2001-2007 Arasında Britanya Hükümetinin İslam'a ve Müslümanlara İlişkin Temsillerinde İslamofobi

Batı Avrupa'da yaşayan ciddi bir Müslüman nüfus vardır ve bu Müslümanların İslamofobi sebebiyle marjinal hale getirilmelerine ilişkin kaygı duyulmaktadır. Sansasyoncu medyanın ve Aşırı Sağ grupların İslamofobi'yi canlı tutmaktaki rolü hakkında epey yorum yapılmışsa da, ana akım siyasetçilerin İslamofobi'yi beslemedeki rolleri pek araştırılmamıştır. Bu makale, Tony Blair'in İşçi Partisi hükümetinin 2001 ve 2007 yılları arasındaki konuşmalarında Müslümanları ve İslam'ı nasıl sunduklarını inceliyor ve bu temsillerin sık sık İslamofobik bir karakter taşıdığını iddia ediyor. Söylem analizi yöntemi kullanılarak yapılan çözümleme, bu etkili bakanlarca yapılan 111 konuşmaya odaklanıyor. Makale ayrıca çok kültürlülük, Britanyalılık, entegrasyon ve terörizm gibi ilişkili meseleleri çevreleyen söylemi ele alıyor. Çalışmada İslam ve Müslümanlara dair genellemeler, faraziyeler ve stereotiplerden müteşekkil bir İslamofobi'nin bu konuşmalarda bulunduğu iddia ediliyor. Dolayısıyla bu makale, İslam ve Müslümanları damgalamada ve İslamofobi'yi sürekli kılmada ana akım politikacıların da dahil olduğu üsluba karşı farkındalık çağrısı yapmakta, son dönemlerin önemli bir siyasi iktidarında da yansımaları görülen Müslüman karşıtı önyargılara ilişkin tartışmaya katkıda bulunmaktadır.

Islamophobia in the Representations of Islam and Muslims by the British Government between 2001 and 2007

There is a significant population of Muslims living in Western Europe and also a significant concern that these Muslims are marginalised due to Islamophobia. While the role of sensationalist media and Far Right groups in perpetuating Islamophobia has been widely commented on, not enough attention has been given to the role played by mainstream politicians in fostering Islamophobia. This paper considers how Tony Blair's New Labour government represented Islam and Muslims in speeches given between 2001 and 2007 arguing that the representations were often Islamophobic. Using discourse analysis, the analysis engages with 111 speeches made by these influential ministers. The paper also discusses the discourse surrounding related issues such as multiculturalism, Britishness, integration, and terrorism. It is argued that Islamophobia based on generalisations, assumptions and stereotypes of Islam and Muslims are present in the speeches. Thus, this article calls for an awareness of the way in which mainstream politicians have been involved in stigmatising Islam and Muslims, and perpetuating Islamophobia. This paper contributes to discussions about anti-Muslim prejudice as well as reflecting on the legacy of an important recent political dynasty.