felsefe Sözlüğü, Paradigma Yayıncılık,
  • İstanbul, 2013.
  • ÇETİN, İsmail, John Locke’de Tanrı Anlayışı, Vadi Yayınları, Ankara, 1995