UZAKLARDA BİR DİYAR: CIVITAS SOLISA

Yaşadığı toplumun siyasal-düşünsel çarpıklıklarına, ahlaksal sapkınlıklarına karşı çıktığı için yarı ömrünü zindanlarda geçirmek zorunda kalan İtalyan düşünürü Campanella'nın, sokaklarda gönlünce, avaz avaz bağırıp söylemek istediği doğrularının ete kana bürünüp dirildiği bir hayal ülkedir Civitas Solis, bir Utopia'dır. Doğa'yı kılavuz alanların, göklerin ahenkli tınısında Logos'un sesine kulak kabartanların adası. Güneşin ya da başka deyişle Metafiziğin kral olduğu, bütün toplum düzeninin Güç-Bilgelik-Sevgi üçlemesinin ilkelerine göre yapılandığı ve ortak bir yaşamın benimsendiği yedi çemberli bambaşka bir diyar. Kısaca, Campanella'nın yeryüzünde deneyimlenen bütün siyasal rejimleri elinin tersiyle ittiği anda zihninin zifiri karanlık köşesinde bir anda yarattığı ve peşine takılıp gittiği tılsımlı bir umut.

A Faraway Realm: Civitas Solis

Civitas Solis is a dream land, or a Utopia in which the truths of Campanella the Italian philosopher, who had to spend half of his life in prison because he refused to admit the political and intellectual deviances and ethical corruptions of his society, that wants to cry as loud as possible after his heart in the streets, are returned to life and appeared in flesh and blood. It is an island of the people who choose nature as a mentor and give their ears to the sound of Logos in the celestial harmony. It is a totally different realm of the seven circuits where a common life is adopted and the social order is structured around the principles of the Power, Wisdom and Love triad. It is a land ruled by the Sun, in other words, it is a land whose king is the Metaphysics. Shortly, it is an enchanted hope which Campanella instantly gave birth in the darkest recesses of his mind when he refused all political regimes experienced on the earth, and chased after it.