Türkiye’de 13-15 milyon civarında olduğunu tahmin edilen ruhsatsız yapı bulunmaktadır. Bu yapılarla ilgili olarak vatandaşlarımız genellikle yerel yönetimlerin yazmış olduğu cezalarla veya yıkım kararıyla baş başa kalmaktadır. Bu konu ile ilgili olarak binlerce dava; mahkemeleri çalışamaz hale getirmektedir.Konu ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı “İmar Barışı” konulu bir basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulunmuş böyle bir düzenlemeye niçin ihtiyaç duyulduğu anlatılmıştır. Türkiye’de iş yerleri, konut ve başka amaçlı kullanılan yapıların toplam sayısının 26 milyon 358 bin bağımsız birim olduğunu ve bu yapıların imara aykırılık oranının yüzde 60’lar civarında bulunduğunu” ifade edilmiştir. Bu şekildeki yapılar için ilgili kanun maddeleri ağır para cezası yazmaktan başka bir de binaların yıkılmasını gerektirmektedir. Ayrıca yapılara su, elektrik ve doğalgaz gibi hizmetler düzenli ve doğru şekilde yapılamadığı için ciddi sosyal problemler ve çevre sorunları yaşanmaktadır.Göz yumulduğu takdirde belediye başkanları ve ekibinin hapis cezasıyla karşı karşıya kaldığı bu duruma bir çözüm getirilmesi şarttır. İşte bu yazının amacı bu giderek daha çözülmez hale gelen imar sorununa çare aramak ve konunun önemini vurgulamaktır.Bu çalışmada sorunun nasıl bu hale geldiği ve çözüm aşamasında nasıl davranılması gerektiği ile ilgilenilmemiştir. İmar barışının ne derece önemli olduğu ve daha fazla geç kalınması durumunda sosyal ve ekonomik krizlere yol açacağı üzerinde durulmuştur. Konu hakkında yurt dışında çeşitli çalışmalar yapılmış ve çok önemli tespitlerde bulunulmuştur. Yıllarca, gelişmekte olan ülkelerin çamurlu yollarında saha araştırmaları ile çözüm yolları araştırılmış ve konunun ne derece önemli olduğu ispatlanmıştır.  İmar sistemin nasıl çalışmaz hale getirildiği ve kayıtdışılık yüzünden ne gibi ciddi ekonomik sorunlarla karşı karşıya kalındığı bugün çok bilinen fakat hala çözülemeyen sorunların başında gelmektedir.İşte 6 Haziran 2018 Tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan Çevre ve Şehircilik Bakanlığından  “Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar” başlıklı kanun; halk ve devletin kucaklaşmasını sağlayacak bir çalışma olup her kesim tarafından desteklenmesi gereken bir kanun olduğu değerlendirilmektedir. Eğer konunun önemi idrak edilip iyi bir şekilde anlatılabilirse uygulamada karşımıza çıkacak olan çeşitli sorunlar daha kolayca aşılabilecektir. Bu maksatla; kayıtdışılık ve ülke ekonomisine vermiş olduğu zararlar, sermaye üretme sorunu ve kutsal kitabımız olan Kuran’dan örnekler verilerek imar barışının önemi anlatılmaya çalışılmıştır.