Hüseyin Çil, Bedeni Kurgulamak: İslami Romanlarda Beden ve Kimlik, Konya: Çizgi Kitabevi, 2017, 336 s.

“Edebiyat toplumun ifadesidir” diyen Madam de Steal’den bu yana edebiyat eleştirisinde pek çok değişiklik oldu. Yeni eleştiri, tarihi, toplumu hatta yazarı da devre dışı bıraktı ve metnin kendisinden başka bir yere odaklanmayı edebiyat dışı gören bakış açısı hayli yol aldı. Fakat Steal’den bugüne sosyolojik eleştiri de yerinde saymadı. Marksist eleştiriyi de mayaladı, her bir kuramcının kendi gerçekliği çerçevesinde toplumu anlamanın izinde yeni yollar alarak Frankfurt Eleştirisi’ni de doğurdu ve bir imkân olarak edebiyat sosyolojisini de karşımıza getirdi. Bu değerlendirmeye konu olan eser, bir edebiyat sosyolojisi incelemesi. Hüseyin Çil, “İslami Romanlarda Beden ve Kimlik” alt başlığı ile çıkan Bedeni Kurgulamak adlı eserinde, beden ve kimlik meselesine, başka sosyolojik imkânlardan farklı olarak romanlar üzerinden bakmayı öneriyor. Çalışma, bedensel görünüm ve pratiklerin İslami kimliğin değişimi, dönüşümü yahut sekülerleşme için en önemli göstergelerden biri olduğu tezine kendisini yaslıyor ve bunu da kurgu üzerinden okumayı vaat ediyor. Çünkü “İslami kimliğin izlenmesinde romanların verimli kaynaklar olduğu”, seçilen romanların “gündelik hayatın sıradan temsilleri olmaktan ziyade yazıldıkları zamandan itibaren kırk yıllık süre içinde İslami kimlik açısından ya da İslamcılar açısından önemli olaylara, dönüm noktalarına tanıklık ettiği” dile getiriliyor (s. 27).