Bu çalışmada, köpeklerde ultrasonografik görüntü rehberliğinde safra kesesine meglumine iotroxate (Biliscopin®) enjeksiyonu sonrası, bilier sistemin indirekt radyografik görüntüsünün (kolesistografi) elde edilebilirliği ve bunun intravenöz kolesistografiye alternatif oluşturup oluşturamayacağının ortaya çıkarılması amaçlandı. Çalışma materyalini 5'i sağlıklı, 5'i safra retensiyonündan .şüpheli olmak üzere değişik ırk, yaş ve cinsiyette 10 köpek oluşturdu. Ultrasonografik muayeneler Pie Medikal 100 Fâlko Vet model portatif ultrasonografi cihazı ile yapılırken, radyografik rnuayeneler 30 mA gücünde Shimathzu marka röntgen cihazı ile gerçekleştirildi. Kolesistografik muayenede kontrast madde • olarak meglumine iotroxate kullanıldı. Direkt radyografik muayene sonrası, ultrasonografik rehberliğinde olguların safra kesesine kontrast rijadde enjekte edilmesiyle elde edilen radyografik (perkutan kolesistografi) bulgular değerlendirildi. Safra kesesine kontrast madde enjeksiyonundan sonra çekilen radyografilerde, olguların tümünde safra kesesi radyoopak maddeyle dolu ve oval bir şekilde tespit edildi. Hayvanlara yemek yedirilmesinden sonra yapılan radyografik muayenelerde, 7 olguda kontrast maddenin safra kanalından sorunsuz olarak ilerlediği saptanırken, 3 olguda safra kanalı obstrüksiyonu belirlendi. Araştırmanın bulguları, köpeklerde ultrasonografik görüntü eşliğinde safra kesesine meglumine iotroxate enjeksiyonuyla gerçekleştirilen perkutan kolesistografi tekniğinin, intravenöz kolesistografi tekniğine alternatif olarak güvenli bir şekilde uygulanabileceğini ve bu tekniğin bilier sistem hastalıklarının tanısında uygun bir yöntem olabileceğini göstermiştir.

In the present study, the utility of obtaining indirect radiographic image (cholecystography) of biliary system, after the injection of meglumine iotroxate (Biliscopin®) with accompaniment of ultrasonography to the gall bladder was investigated and the possibility of its use as an alternative method for intravenous cholecystography was discussed. The material was consisted of 10 dogs, 5 healthy and 5 suspected with bile retention with various ages, sex and breed. Ultrasonographic examinations were cariied out with a portative ultrasonograph (Pie Medical 100 Falko Vet). Radiographic examinations were performed with use of Shimatzu 30 mA. Meglumine iotroxate was used as contrasting medium. After the direct radiographic examination, contrast medium was injected into the gall bladder using guided ultrasonographic images and then radiographic (percutaneous cholecystography) findings evaluated. In all cases, after the radiographies taken following the injection of contrasting medium into the gall bladder it appeared as oval and filled with radioopaque medium. In 7 cases, it was observed that contrasting medium was moving forward in radiography without any problem. Bile duct obstruction was determined in 3 cases. The results of the study indicated that percutaneous cholecystography technique performed with injection of meglumine iotroxate to the gall bladder with accompaniment of ultrasonographic images could safely be used as an alternative to the intravenous cholecystography technique and this technique could be effective method for the diagnosis of bilier system diseases.