Türkiye’de İş sağlığı ve güvenliğinin gelişiminde sosyal diyalogun rolü yeterince dikkate alınmamaktadır. Özellikle 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile ilgili ikincil mevzuatta yaşanan sorunların büyük bir bölümünün sosyal diyalog eksikliğinden kaynaklandığı göze çarpmaktadır. Mevzuat değişiklikleri, sosyal tarafların etkin katılımı ile hazırlandığı takdirde uygulamada başarılı sonuçlar alınacaktır. İş sağlığı ve güvenliği gibi çok boyutlu bir alanda sosyal diyalog potansiyelinin, yasa koyucu ve kamu bürokrasisi tarafından kullanılması, daha uygulanabilir ve ihtiyaçlara cevap veren bir mevzuatın oluşturulması için en önemli faktördür

The impact of social dialogue for the improvement of occupational health and safety is not taken into consideration in Turkey at desired level. Particularly, most of the problems arising from the law no. 6331 on occupational health and safety and related secondary legislation are observed to come out of shortcomings in social dialogue. The successful outcomes can be achieved only if the legislative amendments are prepared with the effective participation of social partners. The utilization of social dialogue potential by lawmakers and public administration is indispensable for more practicable and more responsive legislation in a multidimensional area like occupational health and safety.