HANEFİ’NİN OKSİDANTALİZMİ, TEMAŞAYA DEĞMEZ BİR TULÛAT MIDIR?

Kimilerine göre oksidantalizm, Batı’yı ciddi bir eleştiriye tabi tutmuş olan Edward Said’in Oryantalizm adlı eserine Arap dünyasından bir düşünürün verdiği müspet bir cevaptan ibarettir. Hanefi, konuyla ilgili ana çalışması Mukaddime fî İlmi’l-İstiğrâb (Oksidantalizme Giriş)’da ‘Arap-İslâm mirası/ben’ ile ‘Batı/öteki’ arasındaki ilişkileri enine boyuna incelemiştir. Hanefi’nin temel amacı, oryantalizmin kurduğu ilişkileri bu sefer tersinden bir okumaya tabi tutarak bağımsız bir Arap-İslâm kültürü oluşturmaya çalışmaktır. Batı’yı bilginin bir kaynağı olarak görüp onu bir tartışma konusu haline getirmediğimiz müddetçe Batı’nın hoca, Doğu’nunsa talebe olmaya devam edeceğini söyleyen Hanefi, aslında Batı için tarihin bittiği şu dönemde Doğu’nun tarihinin yeni yeni yazılmaya başlandığını ifade eder. Bu sebeple Doğu, batı’yı bir inceleme nesnesi olarak mikroskop altına yerleştirmeyi öğrenmek zorundadır

IS THE OCCIDENTALISM OF HANAFI AN IMPROVISATION NOT DESERVING CONTEMPLATION?

Edward Said's critique of Western Orientalism. Hanafi’s mainly work on the issue (Muqaddima fi ilm al-Istighrab [Introduction to the science of Occidentalism]) dis- cusses relations between ‘Arabic Islamic culture/self’ and ‘West/other’ with all de- tails. Hanafi's project is to objectivate the Occident in the same way that Western- ers used to do it with the Orient with the purpose of recreating an independent Ar- abic-Islamic intellectual tradition. He says: The West has been the teacher and we the pupils as long as we consider the West just as a source of knowledge and not as an object of inquiry. Whereas for Arabs, Africans, Latin-Americans, Asians, His- tory has not ended. It has perhaps not even started. So, we must learn to place orientalists under the microscope and make them as an object of study