YABANCI DİL OLARAK TÜRKÇE KONUŞMA KAYGISININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ∗

Çalışmanın amacı; yabancı dil olarak Türkçe öğrenen Yunanistanlı üniversite öğrencilerinin yabancı dil olarak Türkçeye yönelik konuşma kaygısı taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, yabancı dil olarak Türkçe kursunun, bilinen yabancı dil sayısının ve cinsiyetin konuşma kaygısı üzerindeki etkisinin ne yönde olduğunun belirlenmesidir. Araştırma; hem nicel hem de nitel araştırma modellerinden yararlanılarak karma yöntemle tasarlanmıştır. Çalışmanın deseni eş zamansız karma model kullanılarak oluşturulmuştur. Çalışma grubu Aristo Üniversitesi bünyesinde açılan yabancı dil Türkçe kursuna katılan ve tamamı Yunan 108 kursiyerden oluşmaktadır. Nicel araştırma modeli bağlamında çalışma grubuna katılmış oldukları yabancı dil olarak Türkçe kursu başlangıcında Yabancı Dil Sınıf Kaygısı Ölçeği uygulanmıştır. Katılımcıların kaygı düzeylerine ait aritmetik puan ortalamaları esas alınarak belirlenen kaygı düzeyi en yüksek on katılımcı ile nitel veri toplama teknikleri arasında yer alan yarı yapılandırılmış odak görüşmeleri gerçekleştirilmiştir. Beş aylık kurs sonunda katılımcıların konuşma kaygılarında düşüş tespit edilmiştir. Kadın katılımcıların konuşma becerisine yönelik olarak erkek katılımcılara göre daha fazla kaygı taşıdıkları tespit edilmiştir. Katılımcıların %70,4’ü Türkçe dersinde hazırlıksız konuşma durumlarında kendilerinden emin olmadıklarını ifade etmişlerdir. Yabancı dil bilme oranı arttıkça katılımcıların daha az konuşma kaygısı taşıdıkları belirlenmiştir. Bir yabancı dil bilen katılımcıların, iki yabancı dil bilen katılımcılara göre Türkçe sınıfında hazırlıksız konuşma durumlarında kendilerinden daha az emin oldukları tespit edilmiştir

Examination of Turkish as a Foreign Language Speaking Anxiety in Terms of Some Variables

The purpose of this study is to understand if the Greek university students who study Turkish as a foreign language have the anxiety of speaking in Turkish, and identify the effects of Turkish as a foreign language courses and the number of foreign languages spoken on the anxiety of speaking. The research has a mixed-model design, containing both quantitative and qualitative research models. Within the scope of the quantitative research, at the beginning of the Turkish as a foreign language course taken by the subjects, the Foreign Language Classroom Anxiety Scale developed by Horwitz et al (1986) was used. Relying on the means of the participants’ anxiety levels obtained in the study, a semi-structured focus group interview, a qualitative technique, was administered to the top ten subjects with the highest level of anxieties. A decrease in the subjects’ anxiety levels was noticed at the end of the five-month course. In terms of speaking skills, it was observed that the female subjects’ anxiety levels were higher than the male subjects’. 70,4% of the subjects (76 subjects) said that they could not be self-assured when they were not prepared but required to speak in the Turkish class. It was noticed that the subjects had less speaking anxieties as the number of foreign languages spoken was increased. It was observed that the subjects who speak only one foreign language were less self-assured than those who speak two foreign languages when they were not prepared but required to speak in the Turkish class